Mulk-9’da oraya giden insanlar, "Allah hiçbir şey indirmemiş." demekle ne demek istiyorlar? Bu âyete göre sadece Allah'a inanmanın kişiyi cehennemden kurtaramayacağını söyleyebilir miyiz?

Mulk-8, 9, 10’da Yüce Rabbimiz, cehenneme giden insanlardan bahsediyor. Mulk-9’da oraya giden insanlar, “Allah hiçbir şey indirmemiş.” demekle ne demek istiyorlar?

 

Mulk-8, 9, 10’da Allahû Tealâ buyuruyor ki:

 

(Cehennem) nerede ise öfkesinden çatlayacak gibi olur. Oraya herbir grup atılışında onun (cehennemin) bekçileri onlara: “Size nezir (uyarıcı) gelmedi mi?” diye sordu.

Onlar (cehenneme atılanlar) dediler ki: “Evet, bize nezir gelmişti. Fakat biz onu yalanladık ve Allah hiçbir şey indirmemiştir, siz ancak büyük bir dalâlet içindesiniz, dedik.”

Ve: “Eğer biz işitmiş veya akıl etmiş olsaydık, alevli ateş halkı arasında olmazdık.” dediler.


“Kâfirler zümre zümre cehenneme sürülürler. Cehennemin kapısına toplanırlar. Cehennem bekçileri kapıları açtıkları zaman onlara derler ki: “Size, Allah’ın nezirleri gelip de Allah’ın âyetlerini size okumadılar mı? Size buraya (cehenneme) geleceğinizi, bugün (kıyâmet günü) buraya (cehenneme) geleceğinizi, cehenneme gireceğinizi, burada kalacağınızı (cehennemde kalacağınızı) söylemediler mi? Sizi Allah’ın âyetlerini okuyarak ikaz etmediler mi? Uyarmadılar mı?” Cevap: “Evet, geldiler, uyardılar. Ama onlara inanmadık. Ve dedik ki: Allah hiçbir şey indirmemiştir.”

Yani Allah’ın resûlleri “nezir” adıyla geçiyor burada. Ama demin başka bir suale verdiğimiz cevapta “resûl” kelimesini kullanmıştık. Allahû Tealâ Zumer Suresinin 71. âyet-i kerimesinde gelenin “resûl” olduğunu söylüyor. Burada Mulk-8, 9, 10’da da “nezir” olduğunu söylüyor. 2 âyet de aynı hususu içeriyor.

Kâfirler, zümre zümre cehenneme sürülürler. Oraya geldikleri zaman, onun (cehennemin) kapıları açılır. Ve onun (cehennemin) bekçileri onlara derler ki: “Size, sizden (sizin aranızdan) olan resûller gelmedi mi ki, size Rabbinizin âyetlerini okusun, bugüne (buraya) geleceğinizi (söyleyerek) uyarsın?” (Cehenneme gidenler) dediler ki: “Evet (geldiler).” Fakat azap sözü kâfirlerin üzerine hak oldu.


“Allah hiçbir şey indirmemiştir.” demekle ne demek istiyor, ne demek istiyorlar?” diyor kardeşlerimiz.

Yani bu insanlar Allahû Tealâ’nın Hazreti Musa’ya Tevrat’ı indirdiğine, Hazreti İsa’ya İncil’i indirdiğine, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e Kur'ân-ı Kerim’i indirdiğine inanmıyorlar. Bunlardan hangi kavimdilerse o kavimde bulunanlar olarak itiraz ediyorlar.

Daha evvelki peygamberlere de Allahû Tealâ kitap indirdiğini söylüyor, şeriat kitabı.  Hazreti İbrâhîm’e, Hazreti İsmail’e, Hazreti Nuh’a vs.

Öyleyse diyorlar ki: “Allah hiçbir şey indirmemiştir. Allah’ın indirdiği kitap filan bir şey söz konusu değildir.” diyorlar. Yani Allah'a inanıyorlar ama Allah’ın hiçbir şey indirmediğini zannediyorlar, onu iddia ediyorlar.

B şıkkında diyor ki:

“Bu âyete göre bu insanların Allah'a inanmaları kesin olduğuna göre sadece Allah'a inanmanın kişiyi cehennemden kurtaramayacağını, dolayısıyla cennete de girmenin imkânsız olduğunu söyleyebilir miyiz?”

Evet. Bu âyet, açık bir şekilde bu insanların cehenneme girdiğini söylüyor. Ve “Allah hiçbir şey indirmemiştir.” dediğini de söylüyor. Bu durumda Allah'a inandıkları kesin. Ama Allah’ın kitaplarına, kitapları getiren nebîlere inanmıyorlar. Biliyorsunuz, şeriat kitaplarını Allahû Tealâ sadece nebîlere yani peygamberlere verir. Allah’ın peygamberlerine inanmıyorlar. Yetmez, kavim resûllerine inanmıyorlar.

“Öyleyse bu insanların Allah'a inanmaları kesin olduğuna göre sadece Allah'a inanmanın kişiyi cehennemden kurtaramayacağını, dolayısıyla cennete girmenin imkânsız olduğunu söyleyebilir miyiz?”

Evet, Allah'a inanıyorlar ama bu insanların cehenneme girdiği, cehennemde ebediyyen kalacakları kesin.

Öyleyse Allah'a inanmak, hiç kimseyi Allah’ın cennetine sokamaz; o kişi Allah'a ulaşmayı dilemediği sürece.