Mu’min 60 ve Bakara 186 ve de A’râf 146, 147’yi açıklar mısınız?
Mu’min 60 ve Bakara 186 ve de A’râf 146, 147’yi açıklar mısınız?
Mu’min-60:
“Ve Rabbimiz, şöyle buyurdu: Bana dua ediniz ki size icabet edeyim. Bana kul olmaktan kibirlenenler, muhakkak ki hakir ve zelil olarak cehenneme girecekler.”
İbadet etmekten kibirlenenler de aynı standartlarda kul olmaktan kibirlenenler de.
Bakara-186:
ve izâ seeleke ıbâdî annî fe innî karîb: Eğer sana kullarım Benden sorarlarsa muhakkak ki Ben onlara yakınım.
ucîbu da’veted dâi izâ deâni: Bana dua edildiği zaman davete icabet ederim.
fel yestecîbû lî: Ama onlar da Benim söylediğime icabet etsinler.
(Ve ne söylüyorsak, Benim davetime icabet etsinler.)
vel yu’minû bî: Ve âmenû olsunlar.
leallehum yerşudûn: Ve böylece irşada ulaşsınlar.
A’râf-146:
Allahû Tealâ diyor ki: “Yeryüzünde haksız yere kibirlenenleri âyetlerimizden çevireceğim. Bütün âyetleri görseler onlara inanmazlar. İrşad yolunu görseler, o yolu yol olarak kabul etmezler, yol ittihaz etmezler. Gayy yolunu görürlerse onu yol ittihaz ederler. Bunun sebebi onların âyetlerimizi yalanlamaları ve ondan gâfil olmaları sebebiyledir. Kim âyetlerimizi yalanlarsa ve yevm’il ahiri (insan ruhunun ölmeden evvel Allah'a ulaşma gününü) yalanlarsa onların amelleri boşa gider. Onlar, yaptıklarından başka bir şeyle mi cezalandırılır?”
Şimdi burada 4 tane âyet-i kerime vermiş kardeşimiz; Mu’min-60, Bakara-186, A’râf-146, A’râf-147.
“Mu’min-60 ile A’râf-146 ve 147 arasında bir ilişki vardır diyebilir miyiz?”
“Bana dua ediniz ki size icabet edeyim.” diyor Allahû Tealâ. Yani “Bana ulaşmayı dileyin ki sizi Kendime ulaştırayım.” demek bu. Âyet-i kerimenin hemen arkasında, “Bana kul olmaktan kibirlenenler muhakkak ki hakir ve zelil olarak cehenneme gireceklerdir.” diyor Allahû Tealâ.
Allah'a kul olmaktan kibirlenenler kimlerdir? Allah'a ulaşmayı dilemeyenler. Kim Allah'a ulaşmayı dilemezse o, Allah'ın âyetlerinden gâfildir ve gideceği yer cehennemdir. A’râf-146 ve 147’de de Allahû Tealâ aynı şeyi söylüyor: “Âyetlerinden çevirdiği insanlar, Allah'ın ayetlerinden gâfildirler. Allah'a ulaşmayı dilemeyenler, onların gidecekleri yer cehennemdir. Onların amelleri boşa gider.” diyor.
“Mu’min-60 ile Bakara-186 arasında bir ilişki var mı?”
İkisinde de “Bana dua ediniz ki size icabet edeyim,” yani “Bana ulaşmayı dileyin ki size icabet edeyim. Sizi Kendime ulaştırayım.” ifadesi var. Bakara-186’da, “Dua edenin duasına icabet ederim.” diyor. Ama kimlerin? Âmenû olanların duasına. Âmenû olan kişiyi âmenû olduğu için Kendisine ulaştıracak. Hatta onun irşada ulaşmasına kadar da Allahû Tealâ yardımcı olacağını söylüyor.
Öyleyse Mu’min-60 ile A’râf-146 ve 147 arasında bir ilişki olduğu kesin. Mu’min-60 ile Bakara-186 arasında da bir ilişki var.
40/MU'MİN-60: Ve kâle rabbukumud’ûnî estecib lekum, innellezîne yestekbirûne an ibâdetî se yedhulûne cehenneme dâhırîn(dâhırîne).
Ve Rabbimiz, şöyle buyurdu: "Bana dua ediniz ki size icabet edeyim. Bana kul olmaktan kibirlenenler, muhakkak ki hakir ve zelil olarak cehenneme girecekler."“Ve Rabbimiz, şöyle buyurdu: Bana dua ediniz ki size icabet edeyim. Bana kul olmaktan kibirlenenler, muhakkak ki hakir ve zelil olarak cehenneme girecekler.”
İbadet etmekten kibirlenenler de aynı standartlarda kul olmaktan kibirlenenler de.
Bakara-186:
2/BAKARA-186: Ve izâ seeleke ıbâdî annî fe innî karîb(karîbun) ucîbu da’veted dâi izâ deâni, felyestecîbû lî velyu’minû bî leallehum yerşudûn(yerşudûne).
