Önceden başka bir yere bağlıydım. Şimdi sizden tövbe aldım ve görevlerimi yapıyorum. Çok ama çok mutluyum. Bugüne kadar böylesine mutluluk hiçbir konuda yaşamadım. Bu mutluluğumun daim olması için acaba ne yapmalıyım?

Anasayfa » Ana Sayfa » Mürşid » Önceden başka bir yere bağlıydım. Şimdi sizden tövbe aldım ve görevlerimi yapıyorum. Çok ama çok mutluyum. Bugüne kadar böylesine mutluluk hiçbir konuda yaşamadım. Bu mutluluğumun daim olması için acaba ne yapmalıyım?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Önceden başka bir yere bağlıydım. Şimdi sizden tövbe aldım ve görevlerimi yapıyorum. Çok ama çok mutluyum. Bugüne kadar böylesine mutluluk hiçbir konuda yaşamadım. Bu mutluluğumun daim olması için acaba ne yapmalıyım?

“Sadece daim olması için değil, bu mutluluğun artması için de ne yapmalıyım?” diye de sorması lâzımdı kardeşimizin. Sadece öyle olmasını için değil, artarak devam etmesi için de bu kardeşimizin yapması lâzımgelen şeyi söylüyoruz. İlacı veriyoruz: Zikrini arttır evlâdım! Zikir seviyeni diyelim ki; haftada 1 dakika arttırdın. Diyelim ki; günde 1 dakika arttırdın. Diyelim ki; ayda 10 dakika arttırdın. Hepsi geçerlidir, faydalıdır. Böylece nasıl yaptığını anlamadan zikirlerini adım adım zaman parçaları itibariyle arttırmış olursun. Şimdi Allahû Tealâ’nın emirlerine bakalım:

Zikir farz mıdır? Evet, farzdır. Bu az zikirdir.
Çok zikir farz mıdır? Yani günün yarısından daha fazla zikir farz mıdır? Evet, o da farzdır.
Peki, daimî zikir farz mıdır? Farzdır. Allahû Tealâ diyor ki:

4/NİSÂ-103: Fe izâ kadaytumus salâte fezkurûllâhe kıyâmen ve kuûden ve alâ cunûbikum, fe izatma’nentum fe ekîmus salât(salâte), innes salâte kânet alâl mu’minîne kitâben mevkûtâ(mevkûten).
Böylece namazı bitirdiğiniz zaman, artık ayaktayken, otururken ve yan üstü iken (yatarken), (devamlı) Allah'ı zikredin! Daha sonra güvenliğe kavuştuğunuz zaman, namazı erkânıyla kılın. Muhakkak ki namaz, mü'minlerin üzerine, "vakitleri belirlenmiş bir farz" olmuştur.


“fezkurûllâhe kıyâmen ve kuûden ve alâ cunûbikum: Ayaktayken de otururken de yan üstü yatarken de hep Allah’ı zikredin.”

Öyleyse üç halde bulunabildiğimize göre ya ayaktayız ya oturuyoruz ya da yan üstü yatıyoruz. Üçünde de zikir Allahû Tealâ tarafından farz kılınmış. O zaman tereddüt edecek bir şey yok. Gerçekler Allahû Tealâ tarafından konulmuş. Hepimize düşen görev bu gerçeklere uygun hareket etmek. Allah razı olsun.

Benzer konular