"Hidayet doğru yoldur" diyorlar. Hidayet nedir? Nasıl ulaşılır?

Anasayfa » Ana Sayfa » Hidayet » "Hidayet doğru yoldur" diyorlar. Hidayet nedir? Nasıl ulaşılır?
share on facebook  tweet  share on google  print  

"Hidayet doğru yoldur" diyorlar. Hidayet nedir? Nasıl ulaşılır?

Ne güzel sualler, sevgili kardeşlerim! Bu tarz sualleri çok beğeniyorum. Çünkü gerçekten birbirine karışabilir gibi görünüyor. Allahû Tealâ’ya bir insanın müracatı: “Yarabbi! Ben de ruhumu Sana ulaştırmak istiyorum. Ne olur, benim de ruhumu Sana ulaştır.” diye Allah’tan boy abdesti aldıktan sonra, hacet namazı kıldıktan sonra kişinin bunu yapması Allah’ın mutlaka yardımını gerektirir. Allahû Tealâ boy abdesti alıp da hacet namazı kılıp da Kendisine: “Yarabbi! Benim de ruhumu Kendine ulaştır.” diyen bir kişinin 7-8 aylık bir ömrü varsa, Allah’ın onu Kendisine ulaştırmaması mümkün değildir. Mutlaka Allahû Tealâ sözünü yerine getirir. Peki bunu neye dayalı olarak söylüyoruz? Çünkü diyor ki:
 
42/ŞÛRÂ-13: Şeraa lekum mined dîni mâ vassâ bihî nûhan vellezî evhaynâ ileyke ve mâ vassaynâ bihî ibrâhîme ve mûsâ ve îsâ, en ekîmûd dîne ve lâ teteferrakû fîhi, kebure alâl muşrikîne mâ ted’ûhum ileyhi, allâhu yectebî ileyhi men yeşâu ve yehdî ileyhi men yunîb(yunîbu).
(Allah) dînde, onunla Hz. Nuh’a vasiyet ettiği (farz kıldığı) şeyi (şeriati); “Dîni ikame edin (ayakta, hayatta tutun) ve onda (dînde) fırkalara ayrılmayın.” diye Hz. İbrâhîm’e, Hz. Musa’ya ve Hz. İsa’ya vasiyet ettiğimiz şeyi Sana da vahyederek, size de şeriat kıldı. Senin onları, kendisine çağırdığın şey (Allah’a ulaşmayı dileme) müşriklere zor geldi. Allah, dilediğini Kendisine seçer ve O’na yöneleni, Kendisine ulaştırır (ruhunu hayatta iken Kendisine ulaştırır).


“Kim Bana ulaşmayı dilerse ben onu Kendime ulaştırırım.” diyor.

Allah için önemli şey, bizim O’na ulaşmayı dilemiş olmamız. Dilemişsek yardım etmeye hazır. Ama bir kişinin; “Yarabbi! Ben de Sana ulaşmayı diliyorum. Beni de Kendine ulaştır.” gibi aslında böyle bir talebi olmaksızın sözle, lafla Allahû Tealâ’dan (böyle bir) talepte bulunması Allah’ı böyle bir istikamette hedefine yürütmez. Allah bir insanın sözüne değil, sevgili kardeşlerim, buraya bakar; kalbine bakar. O kişi kalbinden böyle bir talepte bulunmuşsa, o kişinin 7-8 aylık bir ömrü varsa Allahû Tealâ’nın bunu gerçekleştirmemesi mümkün değildir. Aksi söz konusuysa o zaman da gerçekleştirmek istikametinde Allah’ın yardımı olmaz.

Sevgili kardeşlerim! Allah'a ulaşmayı dileyen kişi mutlaka Allah’tan; “Yarabbi! Benim de ruhumu Sana ulaştır. Ben de ruhumu Sana ulaştırmak istiyorum.” demesi mutlak gereklidir. Ama yetmez. Öyle bir insanın bu hedefine ulaşması için mürşidini Allah’tan sorması, Allah’ın kendisine mürşidini göstermesi, ondan sonra o mürşide tâbî olarak o kişinin ruhunun vücudundan ayrılmasını temin etmesi gerekir. Başka bir yolu yok.

Mutlaka herkes Allah’tan soracak: “Benim mürşidim kim?” Mürşidini öğrenecek. Mürşidine gidip tâbî olacak, mürşidi nerede olursa olsun. Tâbiiyetiyle beraber ruhu vücudundan ayrılacak ve Allah’a doğru yola çıkacak ve 7-8 aylık bir devrede o ruh mutlaka 7 tane gök katını aşacak. 7. katta 7 tane âlem geçecek soldan sağa doğru, 7. âlemden de dikey bir yolculukla Sidretül Münteha’ya ulaşacak. Oradan Allah’ın Zat’ına ulaşacak, Allah’a erecek. İşte o kişi ermiş evliyadır. Ruhunu bu dünya hayatını yaşarken Allah’a ulaştırmayı, Allah ona nasip etmiştir.

Allah razı olsun.

Benzer konular