Ve kullarım sana, Benden sorduğu zaman, muhakkak ki Ben, (onlara) yakınım. Bana dua edilince, dua edenin duasına (davetine) icabet ederim. O halde onlar da Bana (Benim davetime) icabet etsinler ve Bana âmenû olsunlar (Bana ulaşmayı dilesinler). Umulur ki böylece onlar irşada ulaşırlar (irşad olurlar). ve izâ seeleke ıbâdî annî fe innî karîb: Eğer sana kullarım Benden sorarlarsa muhakkak ki Ben onlara yakınım.
ucîbu da’veted dâi izâ deâni: Bana dua edildiği zaman davete icabet ederim.
fel yestecîbû lî: Ama onlar da Benim söylediğime icabet etsinler.
(Ve ne söylüyorsak, Benim davetime icabet etsinler.)
vel yu’minû bî: Ve âmenû olsunlar.
leallehum yerşudûn: Ve böylece irşada ulaşsınlar.
A’râf-146:
7/A'RÂF-146: Se asrifu an âyâtiyellezîne yetekebberûne fîl ardı bi gayril hakkı ve in yerev kulle âyetin lâ yu’minu bihâ ve in yerev sebîler ruşdi lâ yettehızûhu sebîlen ve in yerev sebilel gayyi yettehızûhu sebîlâ(sebîlen), zâlike bi ennehum kezzebû bi âyâtinâ ve kânû anhâ gâfilîn(gâfilîne).
Yeryüzünde haksız yere kibirlenen kimseleri, âyetlerimizden çevireceğim. Bütün âyetleri görseler, ona inanmazlar. Eğer rüşd yolunu görseler, onu yol edinmezler. Ve gayy yolunu görseler, onu yol edinirler. Bu; onların, âyetlerimizi yalanlamaları ve ondan gâfil olmaları sebebiyledir.7/A'RÂF-147: Vellezîne kezzebû bi âyâtinâ ve likâil âhirati habitat a’mâluhum, hel yuczevne illâ mâ kânû ya’melûn(ya’melûne).
Ve onlar ki; âyetlerimizi ve ahirete ulaşmayı (hayatta iken ruhun Allah’a ulaşmasını) tekzip ettiler (yalanladılar) ve onların amelleri, heba oldu (boşa gitti). Onlar, yaptıklarından başka bir şeyle mi cezalandırılır?Allahû Tealâ diyor ki: “Yeryüzünde haksız yere kibirlenenleri âyetlerimizden çevireceğim. Bütün âyetleri görseler onlara inanmazlar. İrşad yolunu görseler, o yolu yol olarak kabul etmezler, yol ittihaz etmezler. Gayy yolunu görürlerse onu yol ittihaz ederler. Bunun sebebi onların âyetlerimizi yalanlamaları ve ondan gâfil olmaları sebebiyledir. Kim âyetlerimizi yalanlarsa ve yevm’il ahiri (insan ruhunun ölmeden evvel Allah'a ulaşma gününü) yalanlarsa onların amelleri boşa gider. Onlar, yaptıklarından başka bir şeyle mi cezalandırılır?”
Şimdi burada 4 tane âyet-i kerime vermiş kardeşimiz; Mu’min-60, Bakara-186, A’râf-146, A’râf-147.
“Mu’min-60 ile A’râf-146 ve 147 arasında bir ilişki vardır diyebilir miyiz?”
“Bana dua ediniz ki size icabet edeyim.” diyor Allahû Tealâ. Yani “Bana ulaşmayı dileyin ki sizi Kendime ulaştırayım.” demek bu. Âyet-i kerimenin hemen arkasında, “Bana kul olmaktan kibirlenenler muhakkak ki hakir ve zelil olarak cehenneme gireceklerdir.” diyor Allahû Tealâ.
Allah'a kul olmaktan kibirlenenler kimlerdir? Allah'a ulaşmayı dilemeyenler. Kim Allah'a ulaşmayı dilemezse o, Allah'ın âyetlerinden gâfildir ve gideceği yer cehennemdir. A’râf-146 ve 147’de de Allahû Tealâ aynı şeyi söylüyor: “Âyetlerinden çevirdiği insanlar, Allah'ın ayetlerinden gâfildirler. Allah'a ulaşmayı dilemeyenler, onların gidecekleri yer cehennemdir. Onların amelleri boşa gider.” diyor.
“Mu’min-60 ile Bakara-186 arasında bir ilişki var mı?”
İkisinde de “Bana dua ediniz ki size icabet edeyim,” yani “Bana ulaşmayı dileyin ki size icabet edeyim. Sizi Kendime ulaştırayım.” ifadesi var. Bakara-186’da, “Dua edenin duasına icabet ederim.” diyor. Ama kimlerin? Âmenû olanların duasına. Âmenû olan kişiyi âmenû olduğu için Kendisine ulaştıracak. Hatta onun irşada ulaşmasına kadar da Allahû Tealâ yardımcı olacağını söylüyor.
Öyleyse Mu’min-60 ile A’râf-146 ve 147 arasında bir ilişki olduğu kesin. Mu’min-60 ile Bakara-186 arasında da bir ilişki var.
Benzer konular
