Ra’d 18'deki icabetin muhtevasını bizlere açıklar mısınız?

Anasayfa » Ana Sayfa » Allah'a Ulaşmayı Dilemek » Ra’d 18'deki icabetin muhtevasını bizlere açıklar mısınız?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Ra’d 18'deki icabetin muhtevasını bizlere açıklar mısınız?

13/RA'D-18: Lillezînestecâbû li rabbihimul husnâ, vellezîne lem yestecibû lehu lev enne lehum mâ fîl ardı cemîan ve mislehu meahu leftedev bihî, ulâike lehum sûul hısâbi ve me’vâhum cehennem(cehennemu), ve bi’sel mihâd(mihâdu).
Rab’lerine (Rabbinin emrine) icabet edenler için en güzeli vardır. Ve O'na icabet etmeyenler, yeryüzünde olanların hepsi ve bir o kadarı daha onların olsa, onu mutlaka fidye olarak verirlerdi. İşte onlar; onlar için hesabın kötüsü var. Ve onların barınacağı yer, cehennem; ne kötü bir döşektir.


Allah’ın daveti Kendisinedir. Bu davete icabet etmek ancak Allah’a ulaşmayı dileyen kişiler için geçerlidir.

Allahû Tealâ Yunus Suresinin 25. âyet-i kerimesinde diyor ki:

10/YÛNUS-25: Vallâhu yed'û ilâ dâris selâm(selâmi), ve yehdî men yeşâu ilâ sırâtin mustekîm(mustekîmin).
Ve Allah, teslim (selâm) yurduna davet eder ve (teslim yurduna, Zat'ına ulaştırmayı) dilediği kimseyi, Sıratı Mustakîm'e ulaştırır.


vallahu yed’û ilâ dâris selâm(selami): Allah selâm yurduna yani teslim yurduna davet eder.

Bu, Allah’ın zatıdır. Bu davettir. Davete icabet; Allah’a ulaşmayı dilemektir.

Benzer konular