Kur’ân-ı Kerim yerine Bakara-79’da belirtilen el yazması kitaplardan dîn öğretenlerin, Allah’ın dînde izin vermediği Kur’ân-ı Kerim’e uymayan hurafeleri (bid’atleri) kendilerine Şûrâ-21’e göre şeriat kıldıklarını söyleyebilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Kur'ân'ın Tamamına Tâbî Olmak » Kur’ân-ı Kerim yerine Bakara-79’da belirtilen el yazması kitaplardan dîn öğretenlerin, Allah’ın dînde izin vermediği Kur’ân-ı Kerim’e uymayan hurafeleri (bid’atleri) kendilerine Şûrâ-21’e göre şeriat kıldıklarını söyleyebilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Kur’ân-ı Kerim yerine Bakara-79’da belirtilen el yazması kitaplardan dîn öğretenlerin, Allah’ın dînde izin vermediği Kur’ân-ı Kerim’e uymayan hurafeleri (bid’atleri) kendilerine Şûrâ-21’e göre şeriat kıldıklarını söyleyebilir miyiz?

Âyetler açık. Şimdiden söyleyebiliriz dememiz lâzım. Şimdi âyetlere bakalım, Bakara-79:

2/BAKARA-79: Fe veylun lillezîne yektubûnel kitâbe bi eydîhim summe yekûlûne hâzâ min indillâhi li yeşterû bihî semenen kalîlâ(kalîlen), fe veylun lehum mimmâ ketebet eydîhim ve veylun lehum mimmâ yeksibûn(yeksibûne).
Artık elleriyle (emaniye bilgiler içeren) kitabı yazanların vay haline! Sonra da onu (bu yazdıklarını) az bir bedel karşılığında satmak için: “Bu Allah’ın indindendir.” derler. İşte onlara yazıklar olsun , elleriyle yazdıkları şeylerden dolayı ve yazıklar olsun onlara, kazandıkları şeyler sebebiyle.


fe veylun lillezîne yektubûnel kitâbe bi eydîhim: Yazıklar olsun onlara ki elleriyle kitap yazıp.
summe yekûlûne hâzâ min indillâhi: Sonra derler ki: “İşte bu Allah’ın katındandır.”
li yeşterû bihî semenen kalîlen: Onu az bir bedele satmak için.
fe veylun lehum mimmâ ketebet eydîhim: Yazıklar olsun onlara, elleriyle yazdıklarından dolayı.
ve veylun lehum mimmâ yeksibûn: Yazıklar olsun onlara, kazandıkları şeylerden, negatif derecelerden dolayı.

Burada, “Bu Allah’ın katındandır” demelerinden, Allah’ın indirdiklerine paralel bir yazıdır mânâsı çıkıyor. Oysaki bu Kitab’ın lâfzını ve ruhunu bilmeden kendiliklerinden bir şey yazan insanlar, hep Kur’ân’a ters düşmüşlerdir.

Şûrâ-21:

42/ŞÛRÂ-21: Em lehum şurakâu şeraû lehum mined dîni mâ lem ye’zen bihillâhu, ve lev lâ kelimetul faslı le kudiye beynehum, ve innez zâlimîne lehum azâbun elîm(elîmun).
Yoksa Allah’ın, dînde izin vermediği şeyleri, onlara şeriat kılan ortakları mı var? Ve fasıl (ayırma) sözü geçmemiş olsaydı, mutlaka onların arasında (hemen) hüküm verilirdi. Ve muhakkak ki zalimler, onlar için elîm azap vardır.


“Allah’ın izin vermediği şeyleri onlara şeriat kılan ortakları mı var?”

Şu anda durum öyle sevgili kardeşlerim.

“Ve fasıl (ayırma sözü) geçmemiş olsaydı, mutlaka onların arasında hemen hüküm verilirdi. Ve muhakkak ki zalimler; onlar için elîm bir azap vardır.”

Allah’ın izin vermediği şeyleri onlara şeriat kılan, onları şeriat ittihaz edenler.

Şimdi suale dönüyoruz; “Kur’ân-ı Kerim yerine Bakara-79’da belirtilen el yazması kitaplardan dîn öğretenlerin, Allah’ın dînde izin vermediği Kur’ân-ı Kerim’e uymayan hurafeleri (bid’atleri) kendilerine Şûrâ-21’e göre şeriat kıldıklarını söyleyebilir miyiz? Dîn öğretenlerin bunları şeriat kıldıklarını söyleyebilir miyiz?”

