Bakara Suresinin 255. âyet-i kerimesi ile Ra'd 25 arasında bir ilişki var mı? Yer yüzünde fesat çıkaranlar kendileri Allah'a ulaşmayı dilemeyip başkalarına da Allah'a ulaşmayı dilemekten men edenlerdir diyebilir miyiz?

Anasayfa » Ana Sayfa » Kur’ân-ı Kerim'deki Temel Emirler » Bakara Suresinin 255. âyet-i kerimesi ile Ra'd 25 arasında bir ilişki var mı? Yer yüzünde fesat çıkaranlar kendileri Allah'a ulaşmayı dilemeyip başkalarına da Allah'a ulaşmayı dilemekten men edenlerdir diyebilir miyiz?
share on facebook  tweet  share on google  print  

Bakara Suresinin 255. âyet-i kerimesi ile Ra'd 25 arasında bir ilişki var mı? Yer yüzünde fesat çıkaranlar kendileri Allah'a ulaşmayı dilemeyip başkalarına da Allah'a ulaşmayı dilemekten men edenlerdir diyebilir miyiz?

Bu noktada hemen söyleyelim ki elbette diyebiliriz. Zaten Ra'd 25; Allah'a ulaşmayı dilemeyen ve başkalarına da Allahû Tealâ’ya ulaşmaktan (ulaşmayı dilemekten) men eden bu sebeple üzerine lânet alan insanlar söz konusu.

Mu’min 26’da; Firavun gibi azgın bir fesatçı ıslâh edici devrin imamı Hz. Musa’yı fesatçılıkla suçluyor.

"Günümüz Îslâm uygulamasında Îslâm’ın tatbikattan çıkartılmasını bu fesatın bir sonucu olarak değerlendirebilir miyiz?" diyor Cabbar.

Önceden söyleyelim, evet. Tarih tekerrürden ibarettir. Her devirde aynı şeyler tekrarlanır. Kitaplar yeni devrin kitabıdır. Son devir Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in devridir, şeriat kitapları açısından. Ve hep aynı kitap ulaştırılır sevgili kardeşlerim.
 
Bakara Suresinin 205. âyet-i kerime:

2/BAKARA-205: Ve izâ tevellâ seâ fîl ardı li yufside fîhâ ve yuhlikel harse ven nesl(nesle), vallâhu lâ yuhıbbul fesâd(fesâda).
Ve dönüp (gittiği) zaman, yeryüzünde fesat çıkarmak, ekini ve nesli helâk etmek (yok etmek) için çalışır. Ve Allah fesadı sevmez.

    
“Döndüğü zaman yani dönüp gittiği zaman yeryüzünde fesat çıkarmak, ekini ve nesli yok etmek için çalışır. Allah fesadı sevmez.”

Ra'd 25:    

13/RA'D-25: Vellezîne yankudûne ahdallâhi min ba’di mîsâkıhi ve yaktaûne mâ emerallâhu bihi en yûsale ve yufsidûne fîl ardı ulâike lehumul la’netu ve lehum sûud dâr(dâri).
Onlar, misaklerinden sonra (ruhlarını, vechlerini, nefslerini ve iradelerini teslim edeceklerine dair ezelde Allah’a misak verdikten sonra) Allah’ın ahdini bozarlar (ruhlarını, vechlerini, nefslerini ve iradelerini Allah’a teslim etmezler). Ve Allah’ın, O’na (Allah’a) ulaştırılmasını emrettiği şeyi keserler (ruhlarını Allah’a ulaştırmazlar). Ve yeryüzünde fesat çıkarırlar (başka insanların da Sıratı Mustakîm’e ulaşmalarına mani oldukları için fesat çıkarırlar). Lânet onlar içindir. Ve yurdun kötüsü (cehennem) onlar içindir.


vellezîne yankudûne ahdallâhi: Onlar Allah’ın ahdini nakzederler.
min ba’di mîsâkıhi: O’na misaklerinden sonra (Allah'a misak vermelerine rağmen) onlar Allah’ın ahdini nakzederler.
ve yaktaûne mâ emerallâhu bihi en yûsale: Ve onlar Allah’ın, Allah’a ulaştırılmasını emrettiği şeyi keserler. Onu (ruhu), ruhlarını Allah'a ulaştırmazlar.
ve yufsidûne fîl ardı: Ve dünya üzerinde fesat çıkarırlar.
ulâike lehumul la’netu: Onlar lânet üzerine olanlardır.
ve lehum sûud dâr(dâri): Onlar için ne kötü bir yurt var.

