Hacc-54 ile Şûrâ-13 arasında bir ilişkiden bahsedebilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Âyetler ve Sırları » Hacc-54 ile Şûrâ-13 arasında bir ilişkiden bahsedebilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Hacc-54 ile Şûrâ-13 arasında bir ilişkiden bahsedebilir miyiz?

Hacc-54’e bakalım:

22/HACC-54: Ve li ya’lemellezîne ûtûl ilme ennehul hakku min rabbike fe yu’minû bihî fe tuhbite lehu kulûbuhum, ve innallâhe le hâdillezîne âmenû ilâ sırâtın mustakîm(mustakîmin).
Ve kendilerine ilim verilenlerin, onun (irşad makamının, Velî Resûl'ün, Nebî Resûl'ün) söylediklerinin Rabbinden bir hak olduğunu bilmeleri, O'na îmân etmeleri, onların kalplerinin O'nu (Allah'ı) idrak etmesi (kalplerinden ekinnetin alınıp yerine ihbat sistemi konarak kalplerin mutmain olması) içindir. Muhakkak ki Allah, âmenû olanları (Allah'a ulaşmayı dileyenleri) mutlaka Sıratı Mustakîm'e hidayet edendir.


ve li ya’lemellezîne ûtul ılme: Kendilerine kitap verilenler bilsinler diye.
ennehul hakku min rabbike: Muhakkak ki; O Rabbinden bir haktır. Rabbinden bir hak olduğunu bilmeleri için. Kendilerine kitap verilenlerin O’nun Rabbinden bir hak olduğunu bilmeleri için. Ve O’na îmân etmeleri için.
fe yu’minû bihî fe tuhbite lehu kulûbuhum: Onların kalplerinin O’nu idrak etmesi için. Ve böylece kalplerinin mutmain olması için diyor. Kalplerine ihbat konulan o kişilerin kalplerinin idraki için geçerli olması. Yani irşad makamının söylediklerinin Haktan inen sözler olduğu onun tarafından kesin şekilde bilinsin diye.
le hâdillezîne âmenû ilâ sırâtın mustakîm(mustakîmin): Allah, âmenû olanları mutlaka Sıratı Mustakîm'e hidayet eder. Allah'a ulaşmayı dileyenleri Allah, mutlaka Sıratı Mustakîm'e ulaştırır.

Ve Şûrâ Suresinin 13. âyet-i kerimesi:

42/ŞÛRÂ-13: Şeraa lekum mined dîni mâ vassâ bihî nûhan vellezî evhaynâ ileyke ve mâ vassaynâ bihî ibrâhîme ve mûsâ ve îsâ, en ekîmûd dîne ve lâ teteferrakû fîhi, kebure alâl muşrikîne mâ ted’ûhum ileyhi, allâhu yectebî ileyhi men yeşâu ve yehdî ileyhi men yunîb(yunîbu).
(Allah) dînde, onunla Hz. Nuh’a vasiyet ettiği (farz kıldığı) şeyi (şeriati); “Dîni ikame edin (ayakta, hayatta tutun) ve onda (dînde) fırkalara ayrılmayın.” diye Hz. İbrâhîm’e, Hz. Musa’ya ve Hz. İsa’ya vasiyet ettiğimiz şeyi Sana da vahyederek, size de şeriat kıldı. Senin onları, kendisine çağırdığın şey (Allah’a ulaşmayı dileme) müşriklere zor geldi. Allah, dilediğini Kendisine seçer ve O’na yöneleni, Kendisine ulaştırır (ruhunu hayatta iken Kendisine ulaştırır).


şerea lekum mined dîni mâ vassâ bihî nûhan vellezî evhaynâ ileyke ve mâ vassaynâ bihî ibrâhîme ve mûsâ ve îsa: Nuh'a vasiyet ettiğimiz sana da vahyederek (sana da vahyettiğimiz) İbrâhîm'e vasiyet ettiğimiz ve Musa'ya vasiyet ettiğimiz ve İsa'ya vasiyet ettiğimiz şeriatı Sana da vahyetmek suretiyle Sana da şeriat kıldık diyor Allahû Tealâ. Esası neymiş şeriatın?
 
en ekîmûd dîne: Dîni ikame edin (ayakta tutun, kıyamda tutun)
ve lâ teteferrekû fîh(fîhi): Ve fırkalara ayrılmayın (dînde) onda.
fîh(fîhi): Onda, dînde fırkalara ayrılmayın. Sadece Allah'a ulaşmayı dileyerek bir tek fırkada toplanın ve böylece müşriklerden olmayın diye dîndeki vasiyetimizi ve onların hepsinin tek olan şeriatini Sana da şeriat kıldık (size de şeriat kıldık) diyor Allahû Tealâ.  
kebure alel muşrikîne mâ ted’ûhum ileyh(ileyhi): Onları davet ettiğin şey (Allah'a ulaşmayı dileme), Allah'a ulaşmayı dilemeyen ve bu sebeple fırkalara ayrılmış bulunan, fırkalara ayrıldıkları için de Allah'a ulaşmayı dilemedikleri için de müşrik hüviyetinde olan kişilere ağır geldi. Onları şirkten kurtaracak olan şey burada Allah'a ulaşmayı dilemeleri.
Allâhu yectebî ileyhi men yeşâ: Allah, dilediğini Kendisine seçer.
ve yehdî ileyhi men yunîb(yunîbu): Ve kim Allah'a ulaşmayı dilerse, onların içinden onları Kendisine ulaştırır diyor Allahû Tealâ.

“Hacc-54 ile Şûrâ-13 arasında bir ilişkiden bahsedebilir miyiz?”

Hacc-54’ün son ifadesi de âmenû olanların Sıratı Mustakîm'e ulaştırılması, Şûrâa-13’ün sonunda da âmenû olanların (Allah'a ulaşmayı dileyenlerin) Allah'a ulaştırılması. Ve Allahû Tealâ’nın biliyoruz ki; Kendisine ulaştırması Sıratı Mustakîm vasıtasıyladır. Onun için Hacc-54 ile Şûrâ-13 arasındaki ilişkide; Hacc-54; âmenû olanların Sıratı Mustakîm'e ulaştırılması. Şûrâ-13; münîb olanların Allah'a ulaştırılması. Netice aynı noktaya geliyor.

• Kim münîb ise (Allah'a ulaşmayı dilemiş ise) Allah'a ulaştırılıyor.
• Kim âmenû ise (Allah'a ulaşmayı dilemiş ise), Sıratı Mustakîm’e ulaştırılıyor. Yani Sıratı Mustakîm vasıtasıyla Allah'a ulaştırılıyor. Ve diğerinde de Allah'a ulaştırılan kişi Allah'ın indinde Allah'a ulaşmayı dileyen kişidir.

Hacc-54 ile Şûrâ-13 ikisinin aynı şey olduğunu âmenû olmak ile münîb olmanın aynı hüviyeti ifade ettiğini görüyoruz. İlk Sıratı Mustakîm Allah'a ulaşmayı dilediğiniz an başlar ve kalplerine ihbat konulanlar Sıratı Mustakîm üzerindedirler. Bunlar da Allah'a ulaşmayı dileyenler, Allah'tan furkan alanlar, günahları örtülenlerdir.

Benzer konular