Hacc Suresinin 54. âyet-i kerimesine göre kalbe ihbatın konularak, kalbin muhbit kılınmasının, bu engellerle nasıl bir ilişkisi vardır? Kalbin muhbit kılınmasını, kişinin başlangıçta ölü iken, Allah’ın bu kişiyi hayata getirdiğine bir remz olduğunu söyleyebilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Âyetler ve Sırları » Hacc Suresinin 54. âyet-i kerimesine göre kalbe ihbatın konularak, kalbin muhbit kılınmasının, bu engellerle nasıl bir ilişkisi vardır? Kalbin muhbit kılınmasını, kişinin başlangıçta ölü iken, Allah’ın bu kişiyi hayata getirdiğine bir remz olduğunu söyleyebilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Hacc Suresinin 54. âyet-i kerimesine göre kalbe ihbatın konularak, kalbin muhbit kılınmasının, bu engellerle nasıl bir ilişkisi vardır? Kalbin muhbit kılınmasını, kişinin başlangıçta ölü iken, Allah’ın bu kişiyi hayata getirdiğine bir remz olduğunu söyleyebilir miyiz?

Elbette söyleyebiliriz. Kalbin ihbatı, kalbe ihbat konulması açıkça kalpteki ekinnetin alındığını gösterir ve kalbin mührünün de açıldığını gösterir. Hac Suresinin 54. âyet-i kerimesi:

22/HACC-54: Ve li ya’lemellezîne ûtûl ilme ennehul hakku min rabbike fe yu’minû bihî fe tuhbite lehu kulûbuhum, ve innallâhe le hâdillezîne âmenû ilâ sırâtın mustakîm(mustakîmin).
Ve kendilerine ilim verilenlerin, onun (irşad makamının, Velî Resûl'ün, Nebî Resûl'ün) söylediklerinin Rabbinden bir hak olduğunu bilmeleri, O'na îmân etmeleri, onların kalplerinin O'nu (Allah'ı) idrak etmesi (kalplerinden ekinnetin alınıp yerine ihbat sistemi konarak kalplerin mutmain olması) içindir. Muhakkak ki Allah, âmenû olanları (Allah'a ulaşmayı dileyenleri) mutlaka Sıratı Mustakîm'e hidayet edendir.


ve li ya’lemellezîne ûtul ılme ennehul hakku: Ve bu ilim sahiplerinin, kendilerine ilim verilenlerin bilmeleri içindir.
ennehul hakku min rabbike: Bunun Rabbinden bir hak olduğunu.
fe yu’minû bihî: Ve O’na inansın diye, O’na îmân etsin diye.
fe tuhbite lehu kulûbuhum: Ve o zaman onların kalplerine ihbat konur ve muhbit olurlar.
ve innallâhe le hâdillezîne âmenû: Şüphesiz ki Allah, mutlaka hidayet eder âmenû olanları.
ilâ sırâtın mustakîm (mustakîmin): Sıratı Mustakîm’e.

Kalplerine, Allahû Tealâ kalplerine ihbatı koyuyor ve öyle Sıratı Mustakîm’e ulaştırıyor onları. Öyleyse yedi tane furkan ardarda veriliyor. Karşı koymamışsa, kabul etmişse birincisi, karşı koymuşsa ikincisi; ama o kişinin irşad makamına ulaşmasına kadar mutlaka iki faktör tamamlanıyor. Hem engeller uzuvlarda, hem engeller hassalarda ve insanlara yedi furkan veriliyor.

Neticede dilemeyenlerin bir karşı koymaları ve karşı koymamaları halinde; karşı koymayanların da aldığı unsurlar mutlaka Allah’a ulaşmayı dilemedikçe diğerlerinin kalplerinin de, gözlerinin de hassalarında muhakkak oluşuyor. Onları dalâlette kılan, onları küfürde kılan hep bu nesneler.

Benzer konular