Osmanlı’nın zamanında dünyanın en kaliteli ürünleri ürettiğini ve dünya pazarında önemli bir yere sahip olduğunu biliyoruz. Acaba günümüzde de bu kaliteye nasıl tekrar sahip olabiliriz ve dünyanın en kaliteli mallarını acaba nasıl üretebiliriz?

Anasayfa » Ana Sayfa » İslâm » Osmanlı’nın zamanında dünyanın en kaliteli ürünleri ürettiğini ve dünya pazarında önemli bir yere sahip olduğunu biliyoruz. Acaba günümüzde de bu kaliteye nasıl tekrar sahip olabiliriz ve dünyanın en kaliteli mallarını acaba nasıl üretebiliriz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Osmanlı’nın zamanında dünyanın en kaliteli ürünleri ürettiğini ve dünya pazarında önemli bir yere sahip olduğunu biliyoruz. Acaba günümüzde de bu kaliteye nasıl tekrar sahip olabiliriz ve dünyanın en kaliteli mallarını acaba nasıl üretebiliriz?

Bunun bir tane yolu var, sevgili kardeşlerim! İnsanlara tasavvufu yani Kur'ân’ın gerçek yüzünü öğreterek… Kim bunların gereklerini yerine getirirse… Allahû Tealâ’nın 7 safhasını bir defa daha sayalım: Allah'a ulaşmayı dilemek 1. kat cenneti sağlar. Mürşidine tâbiiyet, ruhun vücudundan ayrılmasını sağlar ve 2. kat cenneti sağlar. Vücuttan ayrılan ruh 7-8 aylık bir devre içinde mutlaka Allah'ın Zat'ına, Allah tarafından ulaştırılır. Ne demek istiyorum? Allah kişinin keyfine bırakmaz. Kim Allah'a ulaşmayı dilemişse, Allah onunla özel olarak meşgul olur. Onun mutlaka ruhunu Kendisine ulaştırmasını sağlar. Bu ise o kişinin kalbinde, 7 tane %7 nurun birikmesini sağlar:

• 1. gök katı %7,
• 2; %14,
• 3; %21,
• 4; %28,
• 5; %35,
• 6; %42,
• 7; %49.

%2 de başlangıçta alınan rahmet nuru var; fazıllardan evvel alınan rahmet nuru var. 49+2=51. Ne oldu sevgili kardeşlerim? %100’den %49’u nur oldu. %100 karanlıklarla dolu olan bir nefs kalbi %51 nura ulaştı. Burada artık nurlar, afetleri geçmiştir. İşte bu nokta, bir insanın Allah'ın cennetine girmesi noktasıdır.

Sevgili kardeşlerim! Allahû Tealâ’nın istediği şey, kazandığınız derecelerin kaybettiğiniz derecelerden fazla olması. Bu nokta, bütün insanlar için kurtuluşu ifade eder. 1., 2., 3., 4., 5., 6. ve 7. kat cennetler, nefsinizin kalbindeki afetlerin sürecine göre dizayn edilir. Ve neticede sevgili kardeşlerim, daha Allah'a ulaşmayı diler dilemez bir insan, mutlaka 1. kat cennetin sahibi olmuştur. Eğer kalpten bir dilekse mutlaka 1. kat cennete girer, bu kişi ölse. Yaşarsa ne olur? Yaşarsa, Allah ona mürşid sevgisi verir. Ve kişi mutlaka mürşidine tâbî olur. Allah'a ulaşmayı dileyen kişi, mürşidine mutlaka tâbî olur. Tâbiiyet 2. kat cenneti sağlar. Tâbiiyetle beraber vücuttan ayrılan ruhsa 7-8 aylık bir devre içinde mutlaka Allah'a ulaşır. Eğer o kişi gerçekten Allah'a ulaşmayı dilemişse, Allah'ın onu Kendisine ulaştırmaması mümkün değildir, 7-8 aylık bir ömrü varsa kişinin. Niçin? Çünkü sözü var: “Kim Bana ulaşmayı dilerse Ben onu Kendime ulaştırırım.” buyuruyor.

Öyleyse buraya kadarki konu, 3. kat cennet; Allah'ın garantisindedir. Kim Allah'a ruhunu ulaştırmayı dilerse, o kişi hemen hacet namazını kılmalıdır. Allah'tan mürşidini sormalıdır. Allah'ın gösterdiği mürşide ulaşarak tâbî olmalıdır. Tâbî olduğu anda o kişinin ruhu mutlaka vücudunu terk eder, Allah'a doğru yola çıkar. İşte önündeki 7-8 aylık devre, o kişinin nefsinin kalbindeki nurların 7 tane %7 + %2, %49 + %2=%51 nurla dolmasını, yani nefsinin kalbindeki nurların afetlerden %4 öteye geçmesini sağlamasıdır. Öyleyse Allah'ın bir güzel mükâfatıyla kişi karşı karşıyadır.

Allah razı olsun.

Benzer konular