Zumer 46’da kulların ihtilâfa düştüğü şeyin asr-ı hidayetin temelini oluşturan hidayet olduğunu söyleyebilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Hidayet » Zumer 46’da kulların ihtilâfa düştüğü şeyin asr-ı hidayetin temelini oluşturan hidayet olduğunu söyleyebilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Zumer 46’da kulların ihtilâfa düştüğü şeyin asr-ı hidayetin temelini oluşturan hidayet olduğunu söyleyebilir miyiz?

39/ZUMER-46: Kulillâhumme fâtıras semâvâti vel ardı âlimel gaybi veş şehâdeti ente tahkumu beyne ıbâdike fî mâ kânû fîhi yahtelifûn(yahtelifûne).
De ki: "Allah’ım! Gökleri ve yeri yaratan, gaybı (görünmeyeni) ve görüneni bilen Sensin. Kullarının arasında, ihtilâf etmiş oldukları şeyler hakkında hüküm verecek olan Sensin."


“De ki: ‘Ey gökleri ve yeri yaratan, gaybı ve müşahede edilebileni bilen Allah’ım! (Yani görünmeyeni ve görüneni bilen Allah’ım!) Anlaşmazlığa düştükleri şeylerde kullarının arasında sen hüküm vereceksin.”

Zumer 46’da kulların ihtilafa düştükleri şeyin asr-ı hidayetin temelini oluşturan hidayet olduğunu söyleyebilir miyiz?  

Evet, bu muhakkak ki temel husus... Bütün kâinat için Allahû Tealâ bir tek dîn koymuş. İnsanın ruhunu, vechini, nefsini ve iradesini Allah’a teslim etmesini farz buyurmuş ve insanlar dînlerini unutmuşlar. İşte ihtilaf buradan doğuyor. Herkes ayrı bir dînin mensubu olduğunu zannediyor. Herkes kendi dîninin, dîn zannettiği nesnenin doğru olduğunu, ötekilerin yanlış olduğunu zannediyor. Oysaki bütün dînlerdeki insanların %90’dan fazlası dînlerini bilmiyorlar. İşte İslâm âlemi, İslâm âleminin %90’dan fazlası, İslâm’ın 7 safhadan oluştuğunu, 4 tane teslimden oluştuğunu bilmediği gibi böyle bir tatbikata da girişmiyorlar ve ne yazık ki kurtuluş büyük kitle için mümkün değil. Bütün dînlerde durum birbirinden farklı değil, her dîndeki insanlar, insanların %90’dan fazlasının kurtuluşu ne yazık ki mümkün değildir. Dînsizlerin tabiatıyla hepsi için geçerli.

Benzer konular