Yûsuf-108’de belirtilen muhteva ile Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in: "Benim mürebbim olmasaydı Rabbime arif olamazdım." hadîs-i şerif arasında bir ilişkiden bahsedebilir miyiz?
Anasayfa » Ana Sayfa » Hadîs » Yûsuf-108’de belirtilen muhteva ile Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in: "Benim mürebbim olmasaydı Rabbime arif olamazdım." hadîs-i şerif arasında bir ilişkiden bahsedebilir miyiz?
Yûsuf-108’de belirtilen muhteva ile Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in: "Benim mürebbim olmasaydı Rabbime arif olamazdım." hadîs-i şerif arasında bir ilişkiden bahsedebilir miyiz?
Yûsuf-108:
De ki, "Benim ve Bana tâbî olanların, basiret üzere yani kalp gözleriyle Allah'ı basar ederek (Allah’ı görerek) Allah’a davet ettiğimiz yol, işte bu yoldur. Allah’ı tenzih ederim. Ve ben, müşriklerden değilim."
Peygamber Efendimiz (S.A.V), "Benim ve Bana tâbî olanların, basiret üzere (kalp gözüyle basar ederek) Allah’ı görerek Allah’a davet ettiğimiz yol, işte bu yoldur." diyor. Burada "Benim mürebbim olmasaydı Rabbime arif olamazdım." hadîs-i şerifi Rabbine arif olmuş yani kalp gözüyle Allahû Tealâ’yı görmüş Peygamber Efendimiz (S.A.V). Mürebbisi de Rabb. Kainatın en büyük mürebbisi olan Rabb. En büyük terbiyeci olan, en büyük sahip olan adaletin en büyük sahibi olan Allah.
Öyleyse bu hadîs ile Yusuf-108 arasında bir yakın ilişki söz konusu. Allah'a arif olmak Allah'ı görmekle Yûsuf-108 noktalanıyor. Diğeri de Rabbine arif olmaktan bahsediyor. Peygamber Efendimiz (S.A.V) yani Allah'ı görmekten. Öyleyse 2 muhteva birbirine çok yakın.
12/YÛSUF-108: Kul hâzihî sebîlî ed’û ilâllâhi alâ basîratin ene ve menittebeanî, ve subhânallâhi ve mâ ene minel muşrikîn(muşrikîne).
De ki: “Benim ve bana tâbî olanların, basiret üzere (kalp gözüyle basar ederek, Allah’ı görerek) Allah’a davet ettiğimiz yol, işte bu yoldur. Allah’ı tenzih ederim. Ve ben, müşriklerden değilim.”De ki, "Benim ve Bana tâbî olanların, basiret üzere yani kalp gözleriyle Allah'ı basar ederek (Allah’ı görerek) Allah’a davet ettiğimiz yol, işte bu yoldur. Allah’ı tenzih ederim. Ve ben, müşriklerden değilim."
Peygamber Efendimiz (S.A.V), "Benim ve Bana tâbî olanların, basiret üzere (kalp gözüyle basar ederek) Allah’ı görerek Allah’a davet ettiğimiz yol, işte bu yoldur." diyor. Burada "Benim mürebbim olmasaydı Rabbime arif olamazdım." hadîs-i şerifi Rabbine arif olmuş yani kalp gözüyle Allahû Tealâ’yı görmüş Peygamber Efendimiz (S.A.V). Mürebbisi de Rabb. Kainatın en büyük mürebbisi olan Rabb. En büyük terbiyeci olan, en büyük sahip olan adaletin en büyük sahibi olan Allah.
Öyleyse bu hadîs ile Yusuf-108 arasında bir yakın ilişki söz konusu. Allah'a arif olmak Allah'ı görmekle Yûsuf-108 noktalanıyor. Diğeri de Rabbine arif olmaktan bahsediyor. Peygamber Efendimiz (S.A.V) yani Allah'ı görmekten. Öyleyse 2 muhteva birbirine çok yakın.
