Kasas-87 ile Zumer-65’i açıklar mısınız?
Kasas-87 ile Zumer-65’i açıklar mısınız?
Bakalım, Kasas-87’de Allahû Tealâ ne diyor?
“Sana (Allah’ın âyetleri) indirildikten sonra, Allah’ın âyetlerinden sakın seni alıkoymasınlar.”
ved’u ilâ rabbike: Ve Rabbine davet et.
ve lâ tekûnenne minel muşrikîn: Ve müşriklerden olma.
Zumer-65:
ve lekad ûhıye ileyke ve ilellezîne min kablik(kablike): Sana muhakkak ki vahyedildi; senden evvelkilere de vaad edildi.
le in eşrekte le: Eğer şirk koşarsanız.
yahbetanne ameluke: Amelleriniz heba olur.
ve le tekûnenne minel hâsirîn(hâsirîne): Ve mutlaka hüsrana düşenlerden, hüsranda olanlardan olursunuz.Burada Kasas-87’de Allahû Tealâ: “Rabbine davet et. Müşriklerden olma.” diyor. Hangi müşriklerden olma diyor? Her iki âyet-i kerimeye de bakıyoruz. İkisinde de müşriklerden bahsediyor. Her ikisinde de Allah’a ulaşmayı dilemek müessesesi var. Kasas-87’de diyor ki: “Rabbine davet et. Onları Allah’a ulaştırma konusunda onlara davette bulun. Allah’a ulaşmayı dilesinler ve böylece sen de Allah’a ulaşmayı dileyenlerden biri ol ki müşriklerden olmayasın.”
Peygamber Efendimiz Muhammed Mustafa (S.A.V), tabiatıyla Allahû Tealâ’dan emri aldığı an Allah’a ulaşmayı diledi ve müşriklerden olmadı. Ama her iki âyette de Kasas-87 ve Zumer-65’de de Allahû Tealâ diyor ki: “Sana vahyediyoruz ki eğer Bize ulaşmayı dilemezsen müşriklerden olursun ama senden öncekilere de vahyettik Biz bunu; Bize ulaşmayı dilemezsen müşriklerden olursun diye. Şirk koşarsan yani Allah’a ulaşmayı dilemezsen amellerin mutlaka heba olur.”
Allah’a ulaşmayı dilemeyen herkesin amelleri heba olur. Zumer-65 açıkça bunu söylüyor, “Şirk koşarsan (Allah’a ulaşmayı dilemezsen) böyle olur; amellerin mutlaka heba olur.” diyor. Yetmez, başka âyetlere de baktığımız zaman Allah’a ulaşmayı dilemeyenlerin aynı zamanda hüsranda olduklarını görüyoruz ve hüsrana düşenlerden olursun ifadesi de zaten burada yer alıyor. Her ikisinde de Allahû Tealâ: “Rabbine davet et; Allah’a ulaşmayı dilesinler ve sen de dile ve onlara da öğret ki onlar da sen de müşriklerden olmayasınız.” diyor. İfade açık. Rûm Suresinin 31 ve 32. âyet-i kerimelerinde Allahû Tealâ diyor ki:
“Allah’a münîb ol; Allah’a ulaşmayı dile ve böylece Allah’a karşı takva sahibi ol, namaz kıl ve müşriklerden olma. O müşriklerden olma ki onlar dînlerinde fırkalara ayrılmışlardır. Her biri kendi ellerindekiyle ferahlanırlar.” Yani, “Tek fırkadan ol. Fırkalara ayrılmışlardan olma, Allah’a ulaşmayı dileyenlerin oluşturduğu tek fırkadan ol.” Burada da aynı şeyi anlatıyor Allahû Tealâ.
28/KASAS-87: Ve lâ yasuddunneke an âyâtillâhi ba’de iz unzılet ileyke ved’u ilâ rabbike ve lâ tekûnenne minel muşrikîn(muşrikîne).
Ve Sana indirildikten sonra, Allah’ın âyetlerinden sakın seni alıkoymasınlar. Ve Rabbine davet et (Allah’a ulaşmaya çağır). Ve sakın müşriklerden olma! “Sana (Allah’ın âyetleri) indirildikten sonra, Allah’ın âyetlerinden sakın seni alıkoymasınlar.”
ved’u ilâ rabbike: Ve Rabbine davet et.
ve lâ tekûnenne minel muşrikîn: Ve müşriklerden olma.