Ne zaman bir insan Kur’ân’ın temel esaslarının dışında bir şeyler söylüyorsa, onu devre dışı bırakıp (Kur’ân’daki emirleri devre dışı bırakıp) insanların geçmiş asırlar içinde söylediklerini Kur’ân’ın hükümlerinden öne geçiriyorsa, Kur’ân’ın hükümlerini bir tarafa bırakıp onları tatbik ediyorsa, işte o zaman o insanlar bu hüviyettedirler. Kendilerine onları şeriat kılmış oluyorlar.

Sevgili kardeşlerim, o kadar çok şey var ki. İblis, Allah’ın bütün hedeflerini devre dışı çıkarmış. Bugün İslâm tatbikatında ne Allah’a ulaşmayı dilemek diye bir şey var ne mürşide tâbî olmak ne ruhu Allah’a ulaştırmak ne fizik vücudu teslim etmek,  nefsi teslim etmek, irşad olmak ne de iradeyi Allah’a teslim etmek; hiçbirisi şer’î tatbikatın içerisinde mevcut değil. Sanki Kur’ân-ı Kerim’e Allahû Tealâ bunları koymamış, sanki Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve sahâbe bunları uygulamamış gibi bugün insanlar İslâm’ın 5 şartıyla hareket ediyorlar ve her şey en kötü durumunda.

Allahû Tealâ, İslâm’ın 7 safhasını da farz kılmış ve Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve sahâbe 7 safhanın 7’sini de yaşamışlar. 14 asır sonra bugüne geldiğimiz zaman bakıyoruz ki insanlar sadece, “Namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime-i şahadet getirmek, bunlar bize yeter.” diyorlar. “İslâm, Allah’a teslim olmak demektir. Biz de evelallah bunların hepsini gerçekleştiriyoruz. Öyleyse biz Allah’a teslim olanlarız.” diyorlar. Biz de onlara soruyoruz; “Ey benim aziz kardeşim!” diyoruz, “Neyini teslim ettin Allah’a? Ruhunu mu, fizik vücudunu mu, vechini mi yani nefsini mi, iradeni mi? Hiç cevap yok. “Ama İslâm Allah’a teslim olmak demekse, şartı da beşse biz bu 5 şartın 5’ini de gerçekleştiriyoruz. Öyleyse bizden bunun mânâsını isteme. Ama biz bu standartlarda Allah’a teslim olanlarız.” diyorlar.

Sevgili kardeşlerim, ne kadar çok şey kopmuş İslâm’dan, öyle değil mi? İslâm âlemi tam bir çöküşün içerisinde. Bütün bu hakikatleri Allahû Tealâ bize öğrettiği halde, biz de onlara öğretmeye çalıştığımız zaman onlar, sadece yaptıkları yanlışlardan dönecek ve doğruları kabul edip onları tatbik edecek, insanlara da doğruları öğretecek yerde bizim anlattıklarımızın (Kur’ân hakikatlerinin) yalan olduğunu iddia ediyorlar. Çok korkunç bir durum sevgili kardeşlerim. Bugünün dîn öğreticileri Allah’ın lânetini omuzlamış durumdalar. Bilerek, isteyerek Allah’ın hakikatlerini ketmediyorlar sevgili kardeşlerim.

Allahû Tealâ Bakara-159’da diyor ki:

2/BAKARA-159: İnnellezîne yektumûne mâ enzelnâ minel beyyinâti vel hudâ min ba’di mâ beyyennâhu lin nâsi fîl kitâbi, ulâike yel’anuhumullâhu ve yel’anuhumul lâinûn(lâinûne).
Muhakkak ki, beyyinelerden indirdiğimiz şeyleri ve hidayeti (ölmeden evvel ruhun Allah'a ulaştırılmasını) Kitap'ta insanlara açıklamamızdan sonra gizleyenlere, işte onlara, Allah lânet eder ve lânet ediciler de onlara lânet eder.


“Onlar ki Bizim indirdiğimiz, insanlara indirdiğimiz kitaplarda beyyinelerle ispat etmemize, açıklamamıza rağmen, hidayeti ve bizim âyetlerimizi ketmederler (gizlerler). Allah da onlara lânet eder, lânet edenlerin de hepsi lânet eder.”

Benzer konular