Osmanlı yüzyıllar boyunca nizama adalet ve sevgi götürdü. Bugün de bu yaşanabilir mi? Yaşanırsa nasıl gerçekleşir?
Anasayfa » Ana Sayfa » Osmanlı » Osmanlı yüzyıllar boyunca nizama adalet ve sevgi götürdü. Bugün de bu yaşanabilir mi? Yaşanırsa nasıl gerçekleşir?
Osmanlı yüzyıllar boyunca nizama adalet ve sevgi götürdü. Bugün de bu yaşanabilir mi? Yaşanırsa nasıl gerçekleşir?
Bu, insanların Allah ile olan ilişkisine bağlı olan bir konu. Ne yazık ki, zaman içerisinde bizim ülkemizde insanların bir kısmı, Allah’ın yolundan saparak yaşamaya başlamışlar. Onların da Allah yoluna girmeleri, konusunda onlara yardım etmek hepinizin vazifesi sevgili kardeşlerim! Ve onlar, Allah yoluna girdikleri zaman ne kadar mutlu olduklarını göreceklerdir. Gördükleri zaman da size teşekkür edeceklerdir, onları Allah’ın yoluna almaya siz ulaştırdığınız için.
Sevgili kardeşlerim! Hep kazanırsınız. İnsanlardan bir tek kişiyi bile siz, gayretinizle Allah’a ulaşmayı dilemeye ulaştırırsanız, büyük derecat kazanırsınız Allahû Tealâ’dan. O istiyor ki; herkes, Allah yolunda olan herkes henüz Allah yoluna girmemiş olanlara bunun güzelliklerini anlatsın da onların da severek, isteyerek Allah’ın yoluna girmesini mümkün kılsın, oluştursun.
İşte sevgili kardeşlerim, hepinizin ana gayesi bu olmalıdır: Allah’ın yolunda olmayan insanları, Allah’ın yoluna ulaştırmak. Bunun denemesini yaptıkları zaman bile olayın güzelliğini hissedeceklerdir. Hissetmeleri, o yolu seçmelerine çok büyük ölçüde sebep teşkil eder. O zaman Allah’a ulaşmayı dilerlerse mutlaka mürşidlerini, hacet namazını kılıp Allah’tan soracaklardır, sonra da o mürşide veya o mürşidin bulundukları yerde bulunan bir vekiline ulaşıp, tâbî olacaklardır. İşte olay burada gerçekleşir. Tâbî oldukları zaman ruhları, vücutlarını terk edip, Allah’a doğru yola çıkan kafileye mutlaka katılır. Eğer o kişi cânı gönülden Allah’a ulaşmayı dilediyse mutlaka gerçekleşir.
Sevgili kardeşlerim! Hep kazanırsınız. İnsanlardan bir tek kişiyi bile siz, gayretinizle Allah’a ulaşmayı dilemeye ulaştırırsanız, büyük derecat kazanırsınız Allahû Tealâ’dan. O istiyor ki; herkes, Allah yolunda olan herkes henüz Allah yoluna girmemiş olanlara bunun güzelliklerini anlatsın da onların da severek, isteyerek Allah’ın yoluna girmesini mümkün kılsın, oluştursun.
İşte sevgili kardeşlerim, hepinizin ana gayesi bu olmalıdır: Allah’ın yolunda olmayan insanları, Allah’ın yoluna ulaştırmak. Bunun denemesini yaptıkları zaman bile olayın güzelliğini hissedeceklerdir. Hissetmeleri, o yolu seçmelerine çok büyük ölçüde sebep teşkil eder. O zaman Allah’a ulaşmayı dilerlerse mutlaka mürşidlerini, hacet namazını kılıp Allah’tan soracaklardır, sonra da o mürşide veya o mürşidin bulundukları yerde bulunan bir vekiline ulaşıp, tâbî olacaklardır. İşte olay burada gerçekleşir. Tâbî oldukları zaman ruhları, vücutlarını terk edip, Allah’a doğru yola çıkan kafileye mutlaka katılır. Eğer o kişi cânı gönülden Allah’a ulaşmayı dilediyse mutlaka gerçekleşir.
