İnsanlar Allah’ın varlığına inanıp İslâm’ın 5 şartını yaşamakla Allah’ın yolunda olduklarını iddia etmektedirler. Kur’ân’a göre Allah’ın yolunda olmak nedir? Bize bunu açıklayabilir misiniz?

Anasayfa » Ana Sayfa » İslâm » İnsanlar Allah’ın varlığına inanıp İslâm’ın 5 şartını yaşamakla Allah’ın yolunda olduklarını iddia etmektedirler. Kur’ân’a göre Allah’ın yolunda olmak nedir? Bize bunu açıklayabilir misiniz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

İnsanlar Allah’ın varlığına inanıp İslâm’ın 5 şartını yaşamakla Allah’ın yolunda olduklarını iddia etmektedirler. Kur’ân’a göre Allah’ın yolunda olmak nedir? Bize bunu açıklayabilir misiniz?

Allah razı olsun. Sevgili kardeşlerim! Dînimizin adı İslâm dîni. İslâm dîni demek teslim dîni demek. İşte bir insanın mutluluk seviyesi, ruhunu, fizik bedenini, nefsini ve iradesini Allah’a kişi teslim ettikçe artan bir muhteva taşır.

Sevgili kardeşlerim! En çok mutlu olanlar iradelerini de Allah’a teslim edebilenlerdir. Onlar tamamen Allah’ın emrindedirler. Allahû Tealâ ne emir verirse onu gerçekleştirmek, onlar için en büyük zevktir, mutluluktur. Ve nefslerinin kalbinde daimî zikir sebebiyle afet kalmadığı için hep hasletlerle donanmış olan bir dünyada yaşarlar. Başkaları onlara kötülük yapabilir ama onlar, bu kötülük yapanlara kötülük yapamazlar. Allahû Tealâ bu konuda müsaade vermiş mi? Vermiş, adına “kısas” diyor. Ama onlar onu yapamazlar. Yasak edildiği için değil; içlerinden gelmediği için… Nefsin kalbindeki afetler yok olunca, intikam afeti de bütünüyle yok olmuştur. O zaman böyle bir insan için ‘kendisine kötülük’ yaptı diye, bir başkasına kötülük etmek geçerli değildir. O, belki yapılması lâzımgelen en güzel şeyi yapar. Kendisine kötülük eden kişiye en güzel davranışlarla devamlı iyilikler yapar. Her iyilik yaptıkça, o kötülüğü yapan kişi biraz daha utanç duyar. Ama ona biraz daha yaklaşır. Çünkü onun bir art niyetinin olmadığını, kendisine hiçbir zaman onun bir kötülüğünün dokunmayacağını, onun Allah’ın yakınlarından biri olduğunu anlar. Anlarsa, davranış biçimlerinde büyük ölçüde bu Allah dostuna karşı değişiklik oluşacaktır.

İşte sevgili kardeşlerim! Allah’ın dostları böyle bir dizayn içerisinde yaşarlar. Severler, sevdiklerini belli ederler, ispat ederler ve onların da sevgisini kazanmayı başarırlar. Elbette bunlar Allah’ın yardımıyla gerçekleşiyor. Kişi Allah’ın dostu olmasa nefsin kalbindeki afetleri temizleyemez. Nefsin kalbindeki afetleri temizlemek daimî zikirle mümkündür. Bu ise her yiğidin harcı değildir. Daimî zikre herkes ulaşamaz. Herkes zikir yapar ama daimî zikir kesintisiz bir zikirdir. Yani bir kişinin zikirle uyuması ve uyandığı zaman zikrinin devam etmesi halidir. Uykuda da o kişi zikretmiştir.

Sevgili kardeşlerim! O zaman ne olur? Zikir nefsinizin kalbindeki afetleri yok eden en sağlam yok edicidir. Ne olur? Daimî zikre ulaşan bir kişinin nefsinin kalbinde hiç afet kalmaz. Kalmayınca, o kişinin afetlerinin mevcut olmaması sebebiyle hiç kimseye kin duyması mümkün değildir. İnsanlara kötülük etmesi mümkün değildir. Zaten o kişi o noktaya ulaşmışsa Allah’ın tasarrufundadır. Dünyadaki en mutlu insanlardan biridir. Hayatı da daima insanları mutlu etmekle geçer.

Allah razı olsun.

Benzer konular