Allah'tan korkmak takva sahibi olmak mıdır? Nasıl takva sahibi olabiliriz?

Allah’tan korkmak bir marifet değildir. Allah’ı sevmek bir marifettir. Allah’ın emirlerine itaat etmekle kendisini gösterir ve Allah Kur’ân-ı Kerim’e:

• Zikri farz olarak koymuş; az zikri.
• Sonra çok zikri farz olarak koymuş.
• Sonra da daimî zikri de farz olarak koymuş.

Bir defa, insan hayatında bir anda daimî zikre ulaşılamaz. O noktaya ulaşmak için ‘az zikir, çok zikir ve daimî zikir’ diye üç safhanın gerçekleşmesi söz konusu olur. Kim bu hedeflere ulaşırsa daha üst kat, daha üst kat cennetlerin sahibi olur.

Sevgili kardeşlerim! Allahû Tealâ Kur’ân-ı Kerim’de; “Zikir en büyük ibadettir.” diyor. Neden öyle? Çünkü zamanın her parçasında yapılabilir ve kim zikrederse mutlaka kalbine Allah’ın nurları ulaşır ve kalpte kalıcı olur.

Sevgili kardeşlerim! Allahû Tealâ istiyor ki; herkes daimî zikre ulaşsın da nefsinin kalbinde hiç afet kalmasın. Kalmazsa ne olur? Her zaman o kişi dünyadaki en mutlu insanlardan birisi olmakta devam eder. Çünkü nefsinin kalbini yanlış hedeflere ulaştıracak olan hiçbir müessese artık o kişinin kalbinde mevcut değildir ve sadece Allah için yaşayan bir insan olmuştur. Zikirlerini yapmaktadır ve mutlu bir insandır.

Allah razı olsun.