Tahrim 8’de belirtilen ve talep edilen nurlar ile bu nurların fonksiyonu hakkında bilgi verir misiniz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Salâh Makamı (4. teslim: irade teslimi) » Tahrim 8’de belirtilen ve talep edilen nurlar ile bu nurların fonksiyonu hakkında bilgi verir misiniz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Tahrim 8’de belirtilen ve talep edilen nurlar ile bu nurların fonksiyonu hakkında bilgi verir misiniz?

Tahrim 8:

66/TAHRÎM-8: Yâ eyyuhâllezîne âmenû tûbû ilâllâhi tevbeten nasûhan, asâ rabbukum en yukeffira ankum seyyiâtikum ve yudhilekum cennâtin tecrî min tahtihâl enhâru, yevme lâ yuhzîllâhun nebiyye vellezîne âmenû meahu, nûruhum yes'â beyne eydîhim ve bi eymânihim yekûlûne rabbenâ etmim lenâ nûranâ vagfir lenâ, inneke alâ kulli şey'in kadîr(kadîrun).
Ey âmenû olanlar (Allah’a ulaşmayı dileyenler)! Allah’a Nasuh Tövbesi ile tövbe edin! Umulur ki Rabbiniz, sizin günahlarınızı örter ve sizi altından nehirler akan cennetlere koyar. O gün Allah, nebîleri ve O’nunla beraber olanları mahzun etmez. Onların nurları, önlerinde ve sağlarında koşar. “Rabbimiz, bizim nurumuzu tamamla ve bize mağfiret et (günahlarımızı sevaba çevir). Muhakkak ki Sen, herşeye kaadirsin.” derler.


yâ eyyuhâllezîne âmenû tûbû ilâllâhi tevbeten nasûhâ(nasûhan): Ey âmenû olanlar! Allah’a Nasuh Tövbesi ile tövbe edin

Burada kaçıncı âmenû oluş? 5. âmenû oluş var. Ve Tövbe-i Nasuh'la tövbe ettikleri zaman 6. defa âmenû olacaklar.

asâ rabbukum en yukeffire ankum seyyiâtikum: Böylece Rabbiniz, sizin günahlarınızı örtsün.
ve yudhilekum cennâtin tecrî min tahtihâl enhâru: Ve sizi altından nehirler akan cennetlere koysun.

Dikkat edin! Burada Allahû Tealâ cennetler diyor. Yani buradaki cennetlerin hem 6. kat olması söz konusu. Hem de 5. kat cennet olması söz konusu.
 
yevme lâ yuhzîllâhun nebiyye vellezîne âmenû meahu: O gün Allah, nebîlerini ve onlarla beraber olan âmenû olanları mahzun etmeyecektir.
nûruhum yes'â beyne eydîhim ve bi eymânihim: Onlar nurları, önlerinde ve sağlarında olarak yürürler.
yekûlûne: Derler ki.
rabbenâ etmim lenâ nûrenâ:  Yarabbi, bizim nurumuzu tamamla.
vagfir lenâ: Bize mağfiret et yani günahlarımızı sevaba çevir.
inneke alâ kulli şey'in kadîr(kadîrun): Muhakkak ki Sen, herşeye kaadirsin.

Buradaki ifadeye dikkat edin! Günahlarımızı ört ifadesi değil. “Günahlarımızı sevaba çevir” ifadesi var. Talep günahların sevaba çevrilmesi ifadesi. Ve belli ki ondan evvel Allahû Tealâ yukardaki dizayn içersinde onların seyyiatlerini örtmüş.

"en yukeffire ankum seyyiâtikum." diyor.

