Zikrin farziyetini açıklar mısınız?
Zikrin farziyetini açıklar mısınız?
Sevgili kardeşlerim! Allahû Tealâ:
“ve le zikrullahi ekber” diyor.
“ve: Ve
ve: Mutlaka
zikrullah: Allah’ın ismini “Allah, Allah, Allah, Allah...” diye tekrar etmek
ekber: Daha büyüktür.” diyor Allahû Tealâ.
Bütün ibadetlerden daha büyük bir ibadet var: Allah’ın ismini “Allah, Allah, Allah, Allah...” diye zikretmek. Neden bütün ibadetlerden daha büyük? Çünkü sadece bu ibadet, o kişinin nefsinin kalbine Allah’ın nurlarını doldurmasına sebebiyet verir. ‘Nefsinin kalbini Allah’ın nurlarıyla doldurması’ demek ‘nefsteki karanlıkların, afetlerin oradan ayrılması’ demektir. Onlar ayrılacak ki; yerine Allah’ın mutluluk faktörleri girsin.
O mutluluk faktörleri o kişinin kalbine girdikçe, o kişinin mutluluğu devamlı artacaktır. Bir gün daimî zikre ulaşacaktır. Daimî zikre ulaştığı zaman, o güne kadar adım adım azalan nefsteki afetler ki; karanlıklarla temsil olunurlar. Onlar tamamen, hepsi, %100’ü daimî zikre ulaştığı zaman kişi, ulaştıktan sonra nefsinin kalbi afetleri tamamen devre dışı bırakacak, afetler tamamen o kişinin nefsinin kalbini terk edecek ve nurlar o kişinin kalbini doldurmaya başlayacaktır. İşte:
- Allah’a ulaşmayı dilemek,
- Mürşide tâbiiyet,
- Ruhun Allah’a ulaşması,
- Fizik bedenin teslimi,
- Nefsin teslimi,
- Muhlis olmak,
- İradeyi Allah’a teslim etmek.
Bu 7 kademeyi ayrı ayrı gösteriyor. İradenin Allah’a teslimi teslimlerin en büyüğüdür.
- Ruhun teslimi,
- Fizik bedenin teslimi,
- Nefsin teslimi ve
- İradenin teslimi.
4 tane teslim içerir ki; bunların en yükseği, en üstte geleni nefsin kalbinde hiçbir afet bırakmayan iradenin Allah’a teslimidir.
29/ANKEBÛT-45: Utlu mâ ûhıye ileyke minel kitâbi ve ekımıs salâte, innes salâte tenhâ anil fahşâi vel munker(munkeri), ve le zikrullâhi ekber(ekberu), vallâhu ya’lemu mâ tasneûn(tasneûne).
Kitaptan sana vahyedilen şeyi oku ve salâtı ikâme et (namazı kıl). Muhakkak ki salât (namaz), fuhuştan ve münkerden nehyeder (men eder). Ve Allah’ı zikretmek mutlaka en büyüktür. Ve Allah, yaptığınız şeyleri bilir.“ve le zikrullahi ekber” diyor.
“ve: Ve
ve: Mutlaka
zikrullah: Allah’ın ismini “Allah, Allah, Allah, Allah...” diye tekrar etmek
ekber: Daha büyüktür.” diyor Allahû Tealâ.
Bütün ibadetlerden daha büyük bir ibadet var: Allah’ın ismini “Allah, Allah, Allah, Allah...” diye zikretmek. Neden bütün ibadetlerden daha büyük? Çünkü sadece bu ibadet, o kişinin nefsinin kalbine Allah’ın nurlarını doldurmasına sebebiyet verir. ‘Nefsinin kalbini Allah’ın nurlarıyla doldurması’ demek ‘nefsteki karanlıkların, afetlerin oradan ayrılması’ demektir. Onlar ayrılacak ki; yerine Allah’ın mutluluk faktörleri girsin.
O mutluluk faktörleri o kişinin kalbine girdikçe, o kişinin mutluluğu devamlı artacaktır. Bir gün daimî zikre ulaşacaktır. Daimî zikre ulaştığı zaman, o güne kadar adım adım azalan nefsteki afetler ki; karanlıklarla temsil olunurlar. Onlar tamamen, hepsi, %100’ü daimî zikre ulaştığı zaman kişi, ulaştıktan sonra nefsinin kalbi afetleri tamamen devre dışı bırakacak, afetler tamamen o kişinin nefsinin kalbini terk edecek ve nurlar o kişinin kalbini doldurmaya başlayacaktır. İşte:
- Allah’a ulaşmayı dilemek,
- Mürşide tâbiiyet,
- Ruhun Allah’a ulaşması,
- Fizik bedenin teslimi,
- Nefsin teslimi,
- Muhlis olmak,
- İradeyi Allah’a teslim etmek.
Bu 7 kademeyi ayrı ayrı gösteriyor. İradenin Allah’a teslimi teslimlerin en büyüğüdür.
- Ruhun teslimi,
- Fizik bedenin teslimi,
- Nefsin teslimi ve
- İradenin teslimi.
4 tane teslim içerir ki; bunların en yükseği, en üstte geleni nefsin kalbinde hiçbir afet bırakmayan iradenin Allah’a teslimidir.
Allah razı olsun.
