Kalpten Allah'a ulaşmayı dilediğimizi nasıl anlayabiliriz?
Anasayfa » Ana Sayfa » Allah'a Ulaşmayı Dilemek » Kalpten Allah'a ulaşmayı dilediğimizi nasıl anlayabiliriz?
Kalpten Allah'a ulaşmayı dilediğimizi nasıl anlayabiliriz?
Bir insanın kalpten Allah'a ulaşmayı dilediği kesin olarak onun tarafından bilinir. O kişi kendisini büyük ölçüde mutlu hisseder. Allahû Tealâ’nın emirlerini yapmak onun için bir zevktir. Ona sadece huzur verir. O kişi namazını kılar ve bütün ibadetleri tamamlamanın içinde en önemlisinin zikir olduğunu idrak eder ve daimî zikri kendisine hedef kılar. Her geçen gün, geçen hafta, geçen ay onun iradesini Allah'a teslim etmek konusundaki büyük gayretini daha güzele, daha güzele doğru ulaştıracaktır. Ve netice de bu kişi Allah'a ruhunu, Allah'a fizik vücudunu, Allah'a nefsini ve en sonunda Allah'a iradesini teslim edecektir.
Dünyadaki en mutlu insanlar, iradelerini de Allah'a teslim eden daimî zikrin sahipleridir. Onlar ruhlarını da Allah'a teslim etmişlerdir. Fizik bedenlerini de Allah'a teslim etmişlerdir. Nefslerini de Allah'a teslim etmişlerdir ki; nefslerini teslim ettikleri yerde artık daimî zikir söz konusudur. Sonra iradenin teslimi ona ilâve olarak gelen bir sonuçtur. Allahû Tealâ dînimize bu sebebe dayalı olarak teslim dîni adını vermiş. İslâm dîni demek teslim olanların dîni demek. Kim Allah'a ruhunu, vechini, nefsini ve iradesini teslim etmek konusunda bir gayretin sahibiyse bu kişi İslâm’dır. Ama bugünkü tatbikata baktığımız zaman, hocalarımızın hiç böyle düşünmediğini görüyoruz. Onlara göre İslâm’ın 5 şartı bu konu için yeterlidir: Namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime-i şahadet getirmek; hepsi farz sevgili kardeşlerim! Namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime-i şahadet getirmek; gerçekten hepsi farz. Ama kişiyi İslâm yapabilir mi? Yapamaz sevgili kardeşlerim.
Bir insanın İslâm olması demek, teslim olması demek. Teslim “ruhun teslimi, fizik bedenin teslimi, nefsin teslimi ve iradesinin teslimi” olarak 4 ayrı teslim içeriyor. Bunlardan ruhun teslimi, daimî zikirden evvel gerçekleşir. Ama nefsin teslimi ve iradenin teslimi daimî zikirle mümkündür.
Sevgili kardeşlerim! Bütün insanlar için Allahû Tealâ yolları tamamen açmış. Ne istiyor insanlardan? İnsanlardan Allahû Tealâ mutlu olmalarını istiyor. Huzur içinde bir dünya hayatı geçirmelerini istiyor. Allah'ın dîn adı verilen sistemi ortaya koyması bu maksada yöneliktir. Allah istiyor ki; herkes mutlu olsun, herkes huzur içinde yaşasın. Bütün insanlar mutluluğu yaşayarak dînin ne kadar büyük zevkleri olduğunu hissetsinler istiyor.
Gerçekten sevgili kardeşlerim, dîni yaşamak bir zevktir. Zikir seviyesi yükseldikçe, bu zevk giderek artar. Dünyadaki en mutlu insanlar ruhlarını da vechlerini de yani fizik bedenlerini de nefslerini de iradelerini de Allah'a teslim eden daimî zikrin sahipleridir. Hepinizin bu hedeflere ulaşması için dua ediyoruz inşaallah. Evet sualler…
Dünyadaki en mutlu insanlar, iradelerini de Allah'a teslim eden daimî zikrin sahipleridir. Onlar ruhlarını da Allah'a teslim etmişlerdir. Fizik bedenlerini de Allah'a teslim etmişlerdir. Nefslerini de Allah'a teslim etmişlerdir ki; nefslerini teslim ettikleri yerde artık daimî zikir söz konusudur. Sonra iradenin teslimi ona ilâve olarak gelen bir sonuçtur. Allahû Tealâ dînimize bu sebebe dayalı olarak teslim dîni adını vermiş. İslâm dîni demek teslim olanların dîni demek. Kim Allah'a ruhunu, vechini, nefsini ve iradesini teslim etmek konusunda bir gayretin sahibiyse bu kişi İslâm’dır. Ama bugünkü tatbikata baktığımız zaman, hocalarımızın hiç böyle düşünmediğini görüyoruz. Onlara göre İslâm’ın 5 şartı bu konu için yeterlidir: Namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime-i şahadet getirmek; hepsi farz sevgili kardeşlerim! Namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime-i şahadet getirmek; gerçekten hepsi farz. Ama kişiyi İslâm yapabilir mi? Yapamaz sevgili kardeşlerim.
Bir insanın İslâm olması demek, teslim olması demek. Teslim “ruhun teslimi, fizik bedenin teslimi, nefsin teslimi ve iradesinin teslimi” olarak 4 ayrı teslim içeriyor. Bunlardan ruhun teslimi, daimî zikirden evvel gerçekleşir. Ama nefsin teslimi ve iradenin teslimi daimî zikirle mümkündür.
Sevgili kardeşlerim! Bütün insanlar için Allahû Tealâ yolları tamamen açmış. Ne istiyor insanlardan? İnsanlardan Allahû Tealâ mutlu olmalarını istiyor. Huzur içinde bir dünya hayatı geçirmelerini istiyor. Allah'ın dîn adı verilen sistemi ortaya koyması bu maksada yöneliktir. Allah istiyor ki; herkes mutlu olsun, herkes huzur içinde yaşasın. Bütün insanlar mutluluğu yaşayarak dînin ne kadar büyük zevkleri olduğunu hissetsinler istiyor.
Gerçekten sevgili kardeşlerim, dîni yaşamak bir zevktir. Zikir seviyesi yükseldikçe, bu zevk giderek artar. Dünyadaki en mutlu insanlar ruhlarını da vechlerini de yani fizik bedenlerini de nefslerini de iradelerini de Allah'a teslim eden daimî zikrin sahipleridir. Hepinizin bu hedeflere ulaşması için dua ediyoruz inşaallah. Evet sualler…
Benzer konular
