Günümüzde kendini irşad heyeti olarak ifade eden ve bir kısım makamları da işgal etmiş olarak kendilerini sünneti seniyyenin sahipleri olarak ifade eden ve insanları, “İnsan ruhunun ölmeden önce Allah’a ulaşması diye bir şey yoktur.” diyerek adeta Kur'ân-ı Kerim'e cephe almış olan bu insanların bizleri de fitne çıkaran taraf olarak ifade etmeye çalışmaları konusunda ne buyurursunuz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Dalâlet » Günümüzde kendini irşad heyeti olarak ifade eden ve bir kısım makamları da işgal etmiş olarak kendilerini sünneti seniyyenin sahipleri olarak ifade eden ve insanları, “İnsan ruhunun ölmeden önce Allah’a ulaşması diye bir şey yoktur.” diyerek adeta Kur'ân-ı Kerim'e cephe almış olan bu insanların bizleri de fitne çıkaran taraf olarak ifade etmeye çalışmaları konusunda ne buyurursunuz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Günümüzde kendini irşad heyeti olarak ifade eden ve bir kısım makamları da işgal etmiş olarak kendilerini sünneti seniyyenin sahipleri olarak ifade eden ve insanları, “İnsan ruhunun ölmeden önce Allah’a ulaşması diye bir şey yoktur.” diyerek adeta Kur'ân-ı Kerim'e cephe almış olan bu insanların bizleri de fitne çıkaran taraf olarak ifade etmeye çalışmaları konusunda ne buyurursunuz?

Sevgili kardeşlerim, ilim cahillerin de elinde kalmıştır. Bunun sebebi Kur’ân’ın unutulmasıdır.  Kur’ân unutulmuştur ve insanlar Kur’ân’ın dışında bir takım insanların yazdığı kitaplarda yer alan konuları, Allah'ın emirleriymiş gibi insanlara öğretiyorlar. Hâlbuki öğretinin temelini Kur’ân teşkil eder. Hangi konu Kur’ân’a ters düşüyorsa, orada Allah o kişinin yardımcısı olmaz. Öğretim konusu Kur’ân’a ters düştüğü yerde, o bir öğretim olmaz. O cennete çağıran bir öğreti olmaz, ateşe çağıran bir öğreti olur. Öyleyse ikisi arasında büyük farklılık olduğunu tebarüz ettirmek istiyoruz.

Şimdi Allahû Tealâ 7 safhasından bahsediyor Kur'ân-ı Kerim'in, 28 basamakta 7 safha. Bu din öğretenlerin bundan hiç birinden haberi yok. 7 safhanın hiç birinden haberi yok. Kur’ân’da ki kurtuluş standartlarını bu insanlar hiç bilmiyorlar. Bilmemeleri gayet tabi, çünkü onlara Kur’ân öğretilmedi. Haklılar mı? Haklılar.

Ama kendilerine hakikatler söylendiği zaman, onu kabul edecekleri yerde ne yapmaları lazımdı? İncelemeleri lazımdı, gerçek olabilir mi diye söylenenler. Bu söyledikleri bizim öğrendiğimize uymuyor. Öyleyse bunu tahkik edelim diye pek az insan var. Geri kalanlar tahkik etmeden sadece reddediyorlar. Cehaletleri anlaşılmasın diye halkı devamlı tahrik ediyorlar.

Ne kadar garip şeyler oluyor sevgili kardeşlerim. İnsanlar hem Allah’a ulaşmayı dilemiyorlar. Hem de Allah’a ulaşmayı dileyenleri ve onlara da mutlaka Allah’a ulaşmayı dilemesiniz diyenleri kınıyorlar. Allah’a ulaşmayı dilemek diye bir kavramdan haberleri yok. Allah’a ulaşmayı dilemezlerse:

• Dalâlette olduklarını
• Küfürde olduklarını
• Hüsranda olduklarını
• Fısk’ta olduklarını
• Gidecekleri yerin cehennem olduğunu inkâr ediyorlar.

İyi de onların inkârları bir şey ifade etmiyor. Çünkü Kur’ân bizim söylediğimizi söylüyor.

Benzer konular