Kuran'da geçen "bilen kavim" kavramıyla Allahû Tealâ ne demek istiyor?

Anasayfa » Ana Sayfa » Takva » Kuran'da geçen "bilen kavim" kavramıyla Allahû Tealâ ne demek istiyor?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Kuran'da geçen "bilen kavim" kavramıyla Allahû Tealâ ne demek istiyor?

ilen kavim, bu hakikatleri bilen kavim. Şimdi düşünün sevgili kardeşlerim! Koskoca bir İslâm âlemi milyonlarca insandan oluşuyor. Temel bilgisi; namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek ve kelime-i şahadet getirmek. Diyorlar ki: “İslâm’ın 5 tane şartı vardır. Namaz kılacaksın, oruç tutacaksın, zekât vereceksin, hacca gideceksin, kelime-i şahadet getireceksin.” O kişi de soruyor: “Ben şimdi bunları gerçekleştirirsem gerçekten Allah’ın cennetine girer miyim?” Onlar da diyorlar ki: “Girersin.”
 
Sevgili kardeşlerim! Şimdi böyle bir dizaynın size söylendiğini düşünelim, o kişiler tarafından. Allahû Tealâ Kur'ân-ı Kerim’e şartları koymuş:

1. kat cennete, Allah’a ruhunu hayattayken ulaştırmayı dileyip de 2.’sine gelemeden ölenler ulaşır. 2.kat cennet: O kişinin mürşidini mutlaka Allah’tan sorması söz konusudur. Sormaması mümkün değildir. Kim Allah'a ulaşmayı dilerse, Allah ona mutlaka mürşid sevgisi verecektir ve onu mutlaka hacet namazını kılıp Allah’tan sormaya, Allah ulaştıracaktır. Kişinin bunu sorması temel şarttır. Ve böylece içine Allahû Tealâ tarafından Allah’tan sorma talebi yerleştirilen o kişi, mutlaka Allah’tan mürşidini soracaktır. Allahû Tealâ da ona en uygun olan mürşidi, o kişiye mutlaka hacet namazı kıldığında bildirecektir. Hacet namazı boy abdesti almadan kılınamaz. Mutlaka boy abdesti alacak kişi, hacet namazını kılarak Allah’tan mürşidini soracaktır. Allahû Tealâ mutlaka ona mürşidini gösterir. Bu mürşide ulaşıp da tâbî olsa kişi ve hedefine ulaşamadan ölse, yine 2. kat cennetin sahibidir.

Eğer yaşarsa, 7-8 aylık bir ömrü varsa mutlaka bu kişi ruhunu Allah’a ulaştıracaktır. Ulaştırdıktan sonra ölse 3. kat cennetin sahibidir.

Allah'a ulaşmayı dilemek, mürşide tâbiiyet ve ruhun Allah’a ulaşması ilk 3 kat cenneti garanti eder. Ve Allahû Tealâ Kur'ân-ı Kerim’de buyuruyor ki:

42/ŞURA 13: Şerea lekum mined dîni mâ vassâ bihî nûhan vellezî evhaynâ ileyke ve mâ vassaynâ bihî ibrâhîme ve mûsâ ve îsâ, en ekîmûd dîne ve lâ teteferrekû fîh(fîhi), kebure alâl muşrikîne mâ ted’ûhum ileyh(ileyhi), allâhu yectebî ileyhi men yeşâu ve yehdî ileyhi men yunîb(yunîbu).

(Allah) dînde, onunla Hz. Nuh’a vasiyet ettiği (farz kıldığı) şeyi (şeriati); “Dîni ikame edin (ayakta, hayatta tutun) ve onda (dînde) fırkalara ayrılmayın.” diye Hz. İbrâhîm’e, Hz. Musa’ya ve Hz. İsa’ya vasiyet ettiğimiz şeyi Sana da vahyederek, size de şeriat kıldı. Senin onları, kendisine çağırdığın şey (Allah’a ulaşmayı dileme) müşriklere zor geldi. Allah, dilediğini Kendisine seçer ve O’na yöneleni, Kendisine ulaştırır (ruhunu hayatta iken Kendisine ulaştırır).


“Kim Bana ulaşmayı dilerse, Ben onu Kendime ulaştırırım.” Yani Allahû Tealâ’nın garantisi var, sevgili kardeşlerim!

Allah'a ulaşmayı dileyen kişiye Allahû Tealâ öyle bir yardım ediyor ki; o dileğini mutlaka yerine getiriyor. O kişinin bu noktadan itibaren 7-8 aylık bir ömrü varsa, Allahû Tealâ tâbiiyetten sonra o kişiyi, o kişinin ruhunu mutlaka Kendisine ulaştırıyor. O kişi, o zaman ermiş evliya oluyor ki; bütün ermiş evliyalar 3. kat cennetin sahibidir. 3. kat cennete ulaştıkları an…

Ama konu burada bitmiyor tabiî. Daha sonra fizik vücudun teslimine geliyor sıra, sonra nefsin teslimine geliyor, sonra muhlis olmaya, sonra iradenin Allah’a teslimine.

Sevgili kardeşlerim! 7 kat cennetin, her birinin sahipleri var. Şimdi kargaşasız bir şekilde söyleyelim:

1. kat cennete; Allah'a ulaşmayı dileyip de ölenler girer.
2. kat cennete; mürşidine tâbî olup da ölenler girer.
3. kat cennete; ruhunu Allah’a ulaştırıp da ölenler girer.
4. kat cennete; fizik bedenlerini Allah’a teslim edenler girer.
5. kat cennete; nefslerini teslim edenler girer.
6. kat cennete; muhlisler girer.
7. kat cennete de; iradesini Allah’a teslim edenler girer.

Öyleyse sevgili kardeşlerim! Allahû Tealâ bir bütün koyuyor her seferinde önümüze. 7’li bir sistem bütün Kur'ân-ı Kerim’e hâkimdir. 7 kat gökler; yerleri de incelediğimiz zaman, onun da 7 kat olduğunu görüyoruz. Yeter mi? Yetmez. Denizleri incelediğimiz zaman, denizlerin de 7 kat olduğunu görüyoruz. Demek ki Allahû Tealâ Kur'ân-ı Kerim’e 7’li sistemi boşuna koymamış.

Allah razı olsun.

Benzer konular