"Ahzab 73’de müşriklerin ve münafıkların tövbesini kabul etmeyiz." diyor Allahû Tealâ. Allah'a ulaşmayı dilemeyenleri Rûm 31 ve 32’ye göre Allah müşrik olarak kabul ettiğine göre, Allah'a ulaşmayı dilemeden Allah bu insanların tövbelerini, Bakara 186’da bahsedilen mü’min olmadıkça dualarını kabul etmediği gibi kabul etmiyor diyebilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Mü'min » "Ahzab 73’de müşriklerin ve münafıkların tövbesini kabul etmeyiz." diyor Allahû Tealâ. Allah'a ulaşmayı dilemeyenleri Rûm 31 ve 32’ye göre Allah müşrik olarak kabul ettiğine göre, Allah'a ulaşmayı dilemeden Allah bu insanların tövbelerini, Bakara 186’da bahsedilen mü’min olmadıkça dualarını kabul etmediği gibi kabul etmiyor diyebilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

"Ahzab 73’de müşriklerin ve münafıkların tövbesini kabul etmeyiz." diyor Allahû Tealâ. Allah'a ulaşmayı dilemeyenleri Rûm 31 ve 32’ye göre Allah müşrik olarak kabul ettiğine göre, Allah'a ulaşmayı dilemeden Allah bu insanların tövbelerini, Bakara 186’da bahsedilen mü’min olmadıkça dualarını kabul etmediği gibi kabul etmiyor diyebilir miyiz?

"Ahzab Suresi 73’de müşriklerin ve münafıkların tövbesini kabul etmeyiz." diyor Allahû Tealâ (müşriklerin ve münafıkların). Allah'a ulaşmayı dilemeyenleri Rûm Suresi 31 ve 32’ye göre Allah müşrik olarak kabul ettiğine göre, Allah'a ulaşmayı dilemeden Allah bu insanların tövbelerini, Bakara Suresi 186’da bahsedilen mü’min olmadıkça (âmenû olmadıkça) dualarını kabul etmediği gibi kabul etmiyor diyebilir miyiz?" diyor kardeşimiz.
 
Evet, diyebiliriz. Şimdi Allahû Tealâ’nın duaları ne zaman kabul edeceği dizaynı var, duaların kabul edilmesi. Öyleyse burada bir muhteva var sevgili kardeşlerim. Duaların kabulüyla alâkalı âyetler; Ahzab-73, Rum-31 ve Rum-32, Bakara-186. Şimdi bunların neticesine bakacağız. Ahzab-73’de buyuruyor:

33/AHZÂB-73: Li yuazziballâhul munâfikîne vel munâfikâti vel muşrikîne vel muşrikâti ve yetûballâhu alâl mu’minîne vel mu’minât(mu’minâti), ve kânallâhu gafûran rahîmâ(rahîmen).
(Bu), Allah’ın münafık erkekleri ve münafık kadınları, müşrik erkekleri ve müşrik kadınları azaplandırması ve mü’min erkeklerin ve mü’min kadınların tövbelerini kabul etmesi içindir. Allah Gafûr’dur (mağfiret eden, günahları sevaba çeviren), Rahîm’dir (Rahîm esması ile tecelli eden).


"Allah’ın münafık erkekleri ve münafık kadınları, müşrik erkekleri ve müşrik kadınları azaplandırması ve mü’min erkeklerin ve mü’min kadınların tövbelerini kabul etmesi içindir." Yani münafık erkeklerin ve münafık kadınların azap görmesi sözkonusu. Ama mü’min kadınların ve mü’min erkeklerin tövbelerini kabul etmesi. Şimdi Allah, Gafûr’dur (mağfiret edendir, günahları sevaba çevirendir), Rahîm’dir (Rahîm esması ile tecelli edendir).

Burada Ahzab Suresinin 73. âyet-i kerimesinde mü’min olunan yere dikkatle bakın. Allah'a ulaşmayı dilediğiniz anda mü’minsiniz. Allah’a inanmanız sizi mü’min kılamaz. Allah’a inananlardan, Allah'a ulaşmayı dileyenler mü’mindir, dilemeyenler kâfir hüviyetindedir, dilemeyenler müşriktir. Münafıklar da müşriklerin arasındadır. Allah'a ulaşmayı dilemek ve dilememek insanları ikiye ayırır. Sadece 2 tane kesim vardır.

Allah'a ulaşmayı dileyen insanlar ve 7 tane safhada herşeylerini Allah’a teslim eden insanlar.
Allah'a ulaşmayı dilemeyen insanlar; mü’min olamayan, dalâlette kalan, küfürde kalan, cehenneme gidecek olan, hüsranda kalan, tagutun dostu olan, tagutun kulu olan insanlar.

