Allah’a ulaşmayı dilemeyen bir insanın kâfir olduğunu hangi âyetlerle ispat edebileceğimizi anlatır mısınız?

Anasayfa » Ana Sayfa » Allah'a Ulaşmayı Dilemek » Allah’a ulaşmayı dilemeyen bir insanın kâfir olduğunu hangi âyetlerle ispat edebileceğimizi anlatır mısınız?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Allah’a ulaşmayı dilemeyen bir insanın kâfir olduğunu hangi âyetlerle ispat edebileceğimizi anlatır mısınız?

Allah’a ulaşmayı dilemeyen bir insan için, 11 faktör buyurdunuz. Bunlardan bir tanesi de Allah’a ulaşmayı dilemeyen bir insanın küfürde olduğuydu. Allah’a ulaşmayı dilemeyen bir insanın kâfir olduğunu hangi âyetlerle ispat edebileceğimizi tekrar anlatır mısınız?

Kâfir olduğunu 2 âyetle başka bir kardeşimizin sualinde anlattık. Kısaca tekrar temas edelim.

Allahû Tealâ Sebe Suresinin 20. âyet-i kerimesinde diyor ki: “Kıyâmet günü şeytan, insanlara olan vaadini yerine getirdi. Mü’minleri oluşturan bir tek fırka hariç, bütün fırkalar şeytana kul oldular.”

34/SEBE-20: Ve lekad saddaka aleyhim iblîsu zannehu fettebeûhu illâ ferîkan minel mu’minîn(mu’minîne).
Ve andolsun ki iblis, onlar üzerindeki zannını (hedefini) yerine getirdi. Böylece mü’minleri oluşturan bir fırka (Allah’a ulaşmayı dileyenler) hariç, hepsi ona (şeytana) tâbî oldular.


Görülüyor ki:

1- Mü’minler var. Tek bir fırka!
2- Kâfirler var. Geri kalan bütün fırkalar.

Rûm Suresinin 31, 32. âyetlerine baktığımız zaman Allahû Tealâ diyor ki:

30/RÛM-31: Munîbîne ileyhi vettekûhu ve ekîmûs salâte ve lâ tekûnû minel muşrikîn(muşrikîne).
O’na (Allah’a) yönelin (Allah’a ulaşmayı dileyin) ve O'na karşı takva sahibi olun. Ve namazı ikame edin (namaz kılın). Ve (böylece) müşriklerden olmayın.

30/RÛM-32: Minellezîne ferrakû dînehum ve kânû şiyean, kullu hızbin bimâ ledeyhim ferihûn(ferihûne).
(O müşriklerden olmayın ki) onlar, dînlerinde fırkalara ayrıldılar ve grup grup oldular. Bütün gruplar, kendilerinde olanla ferahlanırlar.


“Allah’a yönel (Allah’a ulaşmayı dile.) Ve Allah’a karşı takva sahibi ol. Ve namaz kıl. Ve müşriklerden olma. O müşriklerden olma ki; onlar, fırkalara ayrılmışlardır. Herbiri kendi elindeki ile ferahlanır.”

İşte bu fırkalara ayrılmış olanlar; Allah’a ulaşmayı dilemeyenler. Ve bakıyoruz ki insanlar, 72 fırkaya ayrılmış. Bir de herbirinin içinde 73. fırka var. Allahû Tealâ, o tek fırkanın mensuplarının mü’min olduğunu söylüyor yani Allah’a ulaşmayı dileyenlerin mü’min olduğunu söylüyor. Geri kalanların da kâfir olduğunu söylüyor.

Bir de Bakara Suresinin 257. âyet-i kerimesinde: “Allah âmenû olanların (Allah’a ulaşmayı dileyen mü’minlerin) dostudur. Onları zulmetten nura çıkarır. Kâfirlere gelince, onlar da tagutun dostlarıdır. Onlar da tagut tarafından nurdan zulmete götürülürler.” diyor Allahû Tealâ.

2/BAKARA-257: Allâhu velîyyullezîne âmenû, yuhricuhum minez zulumâti ilân nûr(nûri), vellezîne keferû evliyâuhumut tâgûtu yuhricûnehum minen nûri ilâz zulumât(zulumâti), ulâike ashâbun nâr(nâri), hum fîhâ hâlidûn(hâlidûne).
Allah, âmenû olanların (Allah’a ulaşmayı dileyenlerin) dostudur, onları (onların nefslerinin kalplerini) zulmetten nura çıkarır. Ve kâfirlerin dostları taguttur (onlar, şeytanı dost edinirler, şeytan kimseye dost olmaz), onları (onların nefslerinin kalplerini) nurdan zulmete çıkarırlar. İşte onlar, ateş ehlidir. Onlar, orada ebedî kalacak olanlardır.


Anlıyoruz ki; Allah’a ulaşmayı dileyen âmenû olanlar, mü’minlerdir. Onlar, Allah’ın dostlarıdır. Kâfirler, tagutun dostu olduklarına göre, Allah’ın dostları, açık olarak mü’minler oluyor hem de kurtuluşa ulaşan mü’minler. Çünkü “Allahû Tealâ, onların kalplerini zulmetten nura ulaştırıyor.” ifadesi var. Allah razı olsun.

Benzer konular