Hacc Suresinin 67. âyet-i kerimesine göre yalnızca hidayet üzere olan imamların insanları Allah'a çağırdıklarını, hidayet üzere olmayan imamların ise Kasas 41’e göre ateşe çağırdıklarını söyleyebilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Hidayet » Hacc Suresinin 67. âyet-i kerimesine göre yalnızca hidayet üzere olan imamların insanları Allah'a çağırdıklarını, hidayet üzere olmayan imamların ise Kasas 41’e göre ateşe çağırdıklarını söyleyebilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Hacc Suresinin 67. âyet-i kerimesine göre yalnızca hidayet üzere olan imamların insanları Allah'a çağırdıklarını, hidayet üzere olmayan imamların ise Kasas 41’e göre ateşe çağırdıklarını söyleyebilir miyiz?

Ne yazık ki söylemek mecburiyetindeyiz. Hacc Suresinin 67. âyet-i kerimesi:

22/HACC-67: Li kulli ummetin cealnâ menseken hum nâsikûhu fe lâ yunâziunneke fîl emri ved’u ilâ rabbike, inneke le alâ huden mustekîm(mustekîmin).
Ve Biz, bütün ümmetler için mensek (tek bir şeriat) tayin ettik. Onlar, onunla (o şeriatle) amel ederler (etsinler). Öyleyse emrim konusunda seninle niza etmesinler (çekişmesinler). Sen, Rabbine davet et. Muhakkak ki sen, mutlaka mustakîm (Allah’a doğru istikametlenmiş) olan hidayet üzeresin.


li kulli ummetin cealnâ menseken: Biz, bütün ümmetler için bir mensek, tek bir şeriat kıldık.
hum nâsikûhu: Onunla amel etsinler diye.
fe lâ yunâziunneke fîl emri: Öyleyse emrim konusunda seninle niza etmesinler.
ved’u ilâ rabbik(rabbike): Sen Rabbine davet et.
inneke le alâ huden mustekîm(mustekîmin): Muhakkak ki sen, hidayet üzeresin, Allah'a doğru istikametlenmiş bir hidayet üzeresin, müstakîm bir hidayet üzeresin.

Öyleyse Peygamber Efendimiz (S.A.V) için Allahû Tealâ hidayet üzere olan  imam ifadesini kullanıyor.
 
Kasas 41:

28/KASAS-41: Ve cealnâhum eimmeten yed’ûne ilân nâr(nârı), ve yevmel kıyâmeti lâ yunsarûn(yunsarûne).
Ve Biz, onları ateşe davet eden imamlar (önderler) kıldık. Ve kıyâmet günü onlara yardım olunmaz.


ve cealnâhum eimmeten yed’ûne ilen nâr(nârı): Ve Biz, onları ateşe davet eden imamlar kıldık.  
ve yevmel kıyâmeti lâ yunsarûn(yunsarûne): Ve kıyâmet günü onlara yardım olunmaz.”İşte sevgili kardeşlerim, bu içinde yaşadığımız devrede çok ciddi bir olayla karşı karşıyayız. Eğer imamlar imamet yapıyorlarsa, dîn öğretiyorlarsa namaz kıldırmanın ötesinde bir olaydan bahsediyoruz. İmamlık sadece namaz kıldırmak değildir. İmamlığın bir cephesi namazı kıldırmaktır, ikinci cephesi öğretide bulunmaktır. Hidayet üzere olan bir kişinin öğretisi esastır, hidayet üzere olan bir kişinin imameti esastır. Ama bu imamlıkta insanların kurtuluşa ulaşması konusunda yardımcı olmak veya olmamak söz konusudur. Dikkat edin eğer imamette hidayet çağrısı yoksa o imam ateşe çağıran bir imamdır.

Ateşe çağıran bir imam ona tâbî olunur mu? Namaz ayrı şey sevgili kardeşlerim, tâbî olunur. Bir camiye gittiniz oradan bir imam çıkacak, Cuma namazını o kıldıracak, ona tâbî olacaksınız. Böyle bir dizaynda o ateşe çağırsa da mı? Ateşe çağırması onun isteyerek ateşe çağırması mânâsına gelmiyor. Aldığı dîn terbiyesi, dîn kültürü onu ateşe çağıran imamlar seviyesinde kılıyor. Hidayet üzere değil, Allah'a ulaşmayı dilemiyor. Ama bu onun arkasında namaz kılınmaz anlamıına gelmiyor. Bir yolculuktasınız, Cuma namazı vakti gelmiş kılacaksınız, cemaatle kılınan bir namaz. Her hâlükârda namaz kılmak başka şey, öğreti başka şeydir. Namaz kıldıran kişi abdestini almışsa, namaz kıldırma adabını biliyorsa, kendisi ateşe çağıran birisi de olsa , onunla Allah arasındaki bir ilişkidir o. Namaz kıldırmak konusunda belli şartların sahibi olmak yeterlidir.

Bu sual bize sık sık soruluyor. Normal imamların arkasında namaz kılabilir miyiz, diye elbette kılabilirsiniz. Nama kılmanızda bir sakınca yok. Öğretinin farklı oluşu o kişiyi Allah huzurunda sorumlu kılar.

Benzer konular