Öyleyse “Allahû Tealâ gâfurdur." diyor. Mağfiret edendir. Ne zaman geçiyor bu mağfiret müessesesi; ne zaman Allah'a ulaşmayı dileyen kişi 14. basamağa ulaşıp mürşidine tâbî olursa, Allah onun günahlarını mağfiret eder. Yani günahlarını sevaba çevirir. Ondan evvel ne yapıyor? Allah'a ulaşmayı dilediği an günahlarını örtüyor ki, o kişiyi cennete ulaştırsın. Rûm-31’e bakıyoruz:

30/RÛM-31: Munîbîne ileyhi vettekûhu ve ekîmûs salâte ve lâ tekûnû minel muşrikîn(muşrikîne).
O’na (Allah’a) yönelin (Allah’a ulaşmayı dileyin) ve O'na karşı takva sahibi olun. Ve namazı ikame edin (namaz kılın). Ve (böylece) müşriklerden olmayın.


"Allah’a  (O’na) yönelin yani O’na (Allah’a) ulaşmayı dileyin ve takva sahibi olun. Ve O’na karşı (Allah’a karşı)  takva sahibi olun. Ve namazı ikame edin (namaz kılın). Ve (böylece) müşriklerden olmayın."

Rûm-32:

30/RÛM-32: Minellezîne ferrakû dînehum ve kânû şiyean, kullu hızbin bimâ ledeyhim ferihûn(ferihûne).
(O müşriklerden olmayın ki) onlar, dînlerinde fırkalara ayrıldılar ve grup grup oldular. Bütün gruplar, kendilerinde olanla ferahlanırlar.


minellezîne ferrakû dînehum ve kânû şiyeâ (şiyean): O müşriklerden olmayın ki onlar, dînlerinde fırkalara ayrılmışlardır ve grup grup (hizip hizip) olmuşlardır. Hizipler oluşturmuşlardır.
kullu hızbin bimâ ledeyhim ferihûn (ferihûne): Herbir hizip, kendi elindekiyle ferahlanır. İşte onlar müşriklerdir.
Kim bunlar? Allah'a ulaşmayı dilemeyenler.

Bakara-186:

2/BAKARA-186: Ve izâ seeleke ıbâdî annî fe innî karîb(karîbun) ucîbu da’veted dâi izâ deâni, felyestecîbû lî velyu’minû bî leallehum yerşudûn(yerşudûne).
Ve kullarım sana, Benden sorduğu zaman, muhakkak ki Ben, (onlara) yakınım. Bana dua edilince, dua edenin duasına (davetine) icabet ederim. O halde onlar da Bana (Benim davetime) icabet etsinler ve Bana âmenû olsunlar (Bana ulaşmayı dilesinler). Umulur ki böylece onlar irşada ulaşırlar (irşad olurlar).


ve izâ seeleke ıbâdî annî fe innî karîb (karîbun): Eğer kullarım Beni senden sual ederlerse, o zaman onlara de ki, Ben, onlara yakınım.
ucîbu da’veted dâi izâ deâni: Bana dua edenin davetine icabet ederim.
fel yestecîbû li: Ama eğer onlar Benim davetime icabet ederlerse.
vel yu’minû bî: Ve bu davetin gereği olarak âmenû olurlarsa (Allah'a ulaşmayı dilerlerse).
leallehum yerşudûn (yerşudûne): Umulur ki onlar hidayete (rüşde) ererler. İrşada ulaşırlar.

Öyleyse buradaki durum “Dua edildiği zaman duaya icabet ederim ama onlar da Bana (Allah’a) ulaşmayı dileyip de davete icabet ederim." diyor.

Öyleyse Allah'a ulaşmayı dilemeyen bir insanın mü’min olmadığı için duasına icabet edilmez. Allahû Tealâ “Mü’minlerin duasına icabet ederim." diyor.

Kimdir mü’minler? Âmenû olanlar. 7 safhada mü’min olma müessesesi.

* Âmenû olmak 1. safha.
* Mürşide ulaşmak 2.safha.
* Ruhu Allah’a ulaştırmak 3. safha.
* Fizik vücudu, nefsi teslim etmek 4., 5. safhalar.
* İrşada ulaşmak 6. safha.
* İradeyi Allah’a teslim etmek 7. safha.

7 safhada bir, daha üst daha üst mü’min olma müessesesi var. Ve mü’min olmak, Allah'a ulaşmayı dilemezse hiç kimseye nasip olmaz.

Benzer konular