A'râf Suresinin 160. âyet-i kerimesinde belirtilen 12 pınarın muhtevasını açıklar mısınız?

Anasayfa » Ana Sayfa » Âyetler ve Sırları » A'râf Suresinin 160. âyet-i kerimesinde belirtilen 12 pınarın muhtevasını açıklar mısınız?
share on facebook  tweet  share on google  print  

A'râf Suresinin 160. âyet-i kerimesinde belirtilen 12 pınarın muhtevasını açıklar mısınız?

A'râf Suresinin 160. âyet-i kerimesi:

7/A'RÂF-160: Ve katta’nâhumusnetey aşrate esbâtan umemâ(umemen), ve evhaynâ ilâ mûsâ izisteskâhu kavmuhu enıdrıb bi asâkel hacer(hacere), fenbeceset minhusnetâ aşrate aynâ(aynen), kad alime kullu unâsin meşrabehum, ve zallelnâ aleyhimul gamame ve enzelnâ aleyhimul menne ves selvâ, kulû min tayyibâti mâ razaknâkum, ve mâ zâlemûnâ ve lâkin kânû enfusehum yazlimûn(yazlimûne).
Ve onları ümmet olarak on iki sıbt’a ayırdık. Kavmi ondan su istediği zaman, Musa (A.S)’a asasını taşa vurmasını vahyettik. Hemen ondan on iki pınar fışkırdı. Her grup insan, içeceği yeri bildi. Ve onların üzerini bulutla gölgeledik. Ve onlara, kudret helvası ve bıldırcın indirdik. Sizi rızıklandırdığımız helâl şeylerden yeyin! Ve (onlar), Bize zulmetmediler, fakat kendi nefslerine zulmettiler.


“Ve onları ümmet olarak on iki sıbt'a ayırdık (on iki kabileye ayırdık). Kavmi ondan su istediği zaman, Musa (A.S)'a asasını taşa vurmasını vahyettik. Hemen ondan on iki pınar fışkırdı. Her grup insan, içeceği yeri bildi. Ve onların üzerini bulutla gölgeledik. Ve onlara, kudret helvası ve bıldırcın indirdik. Sizi rızıklandırdığımız helâl şeylerden yiyin! Ve (onlar), bize zulmetmediler, fakat kendi nefslerine zulmettiler.” diyor Allahû Tealâ.

Biliyorsunuz Allahû Tealâ Hz. Musa’yı Tur dağına çağırıyor. Ve otuz gün Allahû Tealâ ile beraber kalıyorlar. Otuz gün için çıkıyor ama Allahû Tealâ on gün daha kalmasını emrediyor, kırk güne çıkarıyor. Hz. Musa tabletlerle (Allah'ın tabletler üzerine kazıttırdığı âyetlerle) iniyor Tur dağından. İner inmez bir de bakıyor ki; bir samirî (bir buzağı) heykeli yapılmış, buzağı heykeli ses çıkarıyor, bütün Hz. Musa’nın kavmi buzağı heykeline tapmaya başlamışlar. Ve böyle bir olayda Hz. Musa çok üzülüyor böyle bir hususa. Allahû Tealâ da kavmi cezalandırıyor. Kırk yıl Konya Ovası kadar bir yerde dolaşma cezası alıyorlar. Ve bu cezanın başlangıç noktasını işaret ediyor âyet.

Mekânlarına dönüşlerine müsaade etmiyor Allahû Tealâ. Cebrâil (A.S.) bir bulut gibi görünüyor ve hareket halinde oluyor. Nerede durursa, orada konaklamaları söz konusu oluyor. Kırk yıl oralarda dolaşıyor (Konya Ovası kadar bir yerde kırk yıl dolaşıyorlar) ve kırk yılın sonunda hepsi yollarda ölüyor. Son gece Allahû Tealâ Hz. Musa’yı da alıyor. Karşıya, yolda doğan çocuklarla beraber sadece Hz. Harun’un geçmesi söz konusu oluyor.

Burada artık memleketlerinde değiller bu insanlar. Memleketlerindeki çeşmeleri terk etmişler. On iki kabileden oluşuyor bu Hz. Musa’nın emrindekiler. “Bize çeşme ver. Su istiyoruz.” dedikleri zaman, Allahû Tealâ Hz. Musa’ya: “Asanı yere vur.” diyor. Asa yere vurulduğu zaman, on iki tane pınar oluşuyor. Böylece on iki tane sıbt (yani on iki tane kabile) nereden su içeceklerini biliyorlar.

Benzer konular