Ra’d 36’ya göre Allah’a kul olan kişi için şirkte değildir diyebilir miyiz?  Yine Rûm 31’e göre şirkte olmayanların Allah’a ulaşmayı dileyerek takva sahibi olanlar olduğunu, takva sahiplerinin de Âli İmrân 15, Ra’d 35’e göre cennete gidenler olduğunu söyleyebilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Takva » Ra’d 36’ya göre Allah’a kul olan kişi için şirkte değildir diyebilir miyiz?  Yine Rûm 31’e göre şirkte olmayanların Allah’a ulaşmayı dileyerek takva sahibi olanlar olduğunu, takva sahiplerinin de Âli İmrân 15, Ra’d 35’e göre cennete gidenler olduğunu söyleyebilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Ra’d 36’ya göre Allah’a kul olan kişi için şirkte değildir diyebilir miyiz?  Yine Rûm 31’e göre şirkte olmayanların Allah’a ulaşmayı dileyerek takva sahibi olanlar olduğunu, takva sahiplerinin de Âli İmrân 15, Ra’d 35’e göre cennete gidenler olduğunu söyleyebilir miyiz?

Bakalım âyetler. Âyetlere baktıkça suale tekrar dönelim. Ra'd 36:

13/RA'D-36: Vellezîne âteynâhumul kitâbe yefrahûne bimâ unzile ileyke ve minel ahzâbi men yunkiru ba’dahu, kul innemâ umirtu en a’budallâhe ve lâ uşrike bihî, ileyhi ed’û ve ileyhi meâbi.
Kendilerine kitap verilenler sana indirilene sevinirler. Gruplardan, onun bir kısmını inkâr edenlere şöyle de: “Ben, sadece Allah’a kul olmakla ve O'na şirk koşmamakla emrolundum. Ben, O’na davet ederim ve dönüşüm O’nadır (meabım, sığınağım, dönüş yerim O’dur).”


Kendilerine kitap verilenler sana indirilene sevinirler. Gruplardan, onun bir kısmını inkâr edenlere şöyle de: “Ben, sadece Allah’a kul olmakla ve O'na şirk koşmamakla emrolundum. Ben, O’na davet ederim ve dönüşüm O’nadır (meabım, sığınağım, dönüş yerim O’dur).

vellezîne âteynâhumul kitâbe: Kendilerine kitap verilenler.
yefrehûne bimâ unzile ileyke: Sana indirilende ferahlanırlar.
ve minel ahzâbi men yunkiru ba’dah (ba’dahu): Ve onun bir kısmı inkâr edenlere.
kul: De ki.
innemâ umirtu en a’budallâhe: Muhakkak ki ben Allah’a kul olmakla emrolundum.
ve lâ uşrike bih (bihî): Ve ona şirk koşmamakla emrolundum.
ileyhi ed’û: Ona davet ederim.
ve ileyhi meâb (meâbi): Ve dönüş yerim, sığınağım odur. Yani ruhumu Allah’a ulaştırırım.

Rûm 31:  

30/RÛM-31: Munîbîne ileyhi vettekûhu ve ekîmûs salâte ve lâ tekûnû minel muşrikîn(muşrikîne).
O’na (Allah’a) yönelin (Allah’a ulaşmayı dileyin) ve O'na karşı takva sahibi olun. Ve namazı ikame edin (namaz kılın). Ve (böylece) müşriklerden olmayın.


O’na yönel yani Allah’a ulaşmayı dile. O’na karşı takva sahibi ol ve namaz kıl müşriklerden olma.

Şimdi Rad 36 açık bir hüviyet taşıyor.

Rad 36’ya göre Allah’a kul olan kişi için şirkte değildir diyebilir miyiz?  

Elbette, kim Allah’a kul olmuşsa Allah’a kul olan şirkten kurtulmuştur. Çünkü kul olmanın başlangıç noktası Allah’a ulaşmayı dileme noktasıdır. Kim Allah’a ulaşmayı dilerse sadece onlar Allah’a kul olurlar. Taguta kul olmaktan kurtulanlar onlardır; âmenû olanlar. Allah’a yönelenler; münib olanlar.  

Rad 36’ya göre Allah’a kul olan kişi için şirkte değildir diyebilir miyiz? Evet, diyebiliriz.

Rum 31’e göre Allah’a ulaşmayı dileyerek takva sahibi olduğunu söyleyebilir miyiz? Söyleyebiliriz.

Takva sahiplerinin de Âli İmrân 15, Ra'd 35’e göre cennete gidenler olduğunu söyleyebilir miyiz?

Âli İmrân 15'e bakıyoruz:

3/ÂLİ İMRÂN-15: Kul e unebbiukum bi hayrın min zâlikum, lillezînettekav inde rabbihim cennâtun tecrî min tahtıhel enhâru hâlidîne fîhâ ve ezvâcun mutahharatun ve rıdvânun minallâh(minallâhi), vallâhu basîrun bil ıbâd(ıbâdi).
De ki: "Size bundan daha hayırlısını haber vereyim mi? Takva sahibi olanlar için, Rabb'lerinin katında, içinde devamlı kalacakları, altından nehirler akan cennetler, temiz eşler ve Allah'ın rızası vardır." Allah kullarını en iyi görendir.

 
Bunların takva sahibi olduğunu görüyoruz, Rum 31’e göre şirkte olmayanların takva sahibi olduklarını görüyoruz.

Takva sahiplerinin de Âli İmrân 15, Ra'd 35’e göre cennete gidenler olduğunu söyleyebilir miyiz?

Açıkça söylüyor Allahû Tealâ, "Takva sahiplerinin gideceği yer cennettir." diyor.

Ra'd 35:

13/RA'D-35: Meselul cennetilletî vuidel muttekûn(muttekûne), tecrî min tahtihâl enhâr(enhâru), ukuluhâ dâimun ve zilluhâ, tilke ukbellezînettekav ve ukbel kâfirînen nâr(nâru).
Muttakilere vaadolunan cennet, altından nehirler akan ve onun meyvesi ve gölgesi daimî olan (bahçe) gibidir. İşte bu, takva sahiplerinin sonudur. Kâfirlerin sonu ise ateştir.


Muttakilere vaadolunan cennet, altından nehirler akan ve onun meyvesi ve gölgesi daimî olan (bahçe) gibidir. İşte bu, takva sahiplerinin sonudur. Kâfirlerin sonu ise ateştir.

meselul cennetilletî vuidel muttekûn (muttekûne): Muttakilere vaadolunan cennet.
tecrî min tahtihel enhâr (enhâru): Altından nehirler akan.  
ukuluhâ dâimun: Meyvası daimî olan.
ve zilluhâ: Ve onun gölgesi de daimî olan cennettir.
tilke ukbellezînettekav ve ukbel kâfirînen nâr (nâru): İşte bu, takva sahiplerinin sonudur.

"Yani onların gidecekleri yer bu sonsuz mutlulukların olduğu yer cennettir. Kâfirlerin sonu ise ateştir." diyor Allahû Tealâ.

Benzer konular