Ruh her zaman vücuttan ayrılabilir. Hiçbir zaman da kişinin bilmesi gerekmiyor. Ama eğer bir insan Allah'a ulaşmayı dilemişse bu noktadan sonraki beraberlik farklı neticelere sebebiyet verecektir. Çünkü kişi Allah'a ulaşmayı dilemişse onun artık sorumlulukları var. Ruhunu Allah'a teslim edecektir, fizik bedenini teslim edecektir, nefsini teslim edecektir, iradesini teslim edecektir. Bu teslimlerin hepsini başaramazsa ne olur? Bir şey olmaz; kazancı yani kazanacağı seviye daha aşağıda kalır. Yoksa mutlaka Allah'ın cennetine girecektir ama 7 kat cennet var. Bu 7 kat cennetin her birisi için Allahû Tealâ bir seviye koymuş. Allah'a ulaşmayı dilemek; 1. kat cennete kişiyi sokarsa mürşide tâbiiyet; 2. kata ulaştırır. Ruhun teslimi; 3, fizik bedenin teslimi; 4, nefsin teslimi; 5, muhlis olmak; 6, iradeyi Allah'a teslim etmek 7. kat cenneti ifade eder.
Görüyorsunuz ki bu manevî tekâmülün; gelişmenin en güzel standardı kişinin gayretini arttırması. Allah ile bile olmak, Allah'ın söylediklerini artık anlayabilecek, işitebilecek ve ona sual sorabilecek ve cevap alabilecek noktaya kişinin ulaşması demektir.
Allah razı olsun.