Osmanlı’yı yıkmak isteyenlerin bir sözü var: “Osmanlı’nın elinden Kur’ân’ı ve dilinden zikri almadıkça biz Osmanlı’yı yıkamayız.” demişler. İnşaallah bu sözü sormuşlar., açıklayabilir misiniz?
Osmanlı’yı yıkmak isteyenlerin bir sözü var: “Osmanlı’nın elinden Kur’ân’ı ve dilinden zikri almadıkça biz Osmanlı’yı yıkamayız.” demişler. İnşaallah bu sözü sormuşlar., açıklayabilir misiniz?
Sevgili kardeşlerim! Konunun en büyük faktörü zikirdir. “Allah” kelimesinin “Allah, Allah, Allah, Allah, Allah” diye sesle veya gene “Allah” kelimesinin “Allah, Allah, Allah, Allah” diye sessiz ve 3.’sü; dili de kımıldatmadan “Allah, Allah, Allah, Allah, Allah” diye kalpten bir konuşmayla Allahû Tealâ’nın zikrini yapmak… 3’ü de zikirdir. Ama bunların en önemlisi, Allah ile tam bir ahenk içinde her an Allah’ı düşünerek kalp zikri yapmaktır.
Sevgili kardeşlerim! Öyle bir hâl alır ki bu zaman geçtikçe, artık kişi bunun için gayret sarf etmez. Vücudu otomatik olarak bunu gerçekleştirecektir. Ve iç dünyasında “Allah” kelimesi o uyuyana kadar yankılanacaktır. Uyandığı anda da aynı ses gene devam edecektir. Aslında uyuduğu esnada da devam etmektedir. Ama kişinin onu idrâk etmesi mümkün değildir.
Öyleyse sevgili kardeşlerim! Biz Allah'a ne kadar lâyıksak, Allahû Tealâ’dan o kadar mükâfat alabiliriz. Kim mutlu olmak, daha çok mutlu olmak, daha çok mutlu olmak istiyorsa zikrini arttırsın. En çok mutlu olmak isteyenlerse daimî zikre mutlaka ulaşmak mecburiyetindeler.
Allah razı olsun.