Ve Mu’min-26:

40/MU'MİN-26: Ve kâle fir’avnu zerûnî aktul mûsâ velyed’u velyed’u rabbehu, innî ehâfu en yubeddile dînekum ev en yuzhire fîl ardıl fesâd(fesâde).
Ve firavun dedi ki: "Bırakın beni, Musa’yı öldüreyim ve o, Rabbine dua etsin. Gerçekten ben, (onun) sizin dîninizi değiştirmesinden veya yeryüzünde fesat çıkmasından korkuyorum."


ve kâle fir’avnu zerûnî aktul mûsâ vel yed’u rabbeh(rabbehu): Ve firavun dedi ki: “Beni bırakın, Musa’yı öldüreyim ve O da Rabbine dua etsin.
innî ehâfu en yubeddile dînekum ev en yuzhire fîl ardıl fesâd(fesâde): Mukakkak ki  ben, dîninizi (onun, dîninizi) değiştirmesinden korkarım ve yeryüzünde fesat çıkarmasından korkarım.”

Bakara 205 ile Ra'd 25 arasında bir ilişki kesin olarak mevcut. İkisi de yeryüzünde fesat çıkarmaktan bahsediyor. Fesat ekinleri de nesli de yok eder yani Allah'ın yolunda yok eder (Allah'ın yolundan saptırır).  

"Bu yeryüzünde fesat çıkaranlar kendileri de Allah'a ulaşmayı dilemeyip başkalarını da Allah'ın yolunu dilemekten men edenlerdir diyebilir miyiz?" diyor.

Bakara 205 ile Ra'd 25 aynı şeyi söylüyor. Yeryüzünde fesat çıkaranlar, Allah'a ulaşmayı dilemeyenlerdir. Yeryüzünde fesat çıkaranlar; Allah'a ulaşmayı dilemeyenlerden, başka insanları da Allah'a ulaşmaktan men eden kesimdir.
 
Mu’min 26’da; Firavun gibi azgın bir fesatçı ıslâh edici olan devrin imamı olan Hz. Musa’yı fesatçılıkla suçluyor.
Günümüz Îslâm uygulamasında da Îslâm’ın 7 safhasını tatbikattan çıkartılmasını bu fesatın bir sonucu olarak değerlendirebilir miyiz?

Evet değerlendirebiliriz. Şu anda fesat bütün dünyayı bir duhan olarak kaplamış durumda. Evvelâ yahudi âlemini kaplamış. Hâlâ duhan devam ediyor yahudi âleminin üzerinde. Sonra hristiyan âlemini kaplamış. Hâlâ duhan devam ediyor. En sonra Îslâm âlemine de kaplamış. Hâlen duhan devam ediyor. İşte bu olay.

Sevgili kardeşlerim can dostlarım, gönül dostlarım, böyle bir dizayn açık ve kesin bir olguyu doğuruyor. Yeryüzü fesata boğulmuş durumda. İnsanların büyük kısmı Allah'a ulaşmayı dilemediği gibi bütün dinlerde, aynı standartlarda devrin imamına fesatçı diyen birçok insan söz konusu olmuş her devirde. Bugün de aynı şeyler devam ediyor. Tabiatıyla  Îslâm’ın teslimler yerine Îslâmın 5 şartından ibaret kılınması da aynı fesatın bir sonucudur. İnsanlar artık Îslâm’ın 7 safhasını unutmuş durumdalar. O safhayı yaşamakta olanlar 3 dinin içinde de küçük gruplar ve işte bu küçük gruplar hepsinin yaptığı şey birbirinin aynıdır.

1. Allah'a ulaşmayı dilemek 1. safha.
2. Mürşide ulaşıp tâbî olmak 2. safha.
3. Ruhu Allah'a ulaştırmak 3. safha.
4. Fizik vücudu teslim etmek 4. safha.    
5. Nefsi Allah'a teslim etmek 5. safha.
6. İrşada ulaşmak 6. safha.
7. İra'deyi Allah'a teslim etmek 7. safha.

Bundan 14 asır evvel Peygamber Efendimiz (S.A.V) de bu muhteşem olayı bütün sahabeye yaşattı. 7 safhanın 7’sini de.

Benzer konular