A'râf-206'ya göre İndî ilâhi’de kılınan huzur namazının imamı, Enbiyâ-107'ye göre bütün âlemler için rahmettir ve Sebe-28'e göre bütün âlemler için beşir ve nezirdir diyebilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Devrin İmamı » A'râf-206'ya göre İndî ilâhi’de kılınan huzur namazının imamı, Enbiyâ-107'ye göre bütün âlemler için rahmettir ve Sebe-28'e göre bütün âlemler için beşir ve nezirdir diyebilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

A'râf-206'ya göre İndî ilâhi’de kılınan huzur namazının imamı, Enbiyâ-107'ye göre bütün âlemler için rahmettir ve Sebe-28'e göre bütün âlemler için beşir ve nezirdir diyebilir miyiz?

A'râf-206:

7/A'RÂF-206: İnnellezîne inde rabbike lâ yestekbirûne an ibadetihî ve yusebbihûnehu ve lehu yescudûn(yescudûne). (SECDE ÂYETİ)
Muhakkak ki Allah’ın katında olanlar (huzur namazı kılanlar), O’na ibadet etmekten kibirlenmezler. Ve O’nu tesbih ederler. Ve O’na secde ederler.


innellezîne inde rabbike: Muhakkak ki onlar Allah'ın indinde (katında).

“innellezîne inde rabbike lâ yestekbirûne an ibadeti-hî: Rabbinin indinde muhakkak ki O'na ibadet edenler kibirlenmezler.”

Burada Allahû Tealâ, Allah'ın katında O'na ibadet edenlerden bahsediyor. Yani Allah'ın katından namaz kılanlardan bahsediyor.

ve yusebbihûnehu: Ve O'nu tespih edenler.
ve lehu yescudûn: Ve O'na secde edenler.
inde rabbike: Senin Rabbinin katında, huzurunda.

İşte bu sebeple, Allahû Tealâ o A'râf Suresinin 206. âyet-i kerimesinde bu hususu açıkladığı cihetle, bize de Allah'ın katında devrin bugünkü imamının kıldırdığı o namaza “Huzur Namazı” adını vermemiz emredildi. A'râf Suresinin 206. âyet-i kerimesi gereğince açık ve kesin bir şekilde görülüyor ki Allah'ın katında namaz kılanlar, Allah'ın katında ibadet edenler ki bu ibadet, secdeyi ihtiva eden bir ibadettir. Yani namazdır. “Ondan kibirlenmezler ve Allah'ı tespih ederler.” diyor Allahû Tealâ. Neden zikrederler demiyor da tespih ederler diyor? Çünkü orada, Allah'ın katındaki namazı kıldıran kişi tespihtedir. Zikir olayı onun için bitmiştir, tespihe geçmiştir. Kendi iradesinin dışında Allahû Tealâ'yı zikretmektedir. Bunun adı da tespihtir. Allah'ın katında da herkesin yaptığı bir tespih vardır. Sübhanallah, Elhamdülillah, Allahû ekber; 33 defa tekrar. Ama namaz, Allah'ın huzurunda secde etmekle gerçekleşen, Allah'ın indinde, Allah'ın huzurunda kılındığı için adına Allah'ın emriyle huzur namazı dediğimiz namaz.

Enbiyâ Suresinin 107. âyet-i kerimesi:

21/ENBİYÂ-107: Ve mâ erselnâke illâ rahmeten lil âlemîn(âlemîne).
Seni Biz, sadece âlemlere rahmet olarak gönderdik.


“Seni Biz, sadece sadece rahmet olarak gönderdik. (Seni Biz, âlemlere rahmet olmaktan başka bir şey için göndermedik. Seni Biz başka bir şey için değil, âlemlere rahmet olasın diye gönderdik. Sadece âlemlere rahmet olasın diye gönderdik.)”

Sebe Suresinin 28. âyet-i kerimesi:

34/SEBE-28: Ve mâ erselnâke illâ kâffeten lin nâsi beşîran ve nezîran ve lâkinne ekseran nâsi lâ ya’lemûn(ya’lemûne).
Ve Biz, seni (kâinattaki) insanların hepsi için müjdeleyici ve nezir (uyarıcı) olmandan başka bir şey için göndermedik. Fakat insanların çoğu bilmezler.


“Biz seni ancak bütün insanlara bir müjde verici ve uyarıcı olarak gönderdik. Ancak insanların çoğu bilmiyorlar.”

Düşünün ki Allahû Tealâ: “kâffeten lin nâsi: insanların hepsi için, bütün insanlar için.” diyor. Yani sadece bu dünyada yaşayan, bu gezegende yaşayan insanlar için değil bütün âlemlerde yaşayan insanlar için. Bütün gezegenlerde yaşayan insanlar için müjde verici, müjdeleyici; beşiren. Ve ikaz edici, uyarıcı; nezîren, nezredici. Hem de Enbiyâ-107'ye göre bütün âlemler için rahmettir. “Âlemlere rahmet olsun diye ve gene âlemlere müjdeleyici ve uyarıcı olsun diye gönderdik.” diyor Allahû Tealâ. Bu da Kur'ân'a tamamen uyuyor.

Benzer konular