Zumer-65:
39/ZUMER-65: Ve lekad ûhıye ileyke ve ilâllezîne min kablike, le in eşrakte le yahbetanne ameluke ve le tekûnenne minel hâsirîn(hâsirîne).
Ve andolsun ki, sana ve senden öncekilere: “Gerçekten eğer sen şirk koşarsan (Allah’a ulaşmayı dilemezsen), amellerin mutlaka heba olur. Ve mutlaka hüsrana düşenlerden olursun.” diye vahyolundu.ve lekad ûhıye ileyke ve ilellezîne min kablik(kablike): Sana muhakkak ki vahyedildi; senden evvelkilere de vaad edildi.
le in eşrekte le: Eğer şirk koşarsanız.
yahbetanne ameluke: Amelleriniz heba olur.
ve le tekûnenne minel hâsirîn(hâsirîne): Ve mutlaka hüsrana düşenlerden, hüsranda olanlardan olursunuz.Burada Kasas-87’de Allahû Tealâ: “Rabbine davet et. Müşriklerden olma.” diyor. Hangi müşriklerden olma diyor? Her iki âyet-i kerimeye de bakıyoruz. İkisinde de müşriklerden bahsediyor. Her ikisinde de Allah’a ulaşmayı dilemek müessesesi var. Kasas-87’de diyor ki: “Rabbine davet et. Onları Allah’a ulaştırma konusunda onlara davette bulun. Allah’a ulaşmayı dilesinler ve böylece sen de Allah’a ulaşmayı dileyenlerden biri ol ki müşriklerden olmayasın.”
Peygamber Efendimiz Muhammed Mustafa (S.A.V), tabiatıyla Allahû Tealâ’dan emri aldığı an Allah’a ulaşmayı diledi ve müşriklerden olmadı. Ama her iki âyette de Kasas-87 ve Zumer-65’de de Allahû Tealâ diyor ki: “Sana vahyediyoruz ki eğer Bize ulaşmayı dilemezsen müşriklerden olursun ama senden öncekilere de vahyettik Biz bunu; Bize ulaşmayı dilemezsen müşriklerden olursun diye. Şirk koşarsan yani Allah’a ulaşmayı dilemezsen amellerin mutlaka heba olur.”
Allah’a ulaşmayı dilemeyen herkesin amelleri heba olur. Zumer-65 açıkça bunu söylüyor, “Şirk koşarsan (Allah’a ulaşmayı dilemezsen) böyle olur; amellerin mutlaka heba olur.” diyor. Yetmez, başka âyetlere de baktığımız zaman Allah’a ulaşmayı dilemeyenlerin aynı zamanda hüsranda olduklarını görüyoruz ve hüsrana düşenlerden olursun ifadesi de zaten burada yer alıyor. Her ikisinde de Allahû Tealâ: “Rabbine davet et; Allah’a ulaşmayı dilesinler ve sen de dile ve onlara da öğret ki onlar da sen de müşriklerden olmayasınız.” diyor. İfade açık. Rûm Suresinin 31 ve 32. âyet-i kerimelerinde Allahû Tealâ diyor ki:
30/RÛM-31: Munîbîne ileyhi vettekûhu ve ekîmûs salâte ve lâ tekûnû minel muşrikîn(muşrikîne).
O’na (Allah’a) yönelin (Allah’a ulaşmayı dileyin) ve O'na karşı takva sahibi olun. Ve namazı ikame edin (namaz kılın). Ve (böylece) müşriklerden olmayın.30/RÛM-32: Minellezîne ferrakû dînehum ve kânû şiyean, kullu hızbin bimâ ledeyhim ferihûn(ferihûne).
(O müşriklerden olmayın ki) onlar, dînlerinde fırkalara ayrıldılar ve grup grup oldular. Bütün gruplar, kendilerinde olanla ferahlanırlar.“Allah’a münîb ol; Allah’a ulaşmayı dile ve böylece Allah’a karşı takva sahibi ol, namaz kıl ve müşriklerden olma. O müşriklerden olma ki onlar dînlerinde fırkalara ayrılmışlardır. Her biri kendi ellerindekiyle ferahlanırlar.” Yani, “Tek fırkadan ol. Fırkalara ayrılmışlardan olma, Allah’a ulaşmayı dileyenlerin oluşturduğu tek fırkadan ol.” Burada da aynı şeyi anlatıyor Allahû Tealâ.
Benzer konular
