İsrâ 80. âyetini açıklar mısınız ? Bu âyetin Rahmân 33 ile bir ilişkisi var mıdır?

Anasayfa » Ana Sayfa » Âyetler ve Sırları » İsrâ 80. âyetini açıklar mısınız ? Bu âyetin Rahmân 33 ile bir ilişkisi var mıdır?
share on facebook  tweet  share on google  print  

İsrâ 80. âyetini açıklar mısınız ? Bu âyetin Rahmân 33 ile bir ilişkisi var mıdır?

Sevgili Efendimiz! Sultanımız! Bugün Mersin’de verdiğiniz konferansınızla bizlere sonsuz mutluluk yaşattığınız için Allah sizlerden razı olsun. Konferansımıza iştirak eden misafirlerimizden, görevlilerden ve Ankaralı kardeşlerimizden Allah razı olsun. Bundan sonraki konferanslarımızda da Allahû Tealâ’nın bizleri sizinle birlikte kılmasını diliyoruz. (İnşaallah bizleri birlikte kılar Allahû Tealâ.) Hasretle ve hürmetle ellerinizden öpüyoruz. (Biz de gözlerinizden öpüyoruz. Allah razı olsun, ikinizden de hepinizden, bütün kardeşlerimizden.)
Bir Kur’ân-ı Kerim mealinde İsrâ Suresinin 80. âyetinin mealini aynen şöyle verilmiş gördüm:

17/İSRÂ-80: Ve kul rabbi edhılnî mudhale sıdkın ve ahricnî muhrace sıdkın vec’al lî min ledunke sultânen nasîrâ(nasîran).
Ve de ki: “Rabbim beni sıdk ile dahil et ve beni sıdk ile çıkar. Ve bana senin katından (gizli ilminden) bir yardımcı sultan kıl.”


Meali veriyor kardeşimiz: "Rabbim! Beni rıza ve kolaylık konuluşu ile kabre koy ve kıyâmet dirilişinde de beni iyi bir çıkarış ile çıkar. Tarafından bana kâfirleri mağlup edecek kudretli bir yardımcı ver."

Allahû Tealâ diyor ki:

ve kul: Deki    
rabbi: Rabbim    
edhıılnî: Beni ithal et, sok    
mudhale: Bir ithal ile    
sıdkın: Sıdk muhtevası içersinde    
(Sıdk müessesesi hem sadık olmayı, hem doğru sözlü olmayı ifade eder.)    
ve ahricnî: Ve beni çıkar    
muhrece sıdkın: Gene sıdk ile çıkarışla, çıkar    
vec’al lî: Ve benim için kıl    
min ledunke: Senin katından    
sultânen nasîrâ: Yardımcı sultan kıl    

Bu ifadede doğruluk payı var mıdır?    

Yoktur. Burada Allahû Tealâ’nın muradı mürşiddir. Hatta devrin imamıdır, bir sultan olan yardımcı. Allahû Tealâ’dan Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in yardım istemesini ifade ediyor. Buradaki yardımcı Cebrail (A.S)’dır. Dünya hayatına ve ahiret hayatına Peygamber Efendimiz’in geçişinde Cebrail (A.S) hep O’nun yardımcısı olmuştur.

"Rahmân Suresinin 33. âyet-i kerimesinin bu âyet-i kerime ile bir ilişkisi var mıdır? Lütfen açıklar mısınız?"

Allahû Tealâ diyor ki: "Ey cin ve insan topluluğu! Şu göklerin çapını aşabilir misiniz? Nüfuz ederek öteye geçebilir misiniz? Ve yerlerin çapını aşabilir misiniz?"

55/RAHMÂN-33: Yâ ma'şeral cinni vel insi inisteta'tum en tenfuzû min aktâris semâvâti vel ardı fenfuzû, lâ tenfuzûne illâ bi sultân(sultânin).
Ey insan ve cin topluluğu! Semaların ve arzın kuturlarından (çaplarından) nüfuz etmeye (çıkıp gitmeye) eğer gücünüz yetiyorsa, haydi nüfuz edin (geçip, çıkın)! Bir sultan (bir mürşid) olmaksızın nüfuz edemezsiniz (geçip çıkamazsınız).


fenfuz: nüfuz etmek, içersine girmek ve ötesine geçmek    
lâ tenfuzûne: aşamazsınız    
illâ bi sultân: sadece bir sultanla    

İşte burada göklerinin çapını bir insan ruhunun aşabilmesi için kişinin mutlaka mürşidine ulaşması mümkündür. Mürşid olmadıkça kişinin ruhu vücudundan ayrılmaz ve o kişi hayatta iken Allah’a ulaşmaz. O zaman o kişi Allah’ın ermiş evliyası olamaz, ruhunu Allah’a hayatta iken teslim edemez. Geri kalanların hiçbirisi de tabii gerçekleşmez. Ve Rahmân Suresinin 33. âyet-i kerimesi ile bu âyet-i kerime arasındaki ilişki kesin. Böyle bir mürşidden bahsediliyor, devrin imamından bahsediliyor. Ama peygamber Efendimiz (S.A.V) için Cebrail (A.S)’dan bahsediliyor.

Benzer konular