Bakara Suresinin 219. âyet-i kerimesinden yola çıkarak zekat miktarı konusundaki çelişki ortadan kalkabilir mi?

Anasayfa » Ana Sayfa » Âyetler ve Sırları » Bakara Suresinin 219. âyet-i kerimesinden yola çıkarak zekat miktarı konusundaki çelişki ortadan kalkabilir mi?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Bakara Suresinin 219. âyet-i kerimesinden yola çıkarak zekat miktarı konusundaki çelişki ortadan kalkabilir mi?

2/BAKARA-219: Yes’elûneke anil hamri vel meysir(meysiri), kul fîhimâ ismun kebîrun ve menâfiu lin nâsi, ve ismuhumâ ekberu min nef’ihimâ ve yes’elûneke mâzâ yunfikûn(yunfikûne) kulil afve, kezâlike yubeyyinullâhu lekumul âyâti leallekum tetefekkerûn(tetefekkerûne).
Sana şaraptan ve kumardan soruyorlar. De ki: “O ikisinde de hem büyük günah hem de insanlar için (bazı) faydalar vardır. (Fakat) onların günahları, faydalarından daha büyüktür.” Ve sana (Allah için) neyi infâk edeceklerini (vereceklerini) soruyorlar. De ki: “Afv ettiklerinizi (vazgeçtiklerinizi, ihtiyaç fazlasını) (infâk edin).” Allah, âyetleri size işte böyle açıklıyor. Umulur ki böylece siz tefekkür edersiniz (bunlardaki hikmetleri düşünürsünüz).


yes’elûneke anil hamri vel meysir: Sana şaraptan ve kumardan soruyorlar. Yani kükremiş olan içkilerden ve kumardan.
kul fîhimâ ismun kebîrun: De ki: “O ikisinde de hem büyük günah vardır.”
ve menâfiu lin nâsi: Hem de insanlar için bazı faydalar.
ve ismuhumâ ekberu min nef’ihimâ: Fakat onların günahları, faydalarından daha fazladır, daha büyüktür.
ve yes’elûneke mâzâ kulil afve: Ve sana Allah için neyi infâk edeceklerini, harcayacaklarını soruyorlar.

İnfak etmek; nafaka vermek. De ki: (afv) ihtiyacınızdan geri kalanı harcayabilirsiniz.
 
kezâlike yubeyyinullâhu lekumul âyâti leallekum tetefekkerûn: İşte Allah  âyetleri sizin için böyle açıklıyor. Umulur ki düşünürsünüz, tefekkür edersiniz.

Burada Allahû Tealâ “İhtiyacınızdan fazlasını infâk edersiniz.” diyor Allahû Tealâ, zekâttan bahsetmiyor bu âyet-i kerime. Bu âyet-i kerime infak âyet-i kerimesi. İnfâk zekâtı da ihtiva eder, zekâtın ötesini de ihtiva eder. İnfâk ve zekât aynı şey değildir. İnfâk bir insanın başkalarına verdiği, Allah'ın kendisine verdiği rızıktan başkalarına ulaştırdığı kısım, infâk adını alır. Allah'ın dizaynına dikkatle bakın. İnfâk müessesesi nafaka vermektir. Zekât ayrı bir müessesedir.

Zekât iki mezhepte farklı dizayn edilmiştir. Biz Hanefiler de zekât hesabı; yüzde iki buçuk yani kırkta birdir. Şafi kardeşlerimizde ise, yüzde ondur. Zekât ile infâk aynı şey değildir. Zekât infâk etmeyi de içerir ama infâk ve zekât birbirine eşit değildir. Zekât Allah'ın şart koştuğu mecburi kesimdir. İnfâkta ise Allah'ın şartlarının ötesi de girer. Yüzde iki buçuk (kırkta bir) zekâtı aşan kişi artık zekât vermiyor, infâk ediyor. Zekât haddini aşmıştır. Aşması daha büyük bir hayırdır muhakkak ki. Ama öyledir diye, "İhtiyacından fazlasını vereceksiniz." dedi diye Allahû Tealâ hepsini zekât kabul etmek Kur'ân’ın temel hükümlerine uygun olmuyor.          

Benzer konular