Davete icabet etme ve vekil olma arasında bir ilişki var mıdır?

Anasayfa » Ana Sayfa » Mürşid » Davete icabet etme ve vekil olma arasında bir ilişki var mıdır?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Davete icabet etme ve vekil olma arasında bir ilişki var mıdır?

Davete icabet etme ve vekil olma arasında bir ilişki vardır. Kim davete icabet ederse dikkat edin, davet 2’dir.

1. davet: Allah’a ulaşmayı dileme davetidir, dilemeye davettir.
2. davet: Allah’a ulaşmaya davettir.
3. davet: Mürşide tâbî olmaya davettir.

Öyleyse Allah’a ulaşmaya davet, o kişiye furkanlar verilmesinin sonunda geçerlidir. Evvelâ Allah’a ulaşmayı dileme daveti.
 
Ne oluyor? Kişi Allah’a ulaşmayı diliyor. Kim diler, özelliği ne?
 
* Allah’a inanacak 1.
* Allah’a ruhun ölmeden evvel ulaşmasına inanacak 2.
* 3.’sü bunun üzerine farz olduğuna inanacak.

Böyle bir kişi Allah’a ulaşmayı dilerse, bu kişi artık Allah’a ulaşmayı dileyen bir insandır. Allah ona furkanlar verecektir. 7 tane furkan verecektir, o kişi gören, işiten ve idrak eden birisi olacaktır ve Allahû Tealâ bu 7 furkanla o kişiyi takva sahibi kılacaktır ve onun günahlarını örtecektir.

Bu noktada ne olacaktır? Bu noktada o kişi Allah’a ulaşmayı dilemiş olan birisidir, 1. talep gerçekleşmiştir. Şimdi bu noktadan sonra bu kişinin yeni durumu söz konusudur, kendisine furkanlar verilmiş, gören, işiten ve idrak eden biri olmuş. Öyleyse bu noktadan sonra Allah’a ulaşmayı dilemesi söz konusu.

İşte Allah’a ulaşmayı dilediği zaman Allahû Tealâ onu huşû sahibi kılacaktır ve Allah’a ulaşmayı dileyen kişi, bu noktada farklı bir konuma geçecektir. Artık o 4. bir faktörün daha sahibidir, 4. faktör ruhunu Allah’a ulaştıracağına, ölmeden evvel Allah’a ulaştıracağına, kesin şekilde inanan birisi vardır artık karşımızda, 4. faktörde artık devreye girmiştir. 3 faktörle Allah’a ulaşmayı dilemek söz konusudur. 4. faktörün devreye girmesiyle, Allah’a ulaşmaya adım atmak söz konusudur.

Allah’a ulaşmayı diledikten sonra, 1. talep kabul edilmiştir, Allah’a ulaşma dileme talebi kabul edilmiştir, Allah onun üzerine furkanlar vermiştir.

Bu noktadan sonra o kişi Allah’a ruhunu mutlaka ulaştıracağına emin olan kişi olarak, artık Allah’a 2. safha olarak yönelmiş olan birisidir.

Mürşidine ulaştığı zaman 3. safhaya ulaşacaktır.

Yani Allah’a ulaşmayı dilemek safhası, o kişiye Allahû Tealâ’nın furkanlar verdiği noktaya kadardır. Furkanlardan sonra bu kişi, Allah’a ulaşmaya yönelmiş bir kişidir. Allah’a ulaşmayı dilemeye değil, Allah’a ulaşmaya yönelmiş bir kişidir.

Demek ki 2 yönelme var:  

* Allah’a ulaşmayı dilemeye yönelme,
* Allah’a ulaşmaya yönelme.

İkisi de yönelme ve bu Kur’ân-ı Kerim’de münîbine, münîb, enâbü kelimeleriyle ifade ediliyor, aynı kökten geliyor hepsi, yönelmek demek.

Ama 1. grup yönelmek, Allah’a ulaşmayı dilemeye yönelmek,
2. grup yönelmek, Allah’a ulaşmaya yönelmek.

Allah’a ulaşmaya yönelebilmek için evvelâ furkanları alıyorsunuz, ondan sonra Allah’a ulaşmaya yöneliyorsunuz. Bir başka ifadeyle ilk 7 basamak, Allah’a ulaşmayı dilemeye yönelmektir. 2. 7 basamak Allah’a ulaşmaya yönelmektir. Ama her ikisi de hem münîb kelimesiyle, yünîb kelimesiyle, enâbü kelimesiyle ifade ediliyor, hem de âmenû olmak fiiliyle ifade ediliyor.

Öyleyse davete icabet etme ve vekil olma arasında bir ilişki kesin şekilde vardır. Davete icabet etme 2 safhalıdır. Vekil olma 2. safhanın muhtevasını taşır. Önce Allah’a ulaşmayı dileme davetine icabet eden kişi, henüz kimseyi vekil tayin etmemiştir, Allah’a ulaşmayı dilemiştir.

Dileyince Allahû Tealâ onu, Allah’a ulaşma dileğinin sahibi olarak kendisine yöneltecektir. Bu yönelmenin standardı ise kişi mutlaka mürşidine ulaşır, ulaştığı anda kişi mürşidini kendisine vekil tayin eder, tâbî olmak suretiyle.



Benzer konular