Tevbe 24'teki Allah ve O’nun resûlüne duyulan sevginin konusunu açıklık getirir misiniz? Bu sevginin Allah'ın yolunda yapılan cihadla nasıl bir ilişkisi vardır?
Anasayfa » Ana Sayfa » İslâm » Tevbe 24'teki Allah ve O’nun resûlüne duyulan sevginin konusunu açıklık getirir misiniz? Bu sevginin Allah'ın yolunda yapılan cihadla nasıl bir ilişkisi vardır?
Tevbe 24'teki Allah ve O’nun resûlüne duyulan sevginin konusunu açıklık getirir misiniz? Bu sevginin Allah'ın yolunda yapılan cihadla nasıl bir ilişkisi vardır?
Tevbe24:
“De ki: Şâyet babalarınız ve oğullarınız ve kardeşleriniz ve zevceleriniz ve aşiretiniz ve kazandığınız mallarınız, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret ve razı olduğunuz evler, Allah’tan ve O’nun resûlünden ve O’nun (Allah’ın) yolunda cihad etmekten size daha sevgili ise, artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Ve Allah, fasıklar kavmini hidayete erdirmez.”
Burada dünyaya ait olan herşey belirtilmiş. Babalar, oğullar, kardeşler, hanımlar, aşiret, mallar, ticaret, evler. Dünyaya ait olan herşey sayılmış. Bunlarla karşılaştırılan şey; Allah’tan ve O’nun Resûl'ünden ve Allah’ın yolunda cihad etmekten size daha sevgili ise, o zaman Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah fasıklar kavmini hidayete erdirmez. Kimdir? Cihadtan kaçan fasıklardır. Fısk ölüm korkusunu beraberinde tutar. Allah'ın evliyası (dostları) ölümden korkmazlar. Çünkü ölüm, eğer düşman tarafından öldürülme söz konusuysa bir şahadettir. Allah'ın düşmanlarına karşı olan savaşta kim öldürülürse, bu ölüm bir şahadettir. Kişi bu noktadan evvel mutlaka Allah'ı görür. Gördüğü zaman da kalp gözü açılır. Kalp gözünün açılması Allah'ı görmesi zaten kalp gözünün açılmasını ifade eder. O zaman göklerin ordularını da görür. Göklerin ordularının, nasıl orada savaş meydanında neler yaptığını da. Ve bu kişi şehit olunca ruhu vücudundan ayrılır ve göklerin ordularına karışır.
Sevgili kardeşlerim, can dostlarım, gönül dostlarım,
"Allah yolunda yapılan cihadla Allah'a ve Resûl'üne duyulan sevginin nasıl bir ilişkisi vardır." diyor.
Allah yolunda yapılan cihad sadece Allah'ın dostlarının korkmadan yaptığı bir savaştır. O şehit olma arzusuyla yanar tutuşur. Şehit olmak, bir savaşta şehit olmak demek, Îslâm'da resûl ve nebî olmayanlar için en büyük payedir. Çünkü resûllerle ve nebîlerle beraber aynı cennete gideceklerdir. Dünya üzerinde rütbesi ne olursa olsun, Allah yolunda düşmana karşı yapılan bir savaşsai mutlaka şehit olacaklardır onlar. Şehittirler.
9/TEVBE-24: Kul in kâne âbâukum ve ebnâukum ve ıhvânukum ve ezvâcukum ve aşîretukum ve emvâlunıktereftumûhâ ve ticâratun tahşevne kesâdehâ ve mesâkinu terdavnehâ ehabbe ileykum minallâhi ve resûlihî ve cihâdin fî sebîlihî fe terabbesû hattâ ye'tiyallâhu bi emrihî, vallâhu lâ yehdîl kavmel fasikîn(fasikîne).
De ki: “Şâyet babalarınız ve oğullarınız ve kardeşleriniz ve zevceleriniz ve aşiretiniz ve kazandığınız mallarınız, kesada uğramasından (satışının durmasından) korktuğunuz ticaret ve razı olduğunuz (hoşunuza giden) evler, Allah’tan ve O’nun Resûl'ünden ve O’nun (Allah’ın) yolunda cihad etmekten size daha sevgili ise artık Allah, emrini getirinceye kadar bekleyin. Ve Allah, fasıklar kavmini (topluluğunu) hidayete erdirmez.”“De ki: Şâyet babalarınız ve oğullarınız ve kardeşleriniz ve zevceleriniz ve aşiretiniz ve kazandığınız mallarınız, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret ve razı olduğunuz evler, Allah’tan ve O’nun resûlünden ve O’nun (Allah’ın) yolunda cihad etmekten size daha sevgili ise, artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Ve Allah, fasıklar kavmini hidayete erdirmez.”
Burada dünyaya ait olan herşey belirtilmiş. Babalar, oğullar, kardeşler, hanımlar, aşiret, mallar, ticaret, evler. Dünyaya ait olan herşey sayılmış. Bunlarla karşılaştırılan şey; Allah’tan ve O’nun Resûl'ünden ve Allah’ın yolunda cihad etmekten size daha sevgili ise, o zaman Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah fasıklar kavmini hidayete erdirmez. Kimdir? Cihadtan kaçan fasıklardır. Fısk ölüm korkusunu beraberinde tutar. Allah'ın evliyası (dostları) ölümden korkmazlar. Çünkü ölüm, eğer düşman tarafından öldürülme söz konusuysa bir şahadettir. Allah'ın düşmanlarına karşı olan savaşta kim öldürülürse, bu ölüm bir şahadettir. Kişi bu noktadan evvel mutlaka Allah'ı görür. Gördüğü zaman da kalp gözü açılır. Kalp gözünün açılması Allah'ı görmesi zaten kalp gözünün açılmasını ifade eder. O zaman göklerin ordularını da görür. Göklerin ordularının, nasıl orada savaş meydanında neler yaptığını da. Ve bu kişi şehit olunca ruhu vücudundan ayrılır ve göklerin ordularına karışır.
Sevgili kardeşlerim, can dostlarım, gönül dostlarım,
"Allah yolunda yapılan cihadla Allah'a ve Resûl'üne duyulan sevginin nasıl bir ilişkisi vardır." diyor.
Allah yolunda yapılan cihad sadece Allah'ın dostlarının korkmadan yaptığı bir savaştır. O şehit olma arzusuyla yanar tutuşur. Şehit olmak, bir savaşta şehit olmak demek, Îslâm'da resûl ve nebî olmayanlar için en büyük payedir. Çünkü resûllerle ve nebîlerle beraber aynı cennete gideceklerdir. Dünya üzerinde rütbesi ne olursa olsun, Allah yolunda düşmana karşı yapılan bir savaşsai mutlaka şehit olacaklardır onlar. Şehittirler.
