Bize zulmeden kişiye ve de zulüm gördüğümüz eşimize karşı nasıl bir davranış biçimi sergilememiz gerekir?

Ona neden zulmettiğini sormak mecburiyetindeyiz. Sevgili kardeşlerim! İnsanlar nefslerine tâbî oluyorlar. Nefsine tâbî olan bir insan başkalarına kötü davranabiliyor. Onu üzebilecek hatta yaralayabilecek olan noktalara kadar varabiliyor sonuçlar. Sevgili kardeşlerim! Etrafımızdaki insanları üzmeye, onları hırpalamaya ait olan bir yetkinin sahibi olmamalıyız. İnsanlara yapması lâzımgelen şeyin ne olduğunu uzun uzun anlatmaya çalışmalıyız. Âyetleri göstermeliyiz. Allahû Tealâ’nın böyle emrettiğini, böyle yapılması lâzımgeldiğini onlara ispat etmeliyiz.

Sevgili kardeşlerim! Böyle bir davranış biçimi Kur’ân âyetleriyle gerçekleştiği zaman, karşımızdaki kişi üzerinde daha üst seviyede bir tesir vücuda getirir. Çünkü konuşan siz değilsiniz; konuşan Allah’ın Kur’ân-ı Kerim’i.

Sevgili kardeşlerim! Hedefiniz daima başka insanlara mutluluk vermek olmalıdır. Hedefiniz daima birbirine düşman olan kardeşlerinizi dostluğa davet etmek olmalıdır. Hatta onların dostluğunu korumaya elinizden gelen en büyük ölçüde yardımcı olmalısınız. İki insanın, birbirine küs olan iki insanın sizin tarafınızdan barıştırılması Allah katında kıymetli bir olaydır. Hedefiniz daima bu olmalı. Küsleri barıştırmalısınız. İnsanları nefslerinin tesiri altında başkalarına kötü davranmaktan men etmelisiniz. Bu güzellikleri insanlara aşıladıkça mutluluğunuzun arttığını göreceksiniz.

Allah razı olsun.