“Kalbinde zerre kadar îmân olan cennete girecek.” deniyor. Kalbe îmân nasıl girer? Öğrenebilir miyiz?

Allah razı olsun. Sevgili kardeşlerim! Bir insanın îmân etmesi demek inanması demek. Bir insan kendisine söylenen, ulaşan sözlere ya inanır ya da inanmaz. Allahû Tealâ’nın dostları; Allahû Tealâ’nın sırasıyla Tevrat’taki emirlerine museviler için, İncil’deki emirlerine hristiyanlar için ve en son da Kur’ân-ı Kerim’deki emirlerine itaat etmeleriyle müslümanlar için geçerli olan bu standartları gerçekleştirmeleri lâzım. 7 safha 4 teslimin Tevrat’ta da İncil’de de Kur’ân-ı Kerim’de de var olduğunu biliyoruz.

Öyleyse sevgili kardeşlerimiz, bütün insanların mutluluğa ulaşabilmesi onların talepleriyle mümkündür. Bu talep kalpten bir talep değilse Allahû Tealâ tarafından kabul edilmez. Dili başka söylüyorsa kişinin, kalbi başka söylüyorsa, o kişinin talebi Allahû Tealâ tarafından kabul edilmez. Bu sebeple kişiler eğer böyle bir yanlışın içinde olabileceklerini düşünürlerse ne yapmaları lâzım? Tekrar Allahû Tealâ’dan dilemeleri lâzım. Hiçbir değişiklik hissetmiyorlarsa yeniden dilemeleri lâzım. Bu his hemen bir günde belli olacak bir his değildir. Gelecek günler hissiyatı yaşatacaktır.

Sevgili kardeşlerim! Hiç unutulmaması lâzımgelen gerçek şudur ki; Allahû Tealâ herkesin cennete girmesini ister. “ ‘İnsanları Allah cehenneme sokmak istiyor.’ diye o insanlar cehenneme giriyor.” tarzında düşünenlerin bundan utanç duymaları gerekir. Allahû Tealâ’nın hiçbir şeyi adaletsiz olamaz ve Allahû Tealâ herşeyi bilir. Kişi hangi duygunun sahibi olmuş da hangi günahı işlemiş veya hangi güzel işlev onun tarafından gerçekleştirilmiş? Allah’ın emirlerine hangi şartlar içinde itaat etmiş veya karşı çıkmış, itaat etmemiş, gereğini yerine getirmemiş? Bir kısmı bize derecat kazandıran bir kısmı da derecat kaybettiren değerlerdir.

Sevgili kardeşlerim! Öyleyse hepiniz kazandığınız derecelerin kaybettiğiniz derecelerden fazla olması istikametinde bir gayretin sahibi olmalısınız ki; Allah’ın cenneti sizin de üzerinize olsun. Cennet bütün insanlar için açıktır ama standartları kazanmaları halinde.

Sevgili kardeşlerim! Öyleyse insanları sevin. Onlara yardım ettiğiniz sürece devamlı derecat kazanırsınız. İnsanlara kızıp, onları sıkıntıya sokacak şeyler yaparsanız devamlı derecat kaybedersiniz. Allah’ın emirlerini yerine getirirseniz devamlı derecat kazanırsınız. Allah’ın emirlerini yerine getirmekle devamlı derecat kazanırsınız, Allah’ın emirlerini yerine getirmedikçe devamlı derecat kaybedersiniz.
 
Sevgili kardeşlerim! Allah’ın emri emirdir. Herkesin mutlaka yerine getirmesi lâzım. Namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime-i şahadet getirmek; bunların hepsi Allahû Tealâ’nın emirleridir. Ama bunların hepsinin ötesinde teslimler söz konusudur. Cennetlerin tayininde teslimler önemli rol oynar. Kim acaba 1. kat cenneti hak etmiştir? Kim 2., 3., 4., 5., 6., 7. kat cennetleri hak etmiştir? Bunlar hep onların devamlı kazandıkları ve kaybettikleri derecelerin birbirinden çıkarılmaları neticesinde geriye kalanla sabittir. Kazandığınız derecelerden kaybettiğiniz dereceler çıkartılır ve eğer sonuç pozitifse, kazandığınız dereceler fazlaysa mutlaka Allah’ın cennetine girersiniz.

Sevgili kardeşlerim! Ötekilerin fazla olması hali de insanın cehenneme girmesini ifade eder. Bütün insanlar için Allahû Tealâ kurtuluş standartlarını ortaya koymuştur. İnsanları onlara huzur verecek sözlerle karşılamanız, onlara öyle hitap etmeniz size devamlı derecat kazandırırken, insanları aşağılamanız, onlara kötü davranmanız size derecat kaybettirir. Hayatınız boyunca ya Allah’ın emirlerini yerine getirirsiniz; derecat kazanırsınız ya da Allah’ın emirlerini yerine getirmezsiniz; derecat kaybedersiniz. Ya Allah’ın yasaklarını uygular; derecat kaybetmezsiniz veya Allah’ın yasak ettiği fiilleri işleyerek derecat kaybedersiniz. Bu iki cepheden de olaya bakışınız aynı sonuçlara ulaşacaktır; derecat kazanmak veya kaybetmek. Allahû Tealâ cennete girmenin standartlarını da kazandığınız derecelerin kaybettiğiniz derecelerden fazla olmasına bağlıyor.

Öyleyse bütün insanlar için Allah’ın emrettiği şey budur. Mutlaka insanlara yardım ederek, onları mutlu ederek ve mutlaka Allah’ın size verdiği günlük emirleri yerine getirerek hep derecat kazanmalısınız ve insanlar 7 kat cennete ayrılacağı cihetle, kazandıkları derecelerin kaybettikleri derecelerden fazla olması standardına bir de daha yüksek dereceler sahiplerinin daha üst kat cennetlere gireceği vakıası eklenmelidir. Böylece bütün insanlar için mutluluk her zaman söz konusu olacaktır.

Allah razı olsun.