Bir insan Allah’a îmân etmiş, ibadet ve itaatte bulunmuş ama bunun yanı sıra hataen çeşitli günahlar işlemiş. Dolayısıyla günahı sevabından çok olan kimse cehenneme mi gider?

Anasayfa » Ana Sayfa » Cennet - Cehennem » Bir insan Allah’a îmân etmiş, ibadet ve itaatte bulunmuş ama bunun yanı sıra hataen çeşitli günahlar işlemiş. Dolayısıyla günahı sevabından çok olan kimse cehenneme mi gider?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Bir insan Allah’a îmân etmiş, ibadet ve itaatte bulunmuş ama bunun yanı sıra hataen çeşitli günahlar işlemiş. Dolayısıyla günahı sevabından çok olan kimse cehenneme mi gider?

Bir defa bırakınız sevapları günahları falan yani o kişi çeşitli günahlar işlemiş, çok günah işlemiş diye değil, sadece Allah’a ulaşmayı dilememiş olsaydı bu kişi, o söylediğin günahları işlememiş de olsaydı, gideceği yer gene cehennem olacaktı.

Sevgili kardeşim! Konunun ehemmiyetini anlamadınız mı? Eğer bir insan Allah’a ulaşmayı dilemezse Allah, o kişinin kazandığı dereceleri yok ediyor, kazandığı dereceler heba oluyor, boşa gidiyor kişinin. Yani o kadar günah işlemiş olan da cehenneme gidecek ama o kadar günahı işlememiş olup da Allah’a ulaşmayı dilemeyen kişi, o da cehenneme gidecek. Hatta eğer kişinin sevabı, kazandığı dereceler itibariyle sevabı günahlarından fazlaysa, onun sevapları, kazandığı dereceler boşa gideceği için o kişi gene cehenneme gidecek. Eğer cehenneme giderse yaptığı sevaplar ne olur? Faydası olmaz mı? Kabir azabında faydası olur ama cennet ve cehennem olayında faydası olmaz.

“Oysa Allahû Tealâ ‘Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyiniz.’ buyuruyor?”

Evet, işte bunun için de ümidinden rahmet kesmeyenler için Allahû Tealâ temiz, kesin emrini vermiş. “Kim Benim rahmetimden ümidini kesmemişse onlar Allah’a ulaşmayı dilesinler.” diyor.

Diledikleri an, zaten Allahû Tealâ bütün günahlarını örteceği için sevapları günahlarından fazla olacak. Ertesi gün ölse o kişi, mutlaka Allah’ın cennetine gidecek.

“Oysa Allahû Tealâ Hz. Hamza’yı şehit eden vahşiye; “Ya Resûlallah! Ben çeşitli günahlar işledim. Allah beni affeder mi?” dediğinde Peygamberimiz; “Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyiniz buyuruyor.” der. Diğer taraftan ateş temizleyicidir. Günahkâr insan cehennemde yanıp, günahlarımız temizlendikten sonra cennete gitmeyecek mi?”

Hayır, gitmeyecek sevgili kardeşim! İşte bu söylediğiniz herşey, Kur’ân âyetlerinin tam tersi olan bir inanç anlayışının bugüne yansımış karanlıklarıdır. Bu dîn adamları, Kur’ân-ı Kerim’i incelemeyi hiç düşünmüyorlar. Hatta bunlardan birisi bir mektup yazmış bir kardeşimize ve de “Bana cevap verecekseniz Kur’ân âyeti ile cevap vermeyin.” diyor. Korkuyor. Kur’ân âyet-i kerimesiyle cevap verecek tabiî kardeşlerimiz. Çünkü diyor, Hz. Ali bir elçiyi gönderirken diyor ki, demiş ki ona: “Sakın Kur’ân-ı Kerim âyetleriyle misal getirme.” O da demiş ki: “Ya Ali! Ben Kur’ân-ı Kerim’i çok iyi biliyorum. Asıl onunla misal getirmeliyim ki onu alt etmeliyim.” Hz. Ali de demişmiş ki: “Kötü niyetli bir insan, Kur’ân âyetlerini kötü yorumlayabilir. Onun için misal getiremem.”

Ne kadar çok hurafe dînimize girmiş sevgili kardeşlerim! Allahû Tealâ: “Kur’ân-ı furkan olarak indirdim.” diyor.
 
