Allah’a ulaşmak davetine henüz muhatap olmamış bir insan için kör, sağır ve dilsizdir diyebilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Allah'a Ulaşmayı Dilemek » Allah’a ulaşmak davetine henüz muhatap olmamış bir insan için kör, sağır ve dilsizdir diyebilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Allah’a ulaşmak davetine henüz muhatap olmamış bir insan için kör, sağır ve dilsizdir diyebilir miyiz?

Her insanın doğuştan itibaren dalâlette olduğunu biliyoruz. Allah’a ulaşmak davetine henüz muhatap olmamış bir insanı düşünürsek bu insan dalâlettedir. Bu insan için “Kör, sağır ve dilsizdir.” diyebilir miyiz?

Evet. Allah’a ulaşmayı dileme davetine henüz muhatap olmamış bir insan, dalâlettedir ama bu insan için; “Kör, sağır ve dilsizdir.” diyemiyoruz. Çünkü kör, sağır ve dilsiz olmak, kişinin davete icabet etmemesi halinde, Allahû Tealâ tarafından gerçekleştirilen bir olay. Yani şu vakıayla karşı karşıyayız: Bütün insanlar mutlaka davete muhatap olurlar. Muhatap olmamış bir insandan bahsediyor. Henüz muhatap olmamış ama o kişi hayattaysa mutlaka bir gün muhatap olacaktır.

Muhatap olmamış bir kişinin gözlerinin üzerinde hicab-ı mesture yoktur. Görme hassası gışavetle kapatılmamıştır. Kulakları mühürlü değildir. Kulaklarında vakra yoktur. Kalbinde ekinnet yoktur. Kalbi mühürlü de değildir ama buna karşılık ihbat da yoktur kalbinde. Öyleyse Allah’ın davetine henüz muhatap olmamış bir kişi, dalâlettedir. Evet! Ama kör, sağır ve dilsiz değildir.

Ne zaman bu kişi Allah’ın davetine muhatap olursa eğer davetle ilgilenmezse, daveti duyar ama ilgilenmezse karşı da çıkmazsa, Allahû Tealâ o kişinin hassaları üzerine engel koyar. Ama ilgilenir de kabul etmeyip bir de karşı çıkarsa, öfkelenirse o zaman; Allahû Tealâ onun uzuvları üzerine, gözleri, kulakları ve kalbi üzerine engeller koyar.

Eğer bu kişi, bunların ötesinde başka insanları da Allah’ın yolundan saptıran bir hüviyet taşıyorsa o zaman Allahû Tealâ, onun uzuvlarını da hassalarını da mühürler ve kalplerine de ekinnet koyar.

Böyle bir insan, Allah’a ulaşmayı dilemeyen de karşı koyan da başka insanların Allah’a ulaşmasını men eden de davete muhatap oldukları zaman (kendilerine tebliğ yapıldığı zaman) davranış biçimlerine göre, ayrı ayrı şekillerde; gözler, kulaklar, kalpler veya görme, işitme ve idrak etme hassaları kişilerin kapanır veya hepsi birden kapanır. Allahû Tealâ, kalbine bir de ekinnet koyar.

Benzer konular