Mâide 6’da belirtilen temizlik ile ni’metin tamamlanması arasındaki ilişkiyi açıklar mısınız?

Ey âmenû olanlar (Allah’a yaşarken ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler)! Namaza kalktığınız zaman yüzlerinize ve dirseklerinize kadar ellerinizi yıkayın ve başlarınıza meshedin ve ayaklarınızı da topuklarınıza kadar yıkayın. Eğer cünüp iseniz o taktirde iyice yıkanıp temizlenin (boy abdesti alın). Eğer hasta veya yolcu iseniz veya biriniz tuvaletten gelmişse veya kadınlara dokunmuş (temas etmiş) ise, eğer su bulamazsanız, o zaman temiz bir toprağa teyemmüm edin. Ve de ondan yüzlerinize ve ellerinize mesh edin, (sürün). Allah size güçlük çıkarmak istemez, sizi temizlemek ve sizin üzerinizdeki nimetini tamamlamak ister. Umulur ki böylece siz şükredersiniz.


“Ey âmenû olanlar; Allah’a ulaşmayı dileyenler! Namaza kalktığınız zaman yüzlerinizi ve dirseklerinize kadar ellerinizi yıkayın ve başlarınızı mesh edin ve ayaklarınızı topuklarınıza kadar yıkayın, eğer cünüp iseniz iyice yıkayıp temizlenin, yani boy abdesti alın. Eğer hasta veya yolcu iseniz veya biriniz tuvaletten gelmişse veya kadınlara dokunmuşsa su bulamamışsanız temiz bir toprağa teyemmüm ve de ondan yüzlerinize ve ellerinize ve mesh edin. Allah size güçlük çıkarmak istemiyor, oysa sizi temizlemek ve sizin üzerinizdeki ni’metini tamamlamak istiyor. Umulur ki şükür edersiniz.” diyor.

Burada Allahû Tealâ’nın söylediği temizlik müessesesi, ni’metin tamamlanması müessesesidir. Kim, Allah’a ulaşmayı dilerse o kişinin üzerinde Allah’ın dizaynı derhal başlar. Bu temizlik, nasıl bir temizliktir? Kişiyi, günahlarından temizlemesi Allahû Tealâ’nın. Kim Allah’a ulaşmayı dilerse; Allah, onun gözlerindeki hicab-ı mestureyi, kulaklarındaki vakrayı, kalbindeki ekinneti alır, yerine ihbat koyar, kalbinin mührünü açar, küfrü alır kalbinden ve bunların her birini yaparken kişiye devamlı deracat verir. Öyle verir ki bunları tamamladığı zaman, 7. basamağa geldiğinde kişi, Allah’a ulaşmayı dileyen kişi önce Allahû Tealâ tarafından 7. basamağa getirilir. Bu işlemlerle o noktada Allahû Tealâ, kişinin ne kadar günahı varsa o günahını aşacak kadar sevap verir, bu olaylar sebebiyle onlara. Onlar bunlarla kazanırlar, sevap kazanırlar ve kazandıkları sevaplarla sevapları günahlarını aşar. İşte bu, temizlenmektir. Birinci temizlenme safhası. Sonra? Sonra Allahû Tealâ, onların ruhlarını Allah’a ulaştırır, fizik vücutlarını teslim alır, nefslerini teslim alır ve iradelerini teslim almadan evvel, bir defa daha irşada ulaştırdığı zaman, bir defa daha onların günahlarını örter yani bir defa daha tâbî olduktan sonra işledikleri günahları, yeniden günahlardan daha fazla sevap yazar o kişiye. Yetmez, bir de günahlarını sevaba çevirir. Günahlarından fazla sevap yazması, günahların örtülmesidir ama günahların sevaba çevrilmesi demek, günahın iki katı sevap vermesi demektir Allahû Tealâ’nın ve o zaman kişi her seferinde Allah’ın ni’metini ceste ceste tamamlaması ile nihayet iradesini de Allahû Tealâ’ya teslim edip, son ni’mete kavuşur. Burası Allah’ın Zat’ının görüldüğü yerdir. Öbür taraftan mürşidine ulaştığı anda kişi, başının üzerinde devrin imamı oluşur. Bu, Allah’ın, o kişinin başının üzerindeki ni’metidir, bütün ni’metlerin başlangıç noktasıdır. Sonra salâh nuru gelir kişinin başının üzerine (ikinci nur), bu da Allahû Tealâ’nın bir ni’metidir ve ni’metlerin tamamlanması o kişinin iradesini de Allah’a teslim etmesiyle mümkün olur. Ni’metler orada tamamlanır.

 

Allah razı olsun.

Öyleyse burada Allahû Tealâ bir temizlikten bahsediyor, bir fizik vücudun temizliği var, bir de ni’metin tamamlanmasını temin edecek asıl temizlik, nefsin kalbindeki afetlerin temizliği; her ikisi de taharettir, temizlenmedir. Birinde pisliklerden; dünyaya ait olan tozdan, topraktan, pisliklerden temizlenmek taharetle, diğerinde ise nefsimizin kalbindeki afetlerden temizleme, temizlenme zikirle ama her ikisi de temizliktir, taharettir ve her ikisi de ni’mete götürür.

 

Allah razı olsun.