En’am 31’de Allah'a ulaşmayı dilemeyerek nefslerini hüsrana düşürenlerin (kıyâmet gününde günahları yüklenenlerin) Zumer 71’de belirtilen Allah'ın resûllerini yalanlayanlar olduğunu söyleyebilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Âmenû » En’am 31’de Allah'a ulaşmayı dilemeyerek nefslerini hüsrana düşürenlerin (kıyâmet gününde günahları yüklenenlerin) Zumer 71’de belirtilen Allah'ın resûllerini yalanlayanlar olduğunu söyleyebilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

En’am 31’de Allah'a ulaşmayı dilemeyerek nefslerini hüsrana düşürenlerin (kıyâmet gününde günahları yüklenenlerin) Zumer 71’de belirtilen Allah'ın resûllerini yalanlayanlar olduğunu söyleyebilir miyiz?

En’am 31:

6/EN'ÂM-31: Kad hasirallezîne kezzebû bi likâillâh(likâillâhi) hattâ izâ câethumus sâatu bagteten kâlû yâ hasratenâ alâ mâ farratnâ fîhâ ve hum yahmilûne evzârahum alâ zuhûrihim, e lâ sâe mâ yezirûn(yezirûne).
Allah’a mülâki olmayı (ölmeden evvel, dünya hayatını yaşarken ruhunu Allah’a ulaştırmayı) yalanlayan kimseler hüsrana düştüler. O saat aniden onlara gelince, sırtlarında yüklerini taşıyarak: “Orada (dünyada) aşırı gittiğimiz şeyler üzerine (günahlar sebebiyle) bize yazıklar olsun.” dediler. Yüklendikleri şey ne kötü, (öyle) değil mi?


“Allah’a mülâki olmayı (ölmeden evvel, dünya hayatını yaşarken ruhunu Allah’a ulaştırmayı) yalanlayan kimseler hüsrana düştüler. O saat aniden onlara gelince, sırtlarında yüklerini taşıyarak:

“Orada aşırı gittiğimiz şeyler üzerine bize yazıklar olsun.” dediler. Yüklendikleri şey ne kötü.”

Bu insanlar Allah'a ulaştırmayı yalanlamışlar. Onlar elbette hüsranda olacaklar. Yani günahları mutlaka sevaplarından fazla. Şimdi Zumer 71’e geçiyoruz:

39/ZUMER-71: Vesîkallezîne keferû ilâ cehenneme zumerâ(zumeran), hattâ izâ câuhâ futihat ebvâbuhâ, ve kâle lehum hazenetuhâ e lem ye’tikum rusulun minkum yetlûne aleykum âyâti rabbikum ve yunzirûnekum likâe yevmikum hâzâ, kâlû belâ ve lâkin hakkat kelimetul azâbi alâl kâfirîn(kâfirîne).
Kâfirler, zümre zümre cehenneme sürülürler. Oraya geldikleri zaman, onun (cehennemin) kapıları açılır. Ve onun (cehennemin) bekçileri onlara derler ki: “Size, sizden (sizin aranızdan) olan resûller gelmedi mi ki, size Rabbinizin âyetlerini okusun, bugüne (buraya) geleceğinizi (söyleyerek) uyarsın?” (Cehenneme gidenler) dediler ki: “Evet (geldiler).” Fakat azap sözü kâfirlerin üzerine hak oldu.


vesîkallezîne keferû ilâ cehenneme zumerâ(zumeran): Kâfirler, zümre zümre cehenneme sürülürler.
hattâ izâ câuhâ futihat ebvâbuhâ: Kapılara geldikleri zaman.
futihat ebvâbuhâ: Kapılar açılır.
ve kâle lehum hazenetuhâ: O cehennemin bekçileri onlara derler ki:
e lem ye’tikum rusulun minkum: Size, sizden resûller gelmedi mi?
yetlûne aleykum âyâti rabbikum: Size Allah'ın âyetlerini okusunlar diye (üzerinize Allah'ın âyetlerini okusunlar diye).
ve yunzirûnekum likâe yevmikum: Bugüne ulaşacağınız konusunda sizi ikaz etmek için gelmediler mi?

Allahû Tealâ diyor ki: “Biz resûllerimizi âmenû olanları müjdelemek, ve âmenû olmayanları uyarmak için göndeririz." diyor.

Bütün resûller kendi kavimlerine mutlaka bunu söylerler. Allah'a ulaşmayı dileyenleri müjdelerler, dilemeyenleri mutlaka ikaz ederler. İşte bugünün resûlü de aynı şeyi yapıyor. Âmenû olanları müjdeliyor. Allah'a ulaşmayı dileyenleri mutlaka kurtuluş vardır. Ama Allah'a ulaşmayı dilemeyenleri inzar ediyor (uyarıyor). “Eğer Allah'a ulaşmayı dilemezseniz cehenneme gideceksiniz." diyor.

kâlû belâ: dediler ki: “Evet (geldiler).” Yani bize o resûller geldi.
ve lâkin hakkat kelimetul azâbi alel kâfirîn(kâfirîne): Ama azap sözü kâfirlerin üzerine hak oldu.

Şimdi suale dönüyoruz.

