Enfâl-23’te belirtilen Allah’ın hayır görmediği kişileri izah eder misiniz?
Anasayfa » Ana Sayfa » Allah'a Ulaşmayı Dilemek » Enfâl-23’te belirtilen Allah’ın hayır görmediği kişileri izah eder misiniz?
Enfâl-23’te belirtilen Allah’ın hayır görmediği kişileri izah eder misiniz?
Enfâl Suresinin 23. âyet-i kerimesi:
“Ve Allah onların içinde hayır olduğunu bilseydi, görseydi elbette onlara işittirirdi.” Ama kalplerinde hayır yok. Allah’a ulaşma dileği yok. Yetmez, Allah’a ulaşmama konusunda bir muhteva var. O insanlar başkalarını da Allah’ın yolundan ayırmaya çalışanlar, başkalarını da Allah’ın yolundan ayırmaya çalışanlar. Öyleyse Allah’ın yolundan men edenler.
Sevgili kardeşlerim, can dostlarım, gönül dostlarım! Bu insanlar Allah’a ulaşmayı dilemiyorlar. Burada geçen insanlar. Kalplerinde hayır görseydi. Hayır, hayır yok. Başka insanlarında Allah’ın yolundan ayrılması için bir gayretin içindeler. Böyle olduğu için eğer Allahû Tealâ böyle olmalarına rağmen onlara işittirmiş olsaydı bile iç dünyaları Allah’a ulaşmayı dilemediği ve başka insanları da Allah’ın yolundan saptırmak üzere gayrette bulundukları, bir dış dünyayı ortaya koymakta olduğu cihetle o kişilerin kurtuluşu mümkün değildir. Yani böyle olan bırakınız kendisi Allah’a ulaşmayı dilesin kendisi dilemiyor yetmez, başka insanları da Allah’ın yolundan men ediyor böyle bir kişiye Allahû Tealâ: “Eğer işittirseydi, işittirseydi bile onlar tekrar dönerlerdi.” Diyor.
Çünkü zemin o geçici işitmeye (Allahû Tealâ istediği için işittirmiş) işitmeye müsait değil. Alt yapı sıfır. Hatta sıfırın ötesinde negatif başka insanları da Allah’ın yolundan ayrılmaları konusunda kişi gayretin içinde. Böyle insanlara Allahû Tealâ işittirse bile o kişiler gene sapacaklar. Çünkü işitmeleri bir zemin bulamaz. İşiten kişinin arkasından kalbindeki küfrün alınması, kalbindeki ekinnetin alınması söz konusu olacak kişi işitme vasıflarına sahip olursa yani Allah’a ulaşmayı dilerse. Bu kişi dilemediği için bunların hiçbirisi yapılamıyor, Allahû Tealâ ona işittirse bile müsait zemin olmadığı için bu işittirme o kişinin üzerinde hiçbir tesir vücuda getirmiyor. Alt yapı müsait değil.
8/ENFÂL-23: Ve lev alimallâhu fî him hayran le esmeahum, ve lev esmeahum le tevellev ve hum mu'ridûn (mu'ridûne).
Ve Allah, onların (akıl etmeyen sağır ve dilsizlerin) içinde hayır olduğunu bilse (görse) elbette onlara işittirirdi. Ve onlara işittirse bile (onlar), mutlaka dönerlerdi ve onlar yüz çevirenlerdir.
“Ve Allah onların içinde hayır olduğunu bilseydi, görseydi elbette onlara işittirirdi.” Ama kalplerinde hayır yok. Allah’a ulaşma dileği yok. Yetmez, Allah’a ulaşmama konusunda bir muhteva var. O insanlar başkalarını da Allah’ın yolundan ayırmaya çalışanlar, başkalarını da Allah’ın yolundan ayırmaya çalışanlar. Öyleyse Allah’ın yolundan men edenler.
Sevgili kardeşlerim, can dostlarım, gönül dostlarım! Bu insanlar Allah’a ulaşmayı dilemiyorlar. Burada geçen insanlar. Kalplerinde hayır görseydi. Hayır, hayır yok. Başka insanlarında Allah’ın yolundan ayrılması için bir gayretin içindeler. Böyle olduğu için eğer Allahû Tealâ böyle olmalarına rağmen onlara işittirmiş olsaydı bile iç dünyaları Allah’a ulaşmayı dilemediği ve başka insanları da Allah’ın yolundan saptırmak üzere gayrette bulundukları, bir dış dünyayı ortaya koymakta olduğu cihetle o kişilerin kurtuluşu mümkün değildir. Yani böyle olan bırakınız kendisi Allah’a ulaşmayı dilesin kendisi dilemiyor yetmez, başka insanları da Allah’ın yolundan men ediyor böyle bir kişiye Allahû Tealâ: “Eğer işittirseydi, işittirseydi bile onlar tekrar dönerlerdi.” Diyor.
Çünkü zemin o geçici işitmeye (Allahû Tealâ istediği için işittirmiş) işitmeye müsait değil. Alt yapı sıfır. Hatta sıfırın ötesinde negatif başka insanları da Allah’ın yolundan ayrılmaları konusunda kişi gayretin içinde. Böyle insanlara Allahû Tealâ işittirse bile o kişiler gene sapacaklar. Çünkü işitmeleri bir zemin bulamaz. İşiten kişinin arkasından kalbindeki küfrün alınması, kalbindeki ekinnetin alınması söz konusu olacak kişi işitme vasıflarına sahip olursa yani Allah’a ulaşmayı dilerse. Bu kişi dilemediği için bunların hiçbirisi yapılamıyor, Allahû Tealâ ona işittirse bile müsait zemin olmadığı için bu işittirme o kişinin üzerinde hiçbir tesir vücuda getirmiyor. Alt yapı müsait değil.
