Salâh makamındaki var olan nurunuzu, verilen nurları anlatır mısınız?

Efendimiz! Hasretle ellerinizden öperim. Duanızı bekliyoruz. Efendimiz! Salâh makamındaki var olan nurunuzu, verilen nurları anlatır mısınız inşaallah? Sizi çok seviyorum.

Salâh makamında kişinin başının üzerine Allahû Tealâ Tahrîm Suresinin 8. âyet-i kerimesi gereğince nur verir. Diyor ki orada Allahû Tealâ:

 

Ey âmenû olanlar (Allah’a ulaşmayı dileyenler)! Allah’a Nasuh Tövbesi ile tövbe edin! Umulur ki Rabbiniz, sizin günahlarınızı örter ve sizi altından nehirler akan cennetlere koyar. O gün Allah, nebîleri ve O’nunla beraber olanları mahzun etmez. Onların nurları, önlerinde ve sağlarında koşar. “Rabbimiz, bizim nurumuzu tamamla ve bize mağfiret et (günahlarımızı sevaba çevir). Muhakkak ki Sen, herşeye kaadirsin.” derler.

“Öyle bir tövbe ile tövbe edin ki bu tövbe, Tövbe-i Nasuh olsun. Allah o gün peygamberlerini ve onunla beraber olanları utandırmayacaktır, mahzun etmeyecektir. Onlar, nurları önlerinde ve sağlarında yürürler. Ve ‘Yarabbi! Nurumuzu tamamla.’ derler. ‘Yarabbi! Günahlarımızı mağfiret et.’ derler. Biz onların günahlarını örteriz.” diyor Allahû Tealâ.

Burada başımızın üzerinde bir nur var zaten. Kim tövbe etmişse, tövbesini tamamlamışsa, devrin imamının ruhu o kişinin başının üzerindedir. Salâha ulaşan kişiye Allahû Tealâ salâh nuru verir. Bu da 2. nurdur. Böylece başları üzerinde ve sağlarında nurlarıyla kişiler yürürler.

 

Diğer taraftan bu kişi, salâh makamında bu nuru aldıktan sonra 5. kademede iradesini de Allah’a teslim ederse o zaman o kişinin başının üzerine kendi ruhu getirilir. O ruhun üzerinde de bir nur vardır. İşte bu 3. nurdur. “Nurumuzu tamamla.” dediği zaman oradaki ifadede, böyle bir tamamlama söz konusu olur. Böylece kişi sağında, solunda ve önünde ama üçü de yukarıda olmak üzere üç tane nurun sahibi olur. Çünkü kendisine tayy-i mekân yapması için verilen o nur, o ruh, başının üzerinde salâh nurunu taşır zaten. 3. nur oluyor.