Kur’ân’da sıkça geçen “Akletmez misiniz?” ne demektir? İnsan ne zaman akletmeye başlar?

Anasayfa » Ana Sayfa » Aklını Kullanmak » Kur’ân’da sıkça geçen “Akletmez misiniz?” ne demektir? İnsan ne zaman akletmeye başlar?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Kur’ân’da sıkça geçen “Akletmez misiniz?” ne demektir? İnsan ne zaman akletmeye başlar?

Akletmek, Kur’ân’ın âyetlerine uygun bir davranışı hatırlamak demek. Kur’ân’ın âyetlerine ters düşen bir davranışı görüp, öyle bir sistemi tatbik etmemek demek. İşte sevgili kardeşlerim! Böyle bir dizaynda insan akledebilirse Allah’ın emirlerini yerine getiren birisi olur, emirler istikametinde. Akledebilirse Allah’ın yasaklarını asla işlemeyen birisi olabilir, nehiyler açısından, Allah’ın yasakları açısından. Öyleyse hepimiz iki vazifeyle vazifeliyiz:

1. Allah’ın emirlerini yerine getirmek
2. Yasaklarını işlememek.

Bunları yaptığınız takdirde sevgili kardeşlerim, bunların tatbikatındaki başarınız seviyesinde derecat kazanırsınız. Hergün Allahû Tealâ bir sürü imkân vermiş. Neden? Bir defa 5 vakit namaz var. 5 vakit namazın her birini kıldığınız sürece derecat kazanırsınız devamlı. Öbür taraftan kılmadığınız sürece devamlı derecat kaybedersiniz. Öyleyse Allahû Tealâ her an bizi bir şeyler yapmakla vazifeli kılmış ki; derecat kazanabilelim. Ama bu derecat kazanma imkânını gerçekleştirmeyen insanlar için de bunlar farzsa, farz olan bütün konularda derecat kaybetmek söz konusudur. Allahû Tealâ abesle iştigal etmez. O emreder. Emrettiği herşey en güzelidir ve mutlaka emrettiklerini yapmak mecburiyetindeyiz ki; mutluluğu yaşayabilelim. Allahû Tealâ hangi emri koymuşsa o bizim mutluluğumuz içindir. Hangi yasağı koymuşsa o da bizim mutluluğumuz içindir. Emirlerini yerine getirmekle, yasaklarını işlememekle vazifeliyiz. Allahû Tealâ hepinizi çok seviyor. Bu sevgi halesi içinde istiyor ki; emirleri yerine getirin, derecat kazanın. Emirleri yerine getiren siz yasakları işlemezseniz, her işlemediğiniz yasak için derecat kazanırsınız.

Sevgili kardeşlerim! Hepiniz için Allahû Tealâ’nın hedef gösterdiği şeyler var. Bunları Tevrat’ta, İncil’de ve Kur’ân-ı Kerim’de incelediğimiz zaman, aynı şeyler olduğunu görüyoruz. Öyleyse hepimize düşen görev var: İnsanlar hangi dînde olurlarsa olsunlar, o kitapta da yani meselâ Tevrat’ı düşünelim, musevilerin kitabı; İncil’i düşünelim, hıristiyanların kitabı ve nihayet bizlerin kitabını düşünelim Müslümanların; Kur’ân-ı Kerim. Hepsi emirler veriyor ve yasaklar koyuyor. Bir de bakıyoruz ki; Tevrat’ta da İncil’de de Kur’ân-ı Kerim’de de 7 safha 4 teslim yer almış durumda, Allah’ın emirleri. Yasaklarına baktığımız zaman da netice aynı noktaya kadar ulaşıyor. Allahû Tealâ bize derecat kaybettirecek olan şeyleri yasaklamış. Öyleyse bütün insanlar için sevgili kardeşlerimiz, Allahû Tealâ ne istiyor? İstediği şey açık değil mi? İstediği şey bizim mutlu olmamız, huzur içinde bir dünya hayatını yaşamamız ve başka bir ifadeyle Allah için yaşmamız.

Allah razı olsun.

Benzer konular