Salih amel nedir? Bize ne gibi bir fayda sağlar?

Şimdi “Salih amel nedir?”in en güzel cevabı İslâm’ın 5 şartından başlamaktır, konuya girmektir. Namaz kılmak farzdır, oruç tutmak farzdır, zekât vermek farzdır, hacca gitmek farzdır, kelime-i şahadet getirmek de farzdır. Bunlar temel farzlar. Ama sevgili kardeşlerim, bu farzları; namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime-i şahadet getirmek farzlarını gerçekleştiren bir insan ruhunu Allah’a teslim edemez. Hiçbir zaman böyle bir şey bu 5 tane şartla mümkün değildir. 

İşte şeytanın Kur’ân-ı Kerim’in temel faktörü olan 7’li sistemin dışına atarak 5 şarta düşürmesi; namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime-i şahadet getirmeye düşürmesi bize hemen düşündürmeli. Neden 5 şart? Mademki Kur’ân-ı Kerim’in her sistemi 7’li, bunun da 7’li olması lâzım. Hemen araştırmanın sonunda ne çıkacak ortaya? 

• Mürşide tâbiiyet; 6. şart, 

• Teslimler; 7. şart. 

İşte İslâm dîni, ‘teslim dîni’ olmak hasebiyle, bu 7. şart konunun en önemli noktasını teşkil eder. 

Sevgili kardeşlerim! Herşey orada. 

1. Kişi Allah'a ulaşmayı dileyecek.

2. Mürşidine tâbî olacak.

3. Ruhunu Allah’a ulaştıracak.

4. Fizik bedenini teslim edecek.

5. Nefsini teslim edecek. 

6. Muhlis olacak.

7. İradesini Allah’a teslim edecek. 

Ama daha Allah'a ulaşmayı dilediği an o kişi cehennemden kurtulmuştur sevgili kardeşlerim! 1. kat cennetin sahibidir. Allah ona mutlaka mürşid sevgisi verecektir. Kişi mürşidine tâbî olup da ölse 2. kat cennetin sahibidir. Yaşıyor; mürşide tâbiiyet o kişinin ruhunun vücuttan ayrılmasını ve Allah’a doğru yola çıkmasını ifade eder. Kişi büyük bir zevkle zikirlerini yapmaya devam eder ve 7-8 aylık bir devrede 7 tane gök katını aşıp, 7. katta 7 tane âlemden geçip, Sidretül Münteha’ya dikey bir yolculukla ulaşması ve ruhunu Allah’a ulaştırması mümkün olur. İşte böyle olan bir kişi artık ermiş evliyadır. 

Nesi ermiş? Ruhu ermiş. 

Kime? Allah’a ermiş. 

Allah’ın Zatı’nda ruh yeniden yok olmuş. Ne yapmıştı Allahû Tealâ? O kişiye ruhundan üfürmüştü. O kişinin doğumda ruhundan Allahû Tealâ tarafından üfürülmesi söz konusuydu ve o ruh Allah’a geri dönmek mecburiyetindedir. Ermiş evliya olmak da bu demektir. Hiç kimse Allah’tan mürşidini sormadan (1), Allah’ın kendisine tayin ettiği mürşide ulaşmadan ve ona tâbî olmadan (2) ruhunu Allah’a ulaştıramaz. Bu olaylar gerçekleşirse; kişi Allah'a ulaşmayı dilerse, hacet namazını kılıp mürşidini Allah’tan sorarsa ve Allah’ın kendisine gösterdiği o mürşide ulaşıp da ona tâbî olursa tâbî olduğu an mutlaka ruhu vücudundan ayrılacaktır ve o kişi zikirlerini devam ettirdikçe 7-8 aylık bir devrede onun da ruhu mutlaka Allah’a ulaşacaktır. İşte bu kişi ermiş evliyadır sevgili kardeşlerim! Ruhunu Allah’a ulaştırmış olan bir evliyadır.

 

Allah razı olsun.