En’am-31’de Allah'a ulaşmayı dilemeyerek nefslerini hüsrana düşürenlerin kıyâmet gününde günahları yüklenenlerin Zümer-71’de belirtilen Allah'ın resûllerini yalanlayanlar olduğunu söyleyebilir miyiz?

“Azap sözü kâfirlerin üzerine hak oldu.”

Neyi inkâr ediyorlar? Resûlün resûllüğünü inkâr ediyorlar.
Neyi inkâr ediyorlar? Resûlün söylediklerini inkâr ediyorlar.

“Azap kafirlerin üzerine hak oldu." diyor Allahû Tealâ.

Elbette nefslerini Allah'a ulaşmayı dilemeyerek nefslerini hüsrana düşürenler. “Allah'a mülâki olmayı yalanlayanlar hüsrana düştüler.”

kad hasirellezîne kezzebû bi likâillâh(likâillâhi): Onlar hüsranda olanlardır. Hüsranda olanlar kimdir? Günahları sevaplarından fazla olanlar. Gidecekleri yer cehennem olanlar. Ebediyyen orada kalacak olanlar. Sebebi Allah'a mülâki olmayı inkâr ettikleri için.

En’am Suresinin 31. âyet-i kerimesi ile Yunus Suresinin 7 ve 8. âyetleri tam bir paralellik içinde. Allahû Tealâ Yunus 7 ve 8’de diyor ki:

10/YÛNUS-7: İnnellezîne lâ yercûne likâenâ ve radû bil hayâtid dunyâ vatmeennû bihâ vellezîne hum an âyâtinâ gâfilûn(gâfilûne).
Muhakkak ki onlar, Bize ulaşmayı (hayatta iken ruhlarını Allah’a ulaştırmayı) dilemezler. Dünya hayatından razı olmuşlardır ve onunla doyuma ulaşmışlardır ve onlar âyetlerimizden gâfil olanlardır.

10/YÛNUS-8: Ulâike me'vâhumun nâru bimâ kânû yeksibûn(yeksibûne).
İşte onların kazandıkları (dereceler) gereğince varacakları yer ateştir (cehennemdir).


“Onlar ki muhakkak surette, Allah'a mülâki olmayı (ruhlarını ölmeden evvel Allah’a ulaştırmayı) dilemezler. Dünya hayatından razıdırlar. Dünya hayatıyla mutmain olurlar onlar. Onları tatmin eden şey sadece dünya hayatında kazandıklarıdır. Onlar Allah'ın âyetlerinden gâfil olanlardır. Onların gidecekleri yer kazandıkları dereceler itibariyle ateştir.

Yani kaybettikleri dereceler kazandıkları derecelerden fazla olanlardır. Cehenneme sadece günahları sevaplarından fazla olanlar girer.

Ve bakıyoruz Allahû Tealâ’nın dizaynına. Cehenneme gidecek olanların kimler olduğuna. Muminun 102 ve 103’de Allahû Tealâ diyor ki:

23/MU'MİNÛN-103: Ve men haffet mevâzînuhu fe ulâikellezîne hasirû enfusehum fî cehenneme hâlidûn(hâlidûne).
Ve kimin mizanı (sevap tartıları) hafif gelirse, işte onlar, nefslerini hüsrana düşürenlerdir. Onlar, cehennemde ebediyyen kalacak olanlardır.


“Kimin günahları sevaplarından fazlaysa onların gidecekleri yer cehennemdir. Onlar hüsranda olanlardır. Ebediyyen cehennemde kalacaklardır.”

Öyleyse Yunus 7 ve 8; âmenû olmayanların (Allah'a ulaşmayı dilemeyenlerin) günahlarının sevaplarından fazla olması sebebiyle gideceği yerin cehennem olduğunu söylüyor.

En’am 31’de Allah'a mülâki olmayı yalanlayanların hüsranda olduğunu söylüyor. Allah'a ulaşmayı dilemeyenler hüsranda. Hüsranda olanlar kim? Günahları sevaplarından fazla olanlar. Günahları sevaplarından fazla olanları, bu hakikati devreye alarak birleştirelim En’am 31’i. Allah'a mülâki olmayı dilemeyenler hüsrandadırlar.

Yunus 7 ve 8’e bakıyoruz: "Onların gidecekleri yer ateştir, kazandıkları dereceler itibariyle." Yani kaybettikleri dereceler kazandıkları derecelerden fazladır. Yani onlar hüsrandadır. Hüsranda oldukları için gidecekleri yer cehennemdir.

Oradaki (Yunus 8’deki): “Onların kazandıkları dereceler itibariyle gidecekleri yer ateştir.” ifadesiyle “Allah'a mülâki olmayı dilemeyenler hüsrandadırlar.” ifadesi aynı şey Mu’minun 103’ü devreye alırsanız. Onların günahları sevaplarından fazla olanlar ve gidecekleri yer bu sebeple cehennem.

Öyleyse nefslerini hüsrana düşürenler Zumer-71’de belirtilen Allah'ın resûllerini yalanlayanlar olduğunu söyleyebilir miyiz?

Evet Allah'ın resûlünün söylediklerini yalanlayanlar zümre zümre cehenneme gidecek olanlar. Ve oradaki ölüm meleklerinin sualine de “Evet bize resûl geldi. Ama biz ona inanmadık." diyecek olanlar.

Benzer konular