Neml 81 ve Ankebût Suresinin 5. âyet-i kerimesi arasında bir ilişki var mıdır? Bu âyet-i kerime hangi basamaktakileri buyurmaktadır?

Anasayfa » Ana Sayfa » Âyetler ve Sırları » Neml 81 ve Ankebût Suresinin 5. âyet-i kerimesi arasında bir ilişki var mıdır? Bu âyet-i kerime hangi basamaktakileri buyurmaktadır?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Neml 81 ve Ankebût Suresinin 5. âyet-i kerimesi arasında bir ilişki var mıdır? Bu âyet-i kerime hangi basamaktakileri buyurmaktadır?

Bu âyet-i kerime kişinin gözlerinin açıldığı ama kulaklarındaki vakranın açılmadığı bir noktayı ifade ediyor. 5. basamağı ifade ediyor.

27/NEML-81: Ve mâ ente bi hâdîl umyi an dalâletihim, in tusmiu illâ men yu’minu bi âyâtinâ fe hum muslimûn(muslimûne).
Ve sen, körleri dalâletlerinden (çevirip) hidayete erdirecek değilsin. Sen, ancak âyetlerimize inananlara işittirebilirsin. İşte onlar, teslim olanlardır.


Ve Ankebût Suresinin 5. âyet-i kerimesine bakalım:

29/ANKEBÛT-5: Men kâne yercû likâallâhi fe inne ecelallâhi le âtin, ve huves semîul alîm(alîmu).
Kim Allah’a mülâki olmayı (hayattayken Allah’a ulaşmayı) dilerse, o taktirde muhakkak ki Allah’ın tayin ettiği zaman mutlaka gelecektir (ruhu mutlaka hayattayken Allah’a ulaşacaktır). Ve O; en iyi işiten, en iyi bilendir.


“Kim Allah'a mülâki olmayı dilerse Allah'ın tayin ettiği o gün mutlaka gelecektir. Ve o kişi semîdir (işitendir) ve alîmdir (bilendir).” diyor Allahû Tealâ. “Allah, işitir ve bilir.” diyor.
 
Şimdi âyet bu. Yani Allah’a ulaşmayı dileyen kişi. Dilerse Allah'ın tayin etiği o gün mutlaka gelecektir. Yani Allahû Tealâ onu mutlaka Kendisine ulaştıracaktır. Şûrâ Suresinin 13. âyet-i kerimesinde diyordu ki Allahû Tealâ:

42/ŞÛRÂ-13: Şeraa lekum mined dîni mâ vassâ bihî nûhan vellezî evhaynâ ileyke ve mâ vassaynâ bihî ibrâhîme ve mûsâ ve îsâ, en ekîmûd dîne ve lâ teteferrakû fîhi, kebure alâl muşrikîne mâ ted’ûhum ileyhi, allâhu yectebî ileyhi men yeşâu ve yehdî ileyhi men yunîb(yunîbu).
(Allah) dînde, onunla Hz. Nuh’a vasiyet ettiği (farz kıldığı) şeyi (şeriati); “Dîni ikame edin (ayakta, hayatta tutun) ve onda (dînde) fırkalara ayrılmayın.” diye Hz. İbrâhîm’e, Hz. Musa’ya ve Hz. İsa’ya vasiyet ettiğimiz şeyi Sana da vahyederek, size de şeriat kıldı. Senin onları, kendisine çağırdığın şey (Allah’a ulaşmayı dileme) müşriklere zor geldi. Allah, dilediğini Kendisine seçer ve O’na yöneleni, Kendisine ulaştırır (ruhunu hayatta iken Kendisine ulaştırır).


“Kim Bana yönelirse Ben onu Kendime ulaştırırım. Dilediğimi Kendime seçerim. Ama kim Bana yönelirse (Bana ulaşmayı dilerse) Ben onu Kendime ulaştırırım.”

Burada Allahû Tealâ’nın gene bir garantisini görüyoruz. “O gün mutlaka gelecektir.” ifadesi.

Şimdi suale gelelim: “Bu âyet-i kerime ile Ankebût Suresinin 5. âyet-i kerimesi arasında bir ilişki var mıdır?”

Vardır. İkisi de Allah'a teslim olacaklar için söylenmiş durumda.

“Bu âyet-i kerime hangi basamaktakileri buyurmaktadır?”

Ankebût Suresinin 5. âyet-i kerimesi Allah’a ulaşmayı dileyenleri ifade ediyor. 3. basamak. Kalbinde böyle bir talebi Allahû Tealâ’nın gördüğü kişiler. Ve gelecek o günlerde kişi ruhunu Allah'a ulaştıracak.

“Ankebût Suresinin 5. âyet-i kerimesi arasında bir ilişki var mıdır?” diyor, “Bu âyet-i kerime hangi basamaktakileri buyurmaktadır?”

Allah’a ulaşmayı dileme kademesindekileri buyurmaktadır âyet-i kerime.

“Kişi burada Allah'tan direkt olarak yardım almakta mıdır?”

Allah’a ulaşmayı dilediği kesinleşmiş kişinin. Elbette yardım aldığı kesin, Allah’a ulaşmayı dilediği kesin.

men kâne yercû likâallâhi: kim Allah'a mülâki olmayı dilerse.

Dileyen kişinin ifadesi. Kişi dilemiş. 3. basamaktaki o îmânın sahibi olan kişi. Burada Allahû Tealâ kör, sağır ve dilsiz diye bir husustan bahsetmiyor. Sadece Allah’a ulaşmayı dileyenlerden bahsediyor. Ama Neml Suresinin 81. âyet-i kerimesi kör olmaktan kurtulduğu noktadaki bir kişiyi devreye alıyor.

Benzer konular