Fetih 5 ile Saff 12 arasında bir illiyet rabıtası var mı?

Anasayfa » Ana Sayfa » Takva » Fetih 5 ile Saff 12 arasında bir illiyet rabıtası var mı?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Fetih 5 ile Saff 12 arasında bir illiyet rabıtası var mı?

48/FETİH-5: Li yudhilel mu’minîne vel mu’minâti cennâtin tecrî min tahtihâl enhâru hâlidîne fîhâ ve yukeffira anhum seyyiâtihim, ve kâne zâlike indallâhi fevzen azîmâ(azîmen).
Mü’min kadın ve erkekleri orada ebedî kalmak üzere altından nehirler akan cennetlere koysun ve onların günahlarını örtsün diye. İşte bu, Allah’ın indinde fevz-ül azîmdir.


li yudhilel mu’minîne vel mu’minâti cennâtin: Mü'minleri cennete ithal etmek için (cennetin içine koymak için)  mü'min erkekleri ve mü'min hanımları.
tecrî min tahtihel enhâru: Altından nehirler akan.
hâlidîne fîhâ: Orada ebedîyyen kalıcılar olmak üzere (orada ebediyen kalmak üzere).
ve yukeffire anhum seyyiâtihim: Ve onların seyyiatini (kaybettiği dereceleri) örtsün diye.
ve kâne zâlike indallâhi fevzen azîmâ(azîmen): Muhakkak ki bu, Allah'ın indinde büyük fevzdir.
 
Burada Allahû Tealâ, muhakkak salâh makamına ulaşmış, salâh makamının da 5. kademesine yani bütün insanların ulaşabileceği son kademeye ulaşmış birilerinden bahsediyor (Allah'ın irşad makamına tayin edeceği birileri).

Saff Suresinin 12. âyet-i kerimesinde ne diyor Allahû Tealâ:

61/SAFF-12: Yagfir lekum zunûbekum ve yudhılkum cennâtin tecrî min tahtihâl enhâru ve mesâkine tayyibeten fî cennâti adnin, zâlikel fevzul azîm(azîmu).
Sizin günahlarınızı mağfiret eder. Ve sizi altından nehirler akan cennetlere koyar. Ve sizi adn cennetlerinde güzel meskenlere yerleştirir. İşte bu, fevz-ül azîmdir (büyük kurtuluştur).


yagfir lekum: Sizleri mağfiret etsin diye.
zunûbekum: Sizin günahlarınızı sevaba çevirsin diye.
ve yudhılkum cennâtin tecrî min tahtihel enhâru: Ve sizleri altından ırmaklar akan cennetlere koysun diye.
ve mesâkine tayyibeten fî cennâti adn(adnin): Ve Adn cennetlerindeki güzel konaklara yerleştirir, sizi orada sakin kılar (yani oranın sakinlerinden birisi olursunuz, orada meskun olanlardan, orada yerleşmişlerden birisi olursunuz). (meskun: Yerleşmiş. mesâkine: Yerleşmiş olan. tayyibeten: Tayyib olarak. fî cennâti adn (adnin): Adn cennetlerinde.)
zâlikel fevzul azîm (azîmu): İşte büyük fevz (büyük mükafat) budur.

Birinde ‘fevzen azîmâ’ ikincisinde ‘fevz'ul azîm’ kullanıyor Allahû Tealâ. İkisi de aslında aynı şey yani salâh makamının 5. kademesi; kişinin ruhunun, vechinin, nefsinin ve iradesinin Allah tarafından teslim alındığı nokta. Kişiyi Allah'ın: “İrşada memur ve müezzin kılındın.” cümlesiyle irşada ulaştırdığı nokta.

Fetih Suresinin 5. âyet-i kerimesi ile Saff Suresinin 12. âyet-i kerimesi arasında tam bir illiyet rabıtası var. Her ikisi de takvayı, bihakkın takvayı, hakkatukatihi takvayı, Hakk’ul yakîn takvasını, kişilerin irşad makamına tayin edildikleri (iradelerini de Allahû Tealâ’ya teslim ederek irşad makamına tayin edildikleri) noktayı ifade ediyor.

İki işaret söz konusu:

1- Azîm kelimesi.
2- Adn cennetlerinden bahsetmesi.

Nerede Adn cennetini görürseniz; bilin ki onlar iradelerini de Allah'a teslim edenlerdir.    Ve nerede azîm kelimesi görürseniz; ister fevz kelimesinin, ister ecir kelimesinin, ister haz kelimesinin, ister fazl kelimesinin arkasından geçsin (fazl’ıl azîm, fevz-ül azîm, hazzul azîm ve ecrul azîm) hepsi ama hepsi aynı noktayı ifade eder.

Azîm kelimesi varsa mutlaka o kişi iradesini de Allah'a teslim etmiş, “İrşada memur ve müezzin kılındın.” cümlesiyle Allahû Tealâ tarafından mutlaka irşad makamına tayin edilmiştir.

Benzer konular