Kim Nasuh Tövbesi ile tövbe ederse Allah onların günahlarını örtüyor. Örttükten sonra Allah onlara salâh nurunu veriyor. Ve onlar başlarının üzerindeki salâh nuruyla, omuzlarının üzerindeki salâh nuruyla ve başlarının üzerindeki devrin imamının ruhunun başının üzerindeki gene salâh nuruyla 2 tane nurla gidiyorlar. Günahları örtülmüş. Başlarının üzerine salâh nuru oluşmuş. Ve diyorlar ki: “Ya Rabbi, bizim nurumuzu tamamla, bizim günahlarımızı mağfiret eyle. Sevaba çevir.” Ondan sonra Allahû Tealâ onların günahlarını sevaba çeviriyor. Bu sebeple sıra evvelâ Tövbe-i Nasuh. Ondan sonra günahların örtülmesi. Ondan sonra Allahû Tealâ’nın salâh nuru vermesi. Ve salâh nuru alan kişilerin Allah’tan nurların tamamlanmasını ve Allah’tan kendilerini mağfiret edinmelerini dilemeleri.
 
Allahû Tealâ onları mağfiret ettikten sonra Allah’a teslim kılıyor. Bu son teslimdir. İradenin teslimidir. İradenin tesliminden sonra bu kişi yeni bir veche kazanıyor. Ve bu vechede artık zikretmiyor. Tesbih ediyor. Ve o zaman Allahû Tealâ onların başlarının üzerine kendi ruhlarını, başlarında salâh nuru da olan kendi ruhlarını getiriyor. İşte bu nurun tamamlanmasıdır.

Öyleyse Tahrim Suresinin 8. âyet-i kerimesindeki son sıra son derece açık bir sıradır. Önce günahların örtülmesi. Ve bunun üzerine Allahû Tealâ’nın salâh nuru vermesi. Ve sadece başlarının üzerinde ruh varken, devrin imamının ruhu varken sağlarında da kendi salâh nurlarının oluşması ve bu noktadan sonra kişinin son kademeye ulaşıp, iradesini de Allahû Tealâ’ya teslim etmesi. Ve ondan sonra başının üzerine nuru alması. Evvelâ bu talepte bulunması. “Nurumuzu tamamla talebinde bulunması.” İradenin tesliminde Allahû Tealâ’nın son teslimi de gerçekleştirmesi.        

Tahrim 8’de gösterilen ve talep edilen nurlar ile bu nurların fonksiyonu hakkında bilgi verir misiniz?

Sırayı bir defa daha söylüyorum. Buradaki ifadenin dizaynı içersinde. Allahû Tealâ diyor ki: “Muhakkak ki Allah, onların günahlarını Tövbe-i Nasuh sırasında örtecektir." diyor. 1. olay Tövbe-i Nasuh. Ve hemen bu Tövbe-i Nasuh’un neticesi kişinin günahlarının örtülmesi. Ve ondan sonra onların günahlarının örtülmesinden sonra nurları da önlerinde ve sağlarında yürümeye başlamaları. Bunun manası o noktada Allahû Tealâ derhal devreye girmiş. Ve o kişinin başının üzerine salâh nurunu vermiş. Başının üzerinde zaten devrin imamının ruhu vardı. Onun için bu 2 nurdan bir tanesi mutlaka sağ tarafta oluyor. Bir tanesi üstte. Bir tanesi sağ tarafta. Öyleyse devrin imamının ruhu en üst seviye ruh olacağı için o mutlaka ortada ve üstte. Salâh nuru kişinin kendi nuru sağ tarafında. Ondan sonra Allahû Tealâ devam ediyor: “Bizim günahlarımıza mağfiret eyle ve nurumuzu tamamla” diye talepte bulunuyorlar. Günahların sevaba çevrildiği yer 1. nurun salâh nurunun gelmesinden sonraki nokta. Ondan sonra kişi iradesini Allah’a teslim ediyor. Teslimle birlikte yeni bir noktaya ulaşıyor kişi. Bu nokta onun başının üzerine kendi ruhunun gelmesi başının üzerinde salâh nuruyla. Her iki nur da bu kişinin kendisine ait nur. Onun için birisi sağda. Birisi solda olacaktır. Ama devrin imamının ruhu ortada ve en üstte olacaktır.

Allah razı olsun.

Benzer konular