Yûnus 45 ile Mu’minûn 102 ve 103. âyet-i kerimeleri arasında ilişki var mıdır?

Anasayfa » Ana Sayfa » Cennet - Cehennem » Yûnus 45 ile Mu’minûn 102 ve 103. âyet-i kerimeleri arasında ilişki var mıdır?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Yûnus 45 ile Mu’minûn 102 ve 103. âyet-i kerimeleri arasında ilişki var mıdır?

10/YÛNUS-45: Ve yevme yahşuruhum keen lem yelbesû illâ sâaten minen nehâri yeteârafûne beynehum, kad hasirallezîne kezzebû bi likâillâhi ve mâ kânû muhtedîn(muhtedîne).
Ve o gün (Allahû Tealâ), gündüzden bir saatten başka kalmamışlar (bir saat kalmışlar) gibi onları toplayacak (haşredecek). Birbirlerini tanıyacaklar (aralarında tanışacaklar). Allah’a mülâki olmayı (Allah’a ölmeden önce ulaşmayı) yalanlayanlar, hüsrandadır (nefslerini hüsrana düşürdüler). Ve hidayete eren kimseler olmadılar (ruhlarını ölmeden evvel Allah’a ulaştıramadılar).

23/MU'MİNÛN-102: Fe men sekulet mevâzînuhu fe ulâike humul muflihûn(muflihûne).
O zaman kimin mizanı (sevap tartıları) ağır gelirse işte onlar, felâha erenlerdir.


“O zaman kıyâmet günü kimin mizanı (sevap tartıları) ağır gelirse işte onlar, felâha erenlerdir, cennete girenlerdir.” Bu, Mu’minûn-102. “Kimin sevapları ağır gelirse onlar felâha erenlerdir, felâha erenlerin ise gideceği yer cennettir.”

23/MU'MİNÛN-103: Ve men haffet mevâzînuhu fe ulâikellezîne hasirû enfusehum fî cehenneme hâlidûn(hâlidûne).
Ve kimin mizanı (sevap tartıları) hafif gelirse, işte onlar, nefslerini hüsrana düşürenlerdir. Onlar, cehennemde ebediyyen kalacak olanlardır.


“Ve kimin mizanı (sevap tartıları) hafif gelirse onlar, nefsleri hüsrana uğratanlardır, nefslerini hüsrana düşürenlerdir. Onlar, cehennemde ebediyyen kalacak olanlardır.” diyor Allahû Tealâ.

Yûnus Suresinin 45. âyet-i kerimesi ile Mu’minûn 103. âyet-i kerimesi arasında bir illiyet rabıtası var. Allah’a ulaşmayı dilemeyenler hüsranda olanlar, onların gidecekleri yer cehennem. Ölçüsü; günahların sevaplardan fazla olması.
 
Bu âyetle, Yûnus Suresinin 7 ve 8. âyet-i kerimeleri arasında ilişki var mıdır?

Bunu zaten söylemiş olduk. Yûnus-7 ve 8 aynı şeyi çok net bir şekilde söylüyor. Allah’a ulaşmayı dilemeyenlerin Allah’ın âyetlerinden gâfil olduğu, Allah’ın âyetlerini bilmediği ve kazandıkları dereceler itibariyle gidecekleri yerin cehennem olduğu yani nefslerini hüsrana düşürenler olduğu ifade buyruluyor.

Sevgili öğrenciler, izleyenler, dinleyenler, sevgili kardeşlerim, can dostlarım, gönül dostlarım! İşaretler son derece açık, sadece iki tane alternatifimiz var. Ya Allah’a ulaşmayı dileyeceğiz mutlaka Allah’ın cennetine gireceğiz, hem de 5, 6 aylık bir hayatımız varsa mutlaka 3. kat cennetin sahibi olacağız, birinci alternatif veya Allah’a ulaşmayı dilemeyeceğiz o zaman bizi cehennemden kimse kurtaramaz. Gideceğimiz yer cehennem olur ve sevgili kardeşlerim şaşmamak mümkün mü? Bizi bu kadar çok seven Allah, bizlere diyorsa ki: “Sadece bir tek dilek ile bana müracaat edeceksiniz, Bana ulaşmayı dileyeceksiniz Ben, sizi mutlaka 3. kat cennetime ulaştıracağım, dünya saadetinin de yarısını size vereceğim, Bana dost kılacağım, bunların hepsini garanti ediyorum. Sadece siz, Bana ulaşmayı dileyeceksiniz. Bu kadar göreviniz.” Buna rağmen insanların %90’dan fazlası reddediyor Allah’ın uzattığı eli.

Sevgili kardeşlerim! Bu, Allah’a karşı saygısızlık değil mi? Bizi o kadar çok seviyor ki bir tek dilekle hepimizi evliya kılmaya, hepimizin ruhunu Kendisine ulaştırmaya, hepimizi 3. kat cennete almaya, hepimizin dünya saadetinin yarısını vermeye hazır ve biz insanların büyük kısmı; %90’dan fazlası, elimizin tersi ile o bizi yaratan yüce yaratıcıyı, Allahû Tealâ’yı reddediyoruz. Şeytanın insanlara ne kadar açık bir şekilde tesir ettiğini görmüyor musunuz sevgili kardeşlerim? O zaman Allah uğruna mücâdele etmeye değmez mi? O Allah, en büyük kolaylıkları getirmiş, sadece bir tek dilekle herkesi cennetine doldurmaya hazır ve insanlar gözümüzün içine baka baka onu reddediyorlar ve bu öğretinin, herkes tarafından öğrenilmemesi için ellerinden gelen bütün gayreti sarf ediyorlar ama unuttukları bir şey var: Allah nurunu tamamlayacaktır. Dünya hangi şartların içinde olursa olsun. Öyleyse Allah’ın dostları! Şartlar ne olursa olsun kimse sizi yolunuzdan alıkoyamaz. Çünkü arkanızda Allah var.

Benzer konular