Muhterem Efendimiz! Sizinle beraber artık herkese sevgiyle yaklaşıyoruz. İnsanlara kızamıyoruz. Kardeşlerimizle insanların mutluluğu için yaşıyoruz. Bugün dîni yaşayanlar neden başkası için yaşamıyor? Neden sevmeyi başaramıyor? Biz, sizden öğrendik sevgiyi. Onlar neden sevmiyor, Muhterem Efendimiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » İslâm » Muhterem Efendimiz! Sizinle beraber artık herkese sevgiyle yaklaşıyoruz. İnsanlara kızamıyoruz. Kardeşlerimizle insanların mutluluğu için yaşıyoruz. Bugün dîni yaşayanlar neden başkası için yaşamıyor? Neden sevmeyi başaramıyor? Biz, sizden öğrendik sevgiyi. Onlar neden sevmiyor, Muhterem Efendimiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Muhterem Efendimiz! Sizinle beraber artık herkese sevgiyle yaklaşıyoruz. İnsanlara kızamıyoruz. Kardeşlerimizle insanların mutluluğu için yaşıyoruz. Bugün dîni yaşayanlar neden başkası için yaşamıyor? Neden sevmeyi başaramıyor? Biz, sizden öğrendik sevgiyi. Onlar neden sevmiyor, Muhterem Efendimiz?

Çünkü onlar İslâm’ın 5 şartıyla bu hedeflere ulaşacağını zannediyorlar. Gerçekten namaz kılmak da oruç tutmak da zekât vermek de hacca gitmek de kelime-i şahadet getirmek de farzdır. Onlar buna “İslâm’ın 5 şartı.” diyorlar. Bu 5 şartın gerçekleşmesi bir insana, bizim yaşadığımız zevki veremez. Namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek ve kelime-i şahadet getirmek gerçekten farzdır. Ama Allah’a ulaşmayı dilemek ve arkasındaki en önemli faktör; Allah’a teslim olmak konunun esasını teşkil eder.

1- Allah’a ruhunuzu teslim etmek mecburiyetindesiniz.
2- Allah’a fizik bedeninizi teslim etmek mecburiyetindesiniz.
3- Allah’a nefsinizi teslim etmek mecburiyetindesiniz.
4- Allah’a iradenizi de teslim etmek mecburiyetindesiniz.

İslâm budur! Allah’a teslim olmak.

1- Allah’a ruhunu teslim etmek.
2- Allah’a fizik bedenini teslim etmek.
3- Allah’a nefsini teslim etmek.
4- Allah’a iradesini teslim etmek.

İşte bunun için şeytan, koskoca bir İslâm âlemini duman etmiş. Ne diyor? “İslâm; İslâm’ın 5 şartından ibarettir. Namaz kılmak, oruç tutmak, zekât vermek, hacca gitmek, kelime-i şahadet getirmek.”

Biz böyle söyleyen birisine deriz ki: Sen İslâm mısın? Eğer İslâm’sa, İslâm teslim olan olduğuna göre, acaba neyini Allah’a teslim ettin? Senin bu gittiğin yol ve bu standartlar içinde kaldığın sürece, Allah’a ruhunu ulaştırman, yani ermiş evliya olman, hiçbir şekilde mümkün değildir. Evet. Namaz kılmak da farzdır.  Oruç tutmak da zekât vermek de hacca gitmek de kelime-i şahadet getirmek de; hepsi farzdır. Ama bunların 5’ini de yerine getirsen, sen o hedefe hiçbir zaman ulaşamazsın. Mutlaka ruhunu Allah’a ulaştırmayı dilemek mecburiyetindesin. Ancak bundan sonra gerçek Müslüman olabilirsin.

Bir insanın Müslüman olması demek; İslâm olması demek.
İslâm olması demek; teslim olması demek.

Öyleyse sevgili kardeşlerim! Hepiniz Allah’a en azından ruhunuzu ulaştırmakla vazifelisiniz. Bu ise Allahû Tealâ tarafından garanti edilmiştir. Aynen şöyle söylüyor:

“Kim Bana ulaşmayı dilerse, Ben onu Kendime ulaştırırım.” buyuruyor Allahû Tealâ (Şûrâ-13).

Yani gerçek anlamda kalpten, Allah’a ruhunu ulaştırmayı dileyen herkesin ruhunu Allah Kendine ulaştırmayı garanti ediyor. Bu konuda söz veriyor bütün insanlara. Hepiniz için bu söz geçerlidir sevgili kardeşlerim!

Allah için yaşayın! Allah için başkalarına yardım edin. Allah için görevlerinizi yapın.

Allah razı olsun.

Benzer konular