Fâtır 18 ve Furkân 71’e göre ruhun Allah'a ulaştırmasını fî sebîlillah açısından cihad-ı ekberin 1. kısmını gerçekleştirmek olarak anlayabilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Hidayet » Fâtır 18 ve Furkân 71’e göre ruhun Allah'a ulaştırmasını fî sebîlillah açısından cihad-ı ekberin 1. kısmını gerçekleştirmek olarak anlayabilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Fâtır 18 ve Furkân 71’e göre ruhun Allah'a ulaştırmasını fî sebîlillah açısından cihad-ı ekberin 1. kısmını gerçekleştirmek olarak anlayabilir miyiz?

Fâtır 18’de ancak nefsini tezkiye eden kişinin ruhunun Allah'a ulaşacağı ifade buyuruluyor. Furkân 71’de ise, ancak tâbî olarak ıslahı nefs yapan kişinin, ruhunu Allah'a ulaştıracağı buyuruluyor. Bu âyetlere göre ruhun Allah'a ulaştırmasını fî sebîlillah açısından cihad-ı ekberin 1. kısmını gerçekleştirmek olarak anlayabilir miyiz?

Fâtır 18:

35/FÂTIR-18: Ve lâ tezirû vâziratun vizra uhrâ, ve in ted’u muskaletun ilâ himlihâ lâ yuhmel minhu şey’un ve lev kâne zâ kurbâ, innemâ tunzirullezîne yahşevne rabbehum bil gaybi ve ekâmûs salât(salâte), ve men tezekkâ fe innemâ yetezekkâ li nefsihî, ve ilâllâhil masîr(masîru).
Ve yük taşıyan birisi (bir günahkâr) başka birinin yükünü (günahını) yüklenmez. Eğer ağır yüklü kimse, onu (günahlarını) yüklenmeye (başkasını) çağırsa bile ondan hiçbir şey yükletilmez, onun yakını olsa dahi. Sen ancak gaybte Rabbine huşû duyanları ve namazı ikame edenleri uyarırsın. Ve kim tezkiye olursa (nefsini tezkiye ederse), o taktirde bunu sadece kendi nefsi için yapar. Ve dönüş (varış) Allah’adır (Nefs tezkiyesi ile ruh Allah’a döner, ulaşır).


ve lâ tezirû vâziretun vizre uhrâ: Yük taşıyan birisi yani başka birinin yükünü yüklenmez.
ve in ted’u muskaletun ilâ himlihâ lâ yuhmel minhu şey’un ve lev kâne zâ kurbâ: Eğer ağır yüklü ise, onu yani günahlarını yüklenmeye çağırsa bile ondan hiçbir şey yükletilemez, akrabası olsa dahi (onun yakını olsa dahi).
innemâ tunzirullezîne yahşevne rabbehum: Sen ancak Rabblerine huşû duyanları uyarabilirsin.
bil gaybi: Gaybte huşû duyanları uyarabilirsin.
ve ekâmûs salâh (salâte): Ve namaz kılanları uyarabilirsin.
ve men tezekkâ fe innemâ yetezekkâ li nefsih(nefsihî) ve ilâllâhil masîr (masîru): Kim tezkiye olmuşsa o nefsi için tezkiye olmuştur. Çünkü nefsi ezelde Allah'a tezkiye ve tasfiye olacağına dair yemin vermiştir.
ve ilâllâhil masîr (masîru): Ve dönüş Allah’adır (Allah'a ulaşır).”

Furkân 71:

25/FURKÂN-71: Ve men tâbe ve amile sâlihan fe innehu yetûbu ilâllâhi metâbâ(metâben).
Ve kim (mürşidi önünde) tövbe eder ve salih amel (nefs tezkiyesi) işlerse, o taktirde muhakkak ki o, tövbesi kabul edilmiş olarak Allah’a ulaşır (hayattayken ruhu Allah’a ulaşır).


“Ve kim mürşidinin önünde tövbe eder ve salih amel (nefs tezkiyesi) işlerse, o taktirde muhakkak ki o, tövbesi kabul edilmiş olarak Allah’a ulaşır (hayattayken ruhu Allah’a ulaşır).”

Cihad-ı ekberin 1. kısmını ikisi de gerçekleştirmektir. Her ikisi de Allah'a ruhun ulaşmasından bahsediliyor, nefs tezkiyesi yoluyla. Kişi nefsini tezkiye etmiş.

Furkân 70’de: “Ama o tövbe edip de Allah'a yoluna girenler ve bu sebeple mü'min olanlar ve amilussalihat işleyenler (nefs tezkiyesi yapanlar) hariç." diyor  Allahû Tealâ, "Onlar cehenneme gitmezler." diyor. Furkan 71’de bunu söylüyor:

“Kim tövbe eder de salih amel işlerse, o Allah'a tövbeleri kabul edilmiş bir halde döner. Ruh Allah'a ulaşır. Bu her ikisinde de cihad-ı ekberin 1. bölümü yani ruhun Allah'a teslimidir.2. bölümde fizik vücut, 3. bölümde nefs Allah'a teslim edilir. 4. bölümde de irade Allah'a teslim edilir. 7 basamakta 4 teslim söz konusudur. Bu cihad-ı ekberin bütünüdür.

Benzer konular