Enfal Suresinin 24. âyet-i kerimesindeki hayat veren şeylerin neler olduğunu bizlere açıklar mısınız?

Anasayfa » Ana Sayfa » Resûl ve Nebî » Enfal Suresinin 24. âyet-i kerimesindeki hayat veren şeylerin neler olduğunu bizlere açıklar mısınız?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Enfal Suresinin 24. âyet-i kerimesindeki hayat veren şeylerin neler olduğunu bizlere açıklar mısınız?

8/ENFÂL-24: Yâ eyyuhâllezîne âmenûstecîbû lillâhi ve lir resûli izâ deâkum limâ yuhyîkûm, va'lemû ennallâhe yehûlu beynel mer'i ve kalbihî ve ennehû ileyhi tuhşerûn (tuhşerûne).
Ey âmenû olanlar (Allah’a ulaşmayı dileyenler), Allah ve Resûl’ü sizi, size hayat verecek şeylere davet ettiği zaman (davete) icabet edin! Ve Allah’ın kişi ile kalbi arasına girdiğini ve muhakkak sizin O’na haşrolunacağınızı bilin! (Hepinizin ruhu Allah’ta toplanacak ve Allah, ruhlarınıza meab olacak.)


yâ eyyuhellezîne âmenûstecîbû lillâhi ve lir resûli: Ey âmenû olanlar, Allah ve Allah’ın Resûl’üne isticap edin  (davete icabet edin).
izâ deâkum: Sizi davet ettikleri zaman.
limâ yuhyîkûm: (li: İçin, mâ: Şeyler) yuhyîkûm: Size hayat verecek şeylere sizi davet ettikleri zaman, Onların davetine (Allah’ın ve Resûl’ünün davetine) icabet edin.
va'lemû ennallâhe yehûlu beynel mer'i ve kalbihî: Bilin ki, muhakkak ki Allah kişinin kalbi ile Kendisi arasına, kişi ile Kendisi arasına girer.
ve ennehû ileyhi tuhşerûn (tuhşerûne): Hepinizin ruhu Allah’ta toplanacak ve O’na haşrolunacağınızı, muhakkak ki O’na haşrolunacağınızı bilin.

Bütün insanların ruhları Allah’a ulaşacak.

“Hayat veren şeylerin neler olduğunu açıklar mısınız?” diyor.

Allahû Tealâ buyuruyor ki:

6/EN'ÂM-36: İnnemâ yestecîbullezîne yesmeûn(yesmeûne), vel mevtâ yeb’asuhumullâhu summe ileyhi yurceûn(yurceûne).
(Davete) ancak işitenler icabet eder. Ve Allah, ölüleri (ölü olan sem’î isimli işitme hassasını, ölü olan fuad isimli idrak hassasını, ölü olan basar isimli görme hassasını) diriltir. Sonra O'na döndürülürler. (Hayatta iken ruhu mürşid eliyle Allah’a döndürülür.)


“Habibim, Sen o kalpleri kapalı olanlara idrak ettiremezsin. Kulakları tıkalı olanlara işittiremezsin. Onlar, mezardaki ölüler gibidirler. Sen körleri, görür hale de getiremezsin.”

Öyleyse En’âm Suresinin 36. âyet-i kerimesinde Allahû Tealâ söylediği bu şey, kör, sağır ve dilsiz olan insanlar.

Kim bu insanlar? Sadece bir tek sebeple böyleler; Allah’a ulaşmayı dilememişler. Eğer dilerlerse ne olacak? Dilerlerse, Enfâl Suresinin 29. âyet-i kerimesine göre Allahû Tealâ onların görme hassalarındaki gışaveti alacak, gözlerinin önündeki hicab-ı mestureyi alacak ve kişiler ölüyken, kör oldukları için ölüyken görmeye başlayacaklar, görme açısından dirilecekler. Allahû Tealâ onların kulaklarındaki vakrayı alacak, işitme hassalarındaki mührü açacak. Bu insanlar ölüydüler işitemeyenler olarak, şimdi işitmeye başlayacaklar. Sonra Allahû Tealâ onların kalplerinin mührünü açacak, kalplerindeki ekinneti dışarı alacak ve kalplerine ihbat koyacak ve insanlar idrak etmeye başlayacaklar. Körken, sağırken ve idraksizken ki, bu dilsiz olmayı da ifade eder, onlar ölüydüler.

8/ENFÂL-29: Yâ eyyuhâllezîne âmenû in tettekullâhe yec’al lekum furkânen ve yukeffir ankum seyyiâtikum ve yagfir lekum, vallâhu zul fadlil azîm(azîmi).
Ey âmenû olanlar! Allah’a karşı takva sahibi olursanız sizi furkan (hak ve bâtılı ayırma özelliği) sahibi kılar! Ve sizden (sizin) günahlarınızı örter ve size mağfiret eder (günahlarınızı sevaba çevirir). Ve Allah, büyük fazl sahibidir.


Enfâl Suresinin 29. âyet-i kerimesine göre ne yaptı Allahû Tealâ onlara? Yardım etti. Allah’a ulaşmayı diledikleri için onlara Allahû Tealâ furkanlar verdi ve bunları verirken onların günahlarını da örttü. Ama furkanlar verdiği için o görmeyen, işitmeyen, idrak etmeyen insanlar ölüydüler ama görerek, işiterek ve idrak ederek âmenû oldular. İşte bunlar insana hayat verecek şeyler.

Ne diyor resûl? “Allah’a ulaşmayı dileyin.” diyor. Bu size hayat verecek olan şeydir. Çünkü kim Allah’a ulaşmayı dilerse, derhal o kişinin Allah görmesini, işitmesini ve idrak etmesini temin eder. Yeter mi? Yetmez. Ona verdiği derecelerle onu cennet ehli kılar. Daha ötede mürşidine ulaştıracak. Bir de o affettiği günahlarını sevaba da çevirecektir. Hayat veren şeyler gözlerin, kulakların, kalbin, idrakin açılması. Ölü olan kişinin böylece hayata geçirilmesi.

Benzer konular