3/ÂLİ İMRÂN-4: Min kablu huden lin nâsi ve enzelel furkân(furkâne), innellezîne keferû bi âyâtillâhi lehum azâbun şedîd(şedîdun), vallâhu azîzun zuntikâm(zuntikâmin).
Daha önce insanlar için, hidayete erdirici olarak (Tevrat'ı ve İncil'i indirdi) ve (sonra da) Furkan'ı (Hak ile bâtılı ayıran Kur'ân’ı) indirdi. Muhakkak ki onlar, Allah'ın âyetlerini inkâr ettiler. Onlar için şiddetli azap vardır. Ve Allah Azîz'dir, intikam sahibidir (intikam alandır).


Peygamber Efendimiz (S.A.V) buyuruyor ki: “Benim hadîslerim tartışılacaktır, Kur’ân’a bakın.” diyor. Hiçbir hadîsim Kur’ân’a aykırı olamaz.” diyor.

E bu adamlar bu hurafelerle Kur’ân’ı devre dışı bırakıyor. Düşünebiliyor musunuz sevgili kardeşlerim? Kur’ân’ı devre dışı bırakanlar, bizim bu sevgili dîn adamlarımız, Kur’ân hükmüyle değil, Hz. Ali’nin bir sözüyle… Bir tarafta Allahû Tealâ’nın bir peygambere indirdiği, son peygambere indirdiği, kâinattaki en büyük peygambere indirdiği bir kitap var; Kur’ân-ı Kerim ve “Kur’ân-ı Kerim’i kullanmayacaksınız.” diyor adamlar. Oysaki Allahû Tealâ diyor ki Kur’ân-ı Kerim için:
 
6/EN'ÂM-38: Ve mâ min dâbbetin fîl ardı ve lâ tâirin yatîru bi cenâhayhi illâ umemun emsâlukum, mâ farratnâ fîl kitâbi min şey’in summe ilâ rabbihim yuhşerûn(yuhşerûne).
Ve yeryüzünde yürüyen hayvanlardan ve iki kanadıyla uçan kuşlardan ne varsa (4 ayaklı) hiçbir hayvan ve iki kanadıyla uçan hiçbir kuş yoktur ki; sizin gibi ümmet olmasınlar. Biz kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık. Sonra Rab’lerine haşrolunacaklar (olunurlar).

“Biz bu kitapta herşeyi yerleştirdik, hiçbir şeyi eksik bırakmadık.” diyor. O’ndan öğreneceksiniz dîninizi.” diyor. 

İşte bakın, ne sapık inançlar! “Ateş temizleyicidir.” diyor kardeşimiz. “Günahkâr insan cehennemde yanıp, günahlarından temizlendikten sonra cennete gidecektir.” diyor, “Gitmeyecek mi?” diyor.

Hayır, gitmeyecek sevgili kardeşim! Kim cehenneme girmişse o kişi mutlaka ömür boyu, sonsuza kadar, cehennemin gökleri çatlayıncaya kadar cehennemde kalacak. Gökler çatlayınca da zaten cehennem de enerji olacak, insan da enerji olacak.
 
11/HÛD-107: Hâlidîne fîhâ mâ dâmetis semâvâtu vel ardu illâ mâ şâe rabbuke, inne rabbeke fe'âlun limâ yurîd(yurîdu).
Onlar, semalar ve yeryüzü (cehennemin semaları ve arzı) durdukça orada ebedî kalanlardır (kalacaklardır). Rabbinin dilediği şey (cehennemi yok etmeyi dilemesi) hariç. Muhakkak ki senin Rabbin, dilediği şeyi yapandır.


Ayrıca cehennemin yakıtı insanlardandır.” diyor Allahû Tealâ.
 
66/TAHRÎM-6: Yâ eyyuhâllezîne âmenû kû enfusekum ve ehlîkum nâran vakûduhân nâsu vel hicâratu aleyhâ melâiketun gılâzun şidâdun lâ ya’sûnallâhe mâ emerahum ve yef’alûne mâ yu’merûne.
Ey âmenû olanlar (Allah’a ulaşmayı dileyenler)! Yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten kendinizi ve ailenizi koruyun. Onun üzerinde çok güçlü ve çok sert (acımasız) melekler vardır. Allah’ın onlara emrettiği şeyde, Allah’a asi olmazlar ve emrolundukları şeyi yaparlar.

“Yakıtı insanlardandır.” diyor. İnsanlar da cehennemin yakıtı. Cehennemde hem yakan insanların yandıktan sonra vücuda getirdiği yakazalar, alevler hem de kendileri o alevde yanıyorlar.


Benzer konular