Bakara Suresinin 249. âyet-i kerimesindeki Allah’a mülâki olmayı dileyenlerin kazanmış oldukları zaferin, emre itaat ile olan ilişkisini bizlere açıklar mısınız?

Anasayfa » Ana Sayfa » Allah'a Ulaşmayı Dilemek » Bakara Suresinin 249. âyet-i kerimesindeki Allah’a mülâki olmayı dileyenlerin kazanmış oldukları zaferin, emre itaat ile olan ilişkisini bizlere açıklar mısınız?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Bakara Suresinin 249. âyet-i kerimesindeki Allah’a mülâki olmayı dileyenlerin kazanmış oldukları zaferin, emre itaat ile olan ilişkisini bizlere açıklar mısınız?

Bakara Suresinin 249. âyet-i kerimesi:

2/BAKARA-249: Fe lemmâ fesale tâlûtu bil cunûdi, kâle innallâhe mubtelîkum bi neher(neherin), fe men şeribe minhu fe leyse minnî, ve men lem yat’amhu fe innehu minnî illâ menigterafe gurfeten bi yedih(yedihî), fe şeribû minhu illâ kalîlen minhum fe lemmâ câvezehu huve vellezîne âmenû meahu, kâlû lâ tâkate lenâl yevme bi câlûte ve cunûdih(cunûdihî), kâlellezîne yezunnûne ennehum mulâkûllâhi, kem min fietin kalîletin galebet fieten kesîraten bi iznillâh(iznillâhi), vallâhu meas sâbirîn(sâbirîne).
Böylece Talut, askerlerle (ordu ile) (Kudüs’ten) ayrıldığı zaman dedi ki: “Muhakkak ki Allah, sizi bir nehir ile imtihan edecek. Bundan sonra kim ondan içerse, artık (o kimse) benden değildir. Ve kim ondan (doyacak kadar) içmez ise sadece eliyle bir avuç avuçlayıp içen hariç, o taktirde muhakkak ki o bendendir.”Fakat onlardan ancak pek azı hariç, (o sudan doyasıya) içtiler. Nitekim o (Talut) ve îmân edenler birlikte (nehri) geçtikleri zaman: “Bugün bizim, Calut ve onun askerleri ile (ordusuyla) (savaşacak) takatimiz (gücümüz) yok.”dediler. O kendilerinin muhakkak Allah’a mülâki olacaklarını kesin olarak bilenler (yakîn hasıl edenler) ise şöyle dediler: “Nice az bir topluluk, Allah’ın izniyle çok bir topluluğa gâlip gelmiştir. Ve Allah, sabredenlerle beraberdir.”


“Talut, ordularıyla ayrıldığı zaman (Kudüs'ten) dedi ki: ‘Hiç şüphesiz Allah, sizi bir nehir ile deneyecektir. Kim ondan içerse artık o kimse benden değildir. Ve kim ondan doyacak kadar içmez ise sadece eliyle bir avuç avuçlayan (o kadar içen) hariç, artık hiç şüphesiz o bendendir.’ Onlardan ancak pek azı hariç, (o sudan doyasıya) içtiler. Nitekim o (Talut) ve îmân edenler, birlikte (nehri) geçtikleri zaman: ‘Bugün bizim için Calut ve onun orduları ile (savaşacak) takatimiz (gücümüz) yok.’ dediler. O, kendilerinin muhakkak Allah'a mülâki olacaklarını kesin olarak bilenler (yakîn hasıl edenler) ise şöyle dediler: ‘Nice az bir topluluk, Allah'ın izniyle çok bir topluluğa gâlip gelmiştir. Allah, sâbirînlerle (yani sabrın sahipleriyle) beraberdir.’”

Bakara Suresinin 249. âyet-i kerimesinde açık bir işaret var.

“Bakara Suresinin 249. âyet-i kerimesindeki Allah'a mülâki olmayı dileyenlerin kazanmış oldukları zaferin, emre itaat ile olan ilişkisini bizlere açıklar mısınız?”
 
Talutun ordusunda 2 nevi insan var:
 
1- Allah’a ulaşmayı dileyenler.
2- Allah’a ulaşmayı dilemeyenler.  

Calut onlara düşmanlık edince, Talut’un ordusunu teşkil edenler dediler ki Allahû Tealâ’ya: “Bize bir kumandan ver ki; biz onlara karşı savaşalım.” Allahû Tealâ da buyurdu ki: “Ya kaçarsanız savaştan?” Onlar dediler ki: “Onlar bizim ülkemize girmişler, bizi mahvetmişler. Zaten onların elindeyiz. O zaman biz mutlaka savaş veririz.” Allahû Tealâ da: “Öyleyse emrime itaat edecek misiniz, söz veriyor musunuz?” diye soruyor. Kabul ediyorlar. Allahû Tealâ da Talut’u onların başına veriyor. Bu olay, bundan sonra cereyan ediyor. Ne yazık ki ordunun bir kısmı sudan içmiş. Ama geri kalan küçük kısım Calut’u yenmeyi başardılar.

Kim bu insanlar? Kendilerinin muhakkak Allah'a mülâki olacaklarına inananlar.

kâlellezîne: Onlar dediler ki.
yezunnûne ennehum mulâkûllâhi: Allah'a mutlaka ruhlarını ulaştıracaklarına kesin şekilde inananlar.
kem min fietin kalîletin galebet fieten kesîraten bi iznillâh(iznillâhi): Nice az bir topluluk Allah'ın izniyle çok bir topluluğa gâlip gelmiştir.

İşte sadece Allah'a mülâki olmayı (kesin şekilde mülâki olacaklarına inanarak) dileyenlerin kazanmış oldukları bir zafer söz konusu. Onlar kimler? Emre itaat edenler. Niçin itaat ediyorlar? Çünkü Allah'a söz verdiler. “Eğer bizim başımıza bir kumandan getirirsen, biz ona mutlaka itaat ederiz.” diye söz verdiler. İki taraf da söz verdi. Allah’a ulaşmayı dileyenler de söz verdi dilemeyenler de söz verdi. Ama sözlerini yerine getirenler (emre itaat edenler) Allah’a ulaşmayı dileyenler.
 
Öyleyse sevgili kardeşlerim! Resûle itaat, Allah'a itaatin meyvesidir (2. adımıdır). Kimler itaat eder? Sadece Allah’a ulaşmayı dileyenler. Allah’a ulaşmayı dilemeyenler zaten Allah'ın yolunda değillerdir.

